YaşamHak projesi kapsamında 62 bin kilometre yol katedip 81 ili dolaşan CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Bursa’da tanımadığı bir …
YaşamHak projesi kapsamında 62 bin kilometre yol katedip 81 ili dolaşan CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Bursa’da tanımadığı bir kişi tarafından muştalı saldırıya uğrayan Ecenur Özbayrak’ı ziyaret etti. Nazlıaka, sanık Sedat A.’nın 16 Eylül’de hakim karşısına çıkacağını anımsatarak, “CHP Kadın Kolları olarak örgütlü gücümüzle beraber Ecenur’un ve ailesinin yanında olacağız. Şiddet mağduru kadınlara ses olmaya devam edeceğiz” dedi.
‘SERBEST KALIP PASTA KESMİŞ’
Nazlıaka, son olarak Bursa’da, önce boşandığı erkek tarafından kurşunlanan Gülfem Alay’ın ailesi ile görüştük. Ardından hiç tanımadığı Sedat A. tarafından muştalı saldırıya uğrayan Ecenur Özbayrak’ı ziyaret ettiklerini kaydederek, “Henüz hayatının baharındaki Ecenur, ‘Yürürken tanımadığım bir adam karşıma çıktı. Hiçbir şey yokken, saldırıp defalarca yumruk attı. ‘Seni öldüreceğim’ diyerek muşta ile vurdu. Ne olduğunu anlamadım. Kendisini daha önce hiç görmedim, beni birine benzettiği için bana saldırmış’ dedi. Ecenur’un canını asıl yakan şey, sonrasında yaşanan hukuksuz süreç olmuş. Sedat A., serbest bırakılmış ve o akşam evinde kutlama yapıp pasta kesmiş. Mutluluk fotoğraflarını sosyal medyada paylaşmış. O saatlerde Ecenur ise hala yaşadığı travmanın etkisindeymiş. Bir süre evden bile çıkmak istememiş. Kadın örgütlerinin mücadelesi sonucunda Sedat A.’nın tutuklanması, içine bir nebze olsun su serpmiş” ifadelerini kullandı.
‘KİŞİYE GÖRE İŞLEMEZ’
Yaşanan hukuksuz süreci değerlendiren Nazlıaka, “Geç gelen adalet, adalet değildir. Maalesef adaleti, sosyal medya üzerinden sağlamaya çalışır hale geldik. Kamuoyu baskısı olmadığı takdirde, kadına yönelik şiddet uygulayanlar cezasızlıkla ödüllendiriliyor. Bu nedenle caniler, ‘3-5 ay yatar çıkarım’ diyerek şiddette sınır tanımıyor. Bu sisteme itirazımız var. Kamuoyu baskısına gerek kalmadan adalet sağlanmalı. Hukuk kişilere göre şekillenmez. Biz şiddet mağduru olan bütün kız kardeşlerimizle yakın temasta olmaya devam edeceğiz. 16 Eylül’deki davada Ecenur’u yalnız bırakmayacağız. İl kadın kollarımızla birlikte adliyede olacağız. Zanlının en ağır cezayı alması için hukuk mücadelesine omuz vereceğiz” diye konuştu.
‘CİNS KIRIMI’
Nazlıaka, kadınların, sırf kadın oldukları için şiddet gördüğü ve katledildiğine dikkat çekerek, “Bunun adı cins kırımdır. Katiller ve kadına yönelik şiddet uygulayan caniler, cezasızlıkla veya iyi hal indirimleri ile ödüllendirildiği sürece, bu ülkede hiçbir kadın güvende değil. Ama bu böyle gitmez. İlk seçimlerde, biz kadınlar bu bozuk düzeni değiştireceğiz. Türkiye’nin kadın mezarlığına dönüşmesine izin vermeyeceğiz. Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayacak ve kadına yönelik şiddeti bitireceğiz. İktidara geldiğimizde, İstanbul Sözleşmesi’ni ilk hafta içinde yeniden yürürlüğe koyacağız” dedi.