11 Temmuz 1995, insanlık tarihine kara bir leke olarak kazınan Srebrenitsa soykırımının yaşandığı gün. Aradan geçen 30 yıla rağmen, 8372 Müslüman Boşnak kardeşimizin acısı hala yüreklerimizde taze. Peki, bu soykırımın ardından Avrupa'nın vicdanı ne kadar sızladı? 30 yılda ne değişti?

Srebrenitsa'da Neler Yaşandı?

Srebrenitsa, Bosna Savaşı sırasında Birleşmiş Milletler tarafından güvenli bölge ilan edilmişti. Ancak, Sırp birlikleri 11 Temmuz 1995'te bu güvenli bölgeye girerek, tarihin en acımasız soykırımlarından birini gerçekleştirdi. Kadınlar ve çocuklar sürgün edilirken, erkekler ve gençler acımasızca katledildi. Bu olay, sadece Bosna'nın değil, tüm dünyanın ortak acısı oldu.

Avrupa'nın Sessizliği ve Utancı

Soykırım yaşanırken, uluslararası toplumun sessizliği ve yetersiz müdahalesi büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Avrupa'nın göbeğinde yaşanan bu vahşete seyirci kalınması, insanlık adına büyük bir utanç kaynağı oldu. Srebrenitsa, sadece bir coğrafya değil, aynı zamanda uluslararası toplumun sınavıydı ve bu sınavda maalesef başarısız olundu.

• Birleşmiş Milletler'in koruma görevi başarısız oldu.
• Avrupa ülkeleri yeterli tepkiyi göstermedi.
• Soykırımın önlenmesi için gerekli adımlar atılmadı.

30 Yılda Ne Değişti?

Srebrenitsa soykırımının 30. yılında, acılar hala taze olsa da, bu trajediden dersler çıkarılması gerekiyor. Adaletin sağlanması, suçluların cezalandırılması ve soykırımın unutulmaması, gelecekte benzer acıların yaşanmaması için hayati önem taşıyor. Ancak, ne yazık ki, Avrupa'da yükselen ırkçılık ve İslamofobi, Srebrenitsa'dan yeterince ders alınmadığını gösteriyor.

Srebrenitsa soykırımı, insanlığın ortak hafızasında derin bir yara olarak kalmaya devam edecek. Bu acı olayın 30. yılında, hayatını kaybedenleri saygıyla anarken, adaletin sağlanması ve benzer trajedilerin yaşanmaması için hep birlikte mücadele etmeliyiz. Unutmayalım ki, unutulan soykırım tekrarlanır.