Reuters’in ABD’li yetkililere dayandırdığı haberine göre, Taliban’dan kaçan Afganlar, ABD’nin Afganistan’a yönelik geliştirdiği yeni bir program …
Reuters’in ABD’li yetkililere dayandırdığı haberine göre, Taliban’dan kaçan Afganlar, ABD’nin Afganistan’a yönelik geliştirdiği yeni bir program kapsamında, bir ABD kurumu, STK veya medya kuruluşunun referansı ile ABD’ye sığınmacı olarak gidebilecek. Ancak bunun öncesinde kendi çabaalrıyla üçüncü bir ülkeye seyahat etmesi gerekecek.
“TÜRKİYE’YE SEYAHAT EDEBİLİRLER”
Habere göre program sadece, ABD hükümeti ve ordusu için çalışan Afganları değil, ABD’nin finanse ettiği projeler, ABD merkezli STK’ler ve medya kuruluşları için çalışanları da kapsayacak. Başvuruda bulununan Afganlar, kendi çabalarıyla Afganistan’dan çıkıp üçüncü bir ülkeye ulaşacak. O noktadan sonra güvenlik taraması yapılacak ve süreç 12-14 ay kadar sürebilecek.
Konuya ilişkin gazetecilere açıklamalarda bulunan bir ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, “Potansiyel çıkış dalgasına hazırlıklı olunması için komşu ülkelerle ve BM Mülteciler Yüksek Komiserliği ile görüştük” dedi. ‘Pakistan’ın Afganistan sınırlarının açık kalmasının önemli olduğunu, diğerlerinin ise İran üzerinden Türkiye’ye seyahat edebileceğini” sözlerine ekledi.
TÜRKİYE’DEN YANIT
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, Türkiye’nin son yedi yıldır dünyada en fazla sığınmacıya ev sahipliği yaptığını hatırlatarak “Ülkemizin yeni bir göç krizini üçüncü bir ülke adına üstlenecek kapasitesi bulunmamaktadır. Türkiye olarak, ABD’nin sorumsuz ve ülkemize danışmadan aldığı kararı kabul etmiyoruz” dedi.
TÜRKİYE: DOĞRUDAN ABD’YE NAKİLLERİ MÜMKÜN
VOA Türkçe sevirisnde yer alan haber göre Bilgiç, sözlerini şöyle sürdürdü: “ABD, eğer bu kişileri ülkesine almak istiyor ise doğrudan uçaklarla ülkesine nakletmesi mümkündür. Ülkemiz, hiçbir durumda üçüncü ülkelerin uluslararası sorumluluklarını devralmayacak, kanunlarımızın üçüncü ülkeler tarafından kendi amaçları için kötüye kullanılmasına izin vermeyecektir. Bölgemizde üçüncü ülkelerin kararları neticesinde yaşanan göç krizlerinin yükünün Türk milleti tarafından üstlenilmesini kimse beklememelidir.”
Büyükelçi Bilgiç, Amerika’nın açıklamasının bölgede büyük bir göç krizine neden olacağını ve göç yollarında Afganların acılarını artıracağını belirterek, “Soruna bölge ülkeleri arasında çözüm bulmak yerine ülkemizin rızası olmaksızın ülkemizde çözüm aranmak istenmesi kabul edilemez” ifadesini kullandı.
“TÜRKİYE KİMSENİN BEKLEME ODASI DEĞİLDİR”
Amerika’ya bir tepki de İletişim Başkanı Fahrettin Altun’dan geldi. Bloomberg’e konuşan Altun, “ABD Dışişleri Bakanlığı’nın ABD tarafından fonlanan proje ve kuruluşlarda çalışan bazı Afganistan vatandaşlarına üçüncü ülkelere giderek ABD’den sığınma talebinde bulunma çağrısını derin endişeyle karşılıyoruz. Türkiye kimsenin bekleme odası değildir, olmayacaktır. Bölgemizdeki koşullar ve ülkemizin 4 milyondan fazla sığınmacıya yıllardır ev sahipliği yaptığı düşünüldüğünde, düzensiz göçü özendirecek böyle bir çağrı asla kabul edilemez. Sınır güvenliğimizi muhafaza etmek için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
ABD’NİN AÇIKLAMASI
Amerikan Dışişleri Bakanlığı’nın üst düzey bir yetkilisi 2 Ağustos’taki brifingde potansiyel bir göçmen akını için Afganistan’a komşu ülkelerle ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) ile temasta olduklarını kaydederek, “Pakistan gibi bir yerde sınırlarının açık kalması önemli. İnsanlar kuzeye ya da İran üzerinden Türkiye’ye giderlerse ki Türkiye’ye bazı girişler olduğunu görüyoruz, bu insanların hem ülkeye girme hem de hükümete ya da UNHCR’a kaydolma imkanı var” diye konuşmuştu.
Afganistan’dan çekilen Amerika, Taleban şiddeti nedeniyle risk altındaki Afganların tahliye edilmesi çalışmalarının kapsamını genişlettiğini açıklamıştı. ABD Mülteci Kabul programı kapsamında oluşturulan ‘‘Öncelik 2’’ kategorisi, ABD ile işbirliği nedeniyle hayatları tehlike altında olabilecek ancak ABD hükümetiyle doğrudan çalışmadıkları ya da ABD devleti tarafından verilen görevlerinin kısa süreli olması gibi nedenlerle Özel Göçmen Vizesi alması uygun olmayan Afganları ve birinci dereceden ailelerini kapsıyor.