Dolardaki Değer Kaybı Avantaj Oldu! İşte Fırsatlarla Dolu Müşteri Rehberi
Doların değer kaybetmesi, yatırımcılar için yeni fırsatlar sunuyor. "Değer kaybı" stratejisiyle altın ve Bitcoin'e olan ilgi hızla yükseliyor. JPMorgan'ın verileri, güçlü fon akışlarını gösteriyor.
Son dönemde ABD Doları, beklenenin altında performans sergileyerek yatırımcılar için fırsatlar sunuyor. Bu durum, piyasalarda "değer kaybı işlemi" olarak bilinen stratejinin ön planda olmasına yol açtı ve altın ile Bitcoin'e yönelik büyük bir talep yarattı. Ayrıca, ABD hükümetinin kapanma sürecinin bu eğilimi daha da pekiştirdiği belirtiliyor.
ALTINDAKİ YÜKSELİŞ DEVAM EDİYOR
MarketWatch'un aktardıklarına göre, "değer kaybı işlemleri" ilk kez Kasım 2024'teki ABD başkanlık seçimlerinin yaklaşmasıyla bireysel yatırımcılar tarafından gündeme gelmişti. Şu an ise Washington'daki bütçe krizi, bu stratejinin yeniden ön plana çıkmasını sağladı.
Geçtiğimiz Cuma günü, Comex borsasında işlem gören aralık vadeli altın, ons başına 3.908,90 dolara ulaşarak yeni bir zirve gerçekleştirdi. Bu, yıl içerisindeki 41. rekor olarak kaydedildi. Bitcoin ise hafta sonu kısa bir dönem için 125.000 doları aşarak tarihindeki en yüksek seviyeyi gördü.
Doların diğer büyük para birimleri karşısındaki performansını izleyen ICE Dolar Endeksi, aynı gün %0,1'lik bir düşüş yaşadı. Yıl genelinde ise %10 civarında bir değer kaybı kaydedildi.
KALICI FAKTÖRLER TRENDİ BELİRLİYOR
Uzmanlar, bu stratejinin etkisinin geçici olaylardan ziyade kalıcı ekonomik dinamiklere dayandığını belirtmekte. Enflasyon belirsizliği, yüksek bütçe açıkları ve ABD Merkez Bankası’nın bağımsızlığına yönelik kaygılar, yatırımcıları itibari paralardan uzaklaştırıyor.
Northwestern Mutual’dan Matt Stucky, "Bu yıl altın ve Bitcoin’in olağanüstü bir yükseliş ivmesi kazandığını gözlemliyoruz. Reel faizlerin azalması ve faiz indirimlerinin yeniden başlaması, bu artışı destekleyen faktörler arasında." şeklinde yorum yaptı.
Stucky, bu durumun sadece geçici bir etki olmadığını da vurguladı:
"Bugünkü kapanma, aslında siyasi sistemdeki derin işlevsizliklerin bir yansıması. Yüksek kamu borcu ve sürekli bütçe açıkları, değer kaybı işlemini destekleyen en temel unsurlar olarak öne çıkıyor."
YATIRIM FONLARI ALTIN VE BİTCOİN’E YÖNELİYOR
JPMorgan stratejistlerinin hazırladığı rapora göre, üçüncü çeyrek boyunca altın ve Bitcoin ETF'lerine önemli bir yatırım girişi gerçekleşti. 2 Nisan’da Başkan Donald Trump’ın açıkladığı gümrük vergileri sonrasında Bitcoin ETF'lerine olan talep, temmuz sonuna kadar devam etti. Ağustos ayında ise altın fonları toparlanarak Bitcoin’in önünü açtı.
Veriler, bireysel yatırımcıların bu eğilime liderlik ettiğini, kurumsal yatırımcıların da son zamanlarda sürece dahil olduğunu gösteriyor. Kurumsal yatırımcılar, hem altın hem de Bitcoin vadeli işlemlerindeki pozisyonlarını artırırken, bireysel yatırımcıların da bu trende katkıda bulunduğu gözlemleniyor.
DİJİTAL ALTIN DEVRİ
Citi analisti Alex Saunders, Bitcoin'in yatırımcıların gözünde artık "dijital altın" niteliği taşıdığını ifade ederek, bu iki varlık arasındaki güçlü ilişkiye dikkat çekti. Saunders, "Yatırımcı ilgisi devam edecek. Bitcoin için 12 aylık hedefimiz 181.000 dolar." dedi.
Diğer yandan, TCW Group’un eski baş stratejisti Komal Sri-Kumar, uzun vadede altını tercih ettiğini belirtti: “Para birimlerine duyulan güven azalırken, altın ilgi artıyor. ABD’deki faiz oranlarının düşmesi, enflasyonu tetikleyebilir. Bu durumda altının yükselişi devam edecektir.”
Fon yöneticisi Jeff Muhlenkamp ise daha temkinli bir yaklaşım sergiliyor. Portföyünün %18’ini altına ayırdığını paylaşan Muhlenkamp, "ABD’nin esas sorunlarından biri yapısal bütçe açıkları. Bu durum kısa vadede çözülecek gibi görünmüyor, dolayısıyla dolardaki değer kaybı uzun vadeli bir trend oluşturabilir." değerlendirmesinde bulundu.
