Rusya’da gerçekleştirilen Sirius Projesi adlı 120 günlük izolasyon denemesi, potansiyel mürettebatın otonom davranışlarını incelemeyi amaçlıyor …
Rusya’da gerçekleştirilen Sirius Projesi adlı 120 günlük izolasyon denemesi, potansiyel mürettebatın otonom davranışlarını incelemeyi amaçlıyor.
Gelecekte Mars’a ve diğer gezegenlere yapılacak görevler, görev kontrol ve uzay aracı arasındaki gecikmeler aşılmaz bir sorun halini alınca bireysel eylem gerektirecek.
Basınçlı odaların, iniş operasyonlarının ve deneklerle görev kontrol arasında 5 dakikalık gecikmenin canlandırıldığı denemede, mürettebatın hızlı biçimde kendinden emin hareket ettiği ve işbirliği içinde çalıştığı tespit edildi.
Cnet‘in aktardığına göre, Rusya Bilimler Akademisi ve Moskova Havacılık Enstitüsü’nden çalışmanın ortak yazarı Dmitry Shved, “Farklı kişiliklere, cinsiyetlere ve kültürlere sahip mürettebat üyelerinin iletişim özellikleri görev esnasında daha da benzer hale geldi” dedi.
İşin olumsuz yanı ise görev kontrolün mürettebatın ihtiyaçlarını ve sorunlarını anlama olasılığını kaybetmesi ve sonuç olarak bunun görev kontrolün destek sağlama yeteneğini engellemesi.
Frontiers’ta yayımlanan araştırma makalesine göre denekler, görüşlerini görev kontrole derhal teyit ettirememekten hoşnutsuzdu. Bu durum “mürettebat ve görev kontrol merkezi arasındaki yerleşik bilgi devresine yönelik güvensizliğe ve devrede kırılmaya yol açtı”.
“Her iki tarafın da, gelecekteki kararlarının ortak pozisyonlarla ilgili mevcut veriler yerine varsayımlara dayanması sebebiyle bu temaslardan giderek daha memnuniyetsiz bir hal alması”, araştırmacılar tarafından “ayrı düşme” diye nitelendirildi. Araştırmacılar izolasyon, monotonluk, kapalı kalma ve fiziksel faaliyet eksikliğinin bunu güçlendirdiğini ifade etti.
Araştırmanın hipotezine göre “Böyle bir ‘ayrı düşme’, mürettebat üyelerinin görev kontrolün tavsiyelerine direnç göstermesine ve kendi bilgilerine, değerlerine ve önceliklerine dayanarak verilen kararların baskın hale gelmesine yol açabilir”. Ancak bunun gerçekleşmesi (eğer gerçekleşirse) muhtemelen nesiller alacak.
“Mars kolonilerinin hâlâ Dünya’dan gelen ikmal ve insanlara bağımlı olacağı dönemde” diyen Shved, “Diplomatik ilişkilerin kesilmesi olasılığı oldukça düşük görünüyor” diye ekledi.
Özel uzay programlarının oluşturduğu fonlarla diğer gezegenlerin gelişmesinin giderek daha mümkün hale gelmesi sebebiyle kurumlar ve hükümetler çok geçmeden Dünya dışı hukuk üzerinde bir karara varma ihtiyacı duyacak.
Mevzuatın çoğu önemli ölçüde güncelliğini yitirirken, mevcut olanlar da “herkesin zaten üzerinde uzlaştığı temel değerler” diye niteleniyor. Bunlar genellikle olumlu ve makul olmakla birlikte ortaya çıkacak zor meselelere hiç odaklanmıyor.
Yasal bakımdan, görevler hâlâ ev sahibi ülke hakimiyetinde kalacağı için gelecekteki astronotların koloni yerine bir topluluk oluşturma ihtimali daha fazla. Ancak Dünya’daki ülkelere özgü mevzuatlar yerine Mars’ta gezegen çapında geçerli yasalar olacak gibi görünüyor.
SpaceX CEO’su Elon Musk 2016’da, bir Mars hükümetine yönelik niyetlerinin şu anda uyguladığımız gibi temsili demokrasilerdeki politikacılar aracılığıyla değil, kişilerin meseleler üzerine kendi oylarını verdiği doğrudan bir demokrasi olduğunu söylemişti.
Kaynak: Independent Türkçe