Vitor Pereira: Deplasmanda alınan 1 puan 1 puandır

Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi D Grubu ilk maçında deplasmanda Almanya temsilcisi Eintracht Frankfurt ile 1-1 berabere kaldı. Karşılaşmanın ardından açıklamalarda bulunan Fenerbahçe Teknik Direktörü Vitor Pereira, “Maç tabii ki kolay değildi, bugünkü baskılı oyunu oynamak kolay değildi. Frankfurt gibi bir takıma karşı oynamak kolay değildi. Maç sonuna kadar ortadaydı. Maçın sonunda da maçı bize bitirme şansı gelmişti. Futbolda böyle şeyler olabilir. İki takım da kazanmak için oynadı. Artık beynimizdeki çipi değiştirip lige odaklanmalıyız. Pazar günü oynamamız gereken bir maç. Oyuncularımın kazanmak için ortaya koydukları mücadeleden dolayı mutluyum” ifadelerini kullandı.
Pereira, rakip takımda kendilerini zorlayan şeyin sorulması üzerine, “Taktiksel ve teknik anlamda beklediğimiz seviyedeydi ama bu maçı izleyen taraftarlar için çok güzel olduğunu düşünüyorum. Tribünde olsaydım takımımdan gurur duyardım. Savaşmanız ve organize olup takım ruhu olmanız gerekir bugün ben takımımdan bunları gördüm ki onlardan en çok istediğim şey de bu” diye konuştu.
Mesut Özil performansı ve taraftarın göstermiş oldukları tepkiler hakkında görüşleri sorulan Pereira, “Bu maç gerçekten çok fazla geçişin olduğu bir maçtı. Mesut da kondisyonunu artırmaya çalışıyor. Başka oyuncuların göremediği şeyleri görüyor sahada. Bazı anlarda oyununun temposunu düşürüp ofansif oyunu yakalayamadık. Mesut da bunu çok seviyor. Sahada olduğu süre boyunca iyi performans sergiledi. Tepki gösteren taraftarları da kontrol edemeyiz” şeklinde konuştu.
Karşılaşmada iki takımın da son dakikaya kadar gol atabileceğini dile getiren Pereira, “Son dakikaya kadar taraftarlar maçı kimin kazanacağını bilemedi. Dolayısıyla deplasmanda alınan 1 puan 1 puandır. Önümüzdeki maçta 3 puan almak için elimizden geleni yapacağız” ifadelerini kullandı.
Pereira, dış saha maçlarındaki yorgunluk ve Pelkas’ın penaltı kullanması yönündeki soruya şöyle cevap verdi: “Taraftarlarımızın önünde olmayı seviyorum ama benim için her maç aynı. Kalitemizi göstermek için sahaya çıkıyoruz. Benim için içerde ve dışarda oynanan maçlar aynıdır. Baskılı bir oyun ve boşluklar arayarak gol pozisyonları üreten bir takım görmek istiyorum. Penaltı konusunda maçtan önce bir planımız oluyor. 2 tane belirlediğimiz isim oluyor ancak onlar da sahadan çıkmıştı. Bazen fantastik bir gol atarsınız bazen dünyanın en iyi oyuncuları bile kaçırabiliyor. Soyunma odasında gördüğüm herkes aile gibiydi. Pelkas’a destek vardı. Doğru bir takım ruhu yaratmak beni daha mutlu eder.”