Ekonomiden Sorumlu eski Devlet Bakanı Ufuk Söylemez, Merkez Bankası’nın (MB) faiz kararı ile Türkiye’nin OECD’ye bağlı Mali Eylem Görev Gücü …
Ekonomiden Sorumlu eski Devlet Bakanı Ufuk Söylemez, Merkez Bankası’nın (MB) faiz kararı ile Türkiye’nin OECD’ye bağlı Mali Eylem Görev Gücü tarafından “gri listeye” alınması kararını değerlendirdi. Söylemez Türkiye’nin “karaparanın aklanması ve terörizmin finansmanını engellemede” eksiklikleri olduğu için daha sıkı izlenmesi gerekçesiyle bu listeye alındığını belirtti. 2011’de de bu listeye giren Türkiye’nin, 2013’te ise çıkarıldığını hatırlatan Söylemez, şu yorumu yaptı: “Yeniden bu listeye girmek acı, üzüntü verici. İktidar açısından da utanç verici. Bunun bir üstü de ‘kara liste’. Orada da İran ve Kuzey Kore var. Türkiye’yi bu durumlara düşüren AKP’yi ayıplıyorum, kınıyorum.”
Söylemez, bu karar nedeniyle mali yaptırımların gündeme gelebileceğine dikkat çekerek “Banka transferlerine kısıtlama gelir. Türkiye’ye gelecek yabancı sermaye girişlerine engel olabilir” dedi. Bu listeye tekrar alınmanın nedenini ise “Varlık barışı… 7 kere mali af çıkardılar. Her ay ödemeler dengesi net hata noksan kaleminde 2-3 milyar dolarlık giriş çıkışlar var. Bunlar kara ve kirli para da olabilir” sözleriyle açıkladı.
Söylemez, Merkez Bankası’nın faiz kararı konusunda da değerlendirmelerde bulunarak “resmi” enflasyon yüzde 19.5 iken faizi 16’ya indirmenin “net eksi reel faiz” anlamına geldiğine işaret etti ve şunları söyledi:
‘AKP YOLUN SONUNDA’
“Bunun sonucu döviz kurunda şiddetli ve ani yükselişlerdir. Şu anda da dolar 9.60’ı bulmuş durumda. Bu Türkiye’ye zincirleme ağır yük getirecektir. Benzinden ilaca kadar her şeyin fiyatı artacak. Dar gelirlilerin yaşam şartları zorlaşacak. Yoksulun enflasyonu daha da artacak. Türkiye fakirleşecek.”
Söylemez, bu kadar “piyasalardan, gerçeklerden kopuk zihniyeti” anlamakta zorlandığını söyledi. Faizin “sebep” olduğuna dair “dini ve ideolojik” takıntıların tabloyu bu hale getirdiğini kaydeden Söylemez şöyle devam etti:
“Faiz enflasyonun, hukuk devletinden uzaklaşmanın, istikrarsızlığın, yolsuzluk iddialarının kaçınılmaz sonucudur. Sebepleri ortadan kaldırmadan sonucu değiştiremezsiniz. Türkiye freni patlamış kamyon gibi kontrolsüz şekilde yokuş aşağıya gidiyor. Ekonomi serbest düşüşte. Yolun sonuna geldi AKP. Bir iktidar değişikliği gerekiyor. Erken seçim Türkiye’ye nefes aldırır” dedi.