Şimdiki Cumhurbaşkanı dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, 28 Aralık 2012’de, “Kürt sorununu çözmek için” hükümetin İmralı’da hapis yatmakta …
Şimdiki Cumhurbaşkanı dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, 28 Aralık 2012’de, “Kürt sorununu çözmek için” hükümetin İmralı’da hapis yatmakta olan terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmeler yapıldığını duyurdu.
Erdoğan’ın bu açıklaması sonrasında kapatılan Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) yetkilileri Öcalan ile görüşmeye gitti. AKP hükümeti, Erdoğan’ın emriyle İmralı görüşmelerini başlattı. Yine Erdoğan’ın izni ve onayıyla Öcalan’ın kürtçe mektubu, Diyarbakır’da Nevruz etkinliğinde okundu. Bu dönemde Erdoğan başta olmak üzere AKP’li yetkililer, şimdilerde terörle yargılanan veya hapis yatan kişilerle kol kola girdi ağıt yaktı.
SOYLU’NUN “PKK’LI” DEDİĞİ DERNEK
Aradan yıllar geçti, Erdoğan’ın İmralı görüşmelerini başlattığı günlerde AKP’ye katılan Süleyman Soylu’nun başında olduğu İçişleri Bakanlığı, “terör” iddiasıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) hakkında özel teftiş başlattı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu hedef alan açıklamalarda bulunan Soylu, “Bir dernek var ve Apo’nun talimatıyla kurulmuş bir dernek. Buradan referansla İBB’ye bazı kişilerin girdiklerini gördük” dedi. O derneğin adı DİAYDER (Din Adamları Yardımlaşma Derneği) idi.
Soylu’nun bahsettiği, PKK bağlantısı ile suçlanan DİAYDER hakkındaki 335 sayfalık iddianame ise İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
ÇÖZÜM SÜRECİNE DESTEK VERMEK TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYELİĞİNE DELİL SAYILDI
10’u tutuklu 23 şüphelinin yer aldığı iddianamede, savcının DİAYDER Başkanı Ekrem Baran hakkındaki tespitleri dikkat çekiciydi. Ekrem Baran’ın PKK ile iltisakına yönelik, telefonundan “direniş oruçları” araması yaptığı, İBB tarafından verilen alışveriş kartlarını, ramazan kolilerini örgütle iltisaklı kişilere dağıttığı ifade edildi. Öte yandan Baran’ın telefon görüşmesinde Ekrem Baran’ın “En çok fakir olanlara, ihtiyaç sahibi olanlara” verilmesi gerektiğini söylediği belirtildi.
İddianamede savcının bir başka dikkat çeken tespiti ise Erdoğan’ın izniyle 2013 yılında okutulan Öcalan’ın mektubu üzerine Ekrem Baran’ın çözüm sürecine destek veren toplantıya katılmasıydı. Savcı, Ekrem Baran’ın DİAYDER binasında Öcalan’ın mektubu sonrasında toplantı düzenlemesini ve bu toplantıya katılmasını terör örgütü üyeliğine delil olarak gösterdi.
DAVAYA “ADALETİ KATLEDEN YENİ ZEKERİYA ÖZ” BAKACAK
Soylu, bizzat Erdoğan’ın başlattığı çözüm sürecine destekleri terör iltisakı olarak gösterilen isimlerin bulunduğu DİAYDER üzerinden İBB’yi hedef alırken, iddianameyi kabul eden İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin başkanı da bir o kadar dikkat çeken bir isim Akın Gürlek’ti.
Türkiye’nin adını siyasi davalarla tanıdığı Akın Gürlek, operasyon dosyalarının bir numaraları hakimleri arasında gösteriliyor.
Önce İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi, ardından ise 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı görevlerini yürüten Akın Gürlek, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nu ise sosyal medya paylaşımları nedeniyle 9 yıl 8 ay, HDP’nin eski eş başkanı Selahattin Demirtaş’a örgüt propagandası suçundan 4 yıl 8 ay, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı’yı 2,5 yıl hapis cezası vermiş, Anayasa Mahkemesi’nin Enis Berberoğlu için verdiği hak ihlali kararına direnmişti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bu sebeple Gürlek için “Yeni Zekeriya Öz. Adaleti katleden adam” ifadelerini kullanmıştı.
Yani Hakim Gürlek, CHP liderinin bu sözleriyle tariflediği akın gürlek İBB’ye teftişe dayanak yapılan davaya bakacak.
Yapbozun tüm parçaları birleştirildiğinde, İBB ile İmamoğlu’nun karşısında, “Yeni Zekeriya Öz” olarak görülen bir hakim, Erdoğan’ın başlattığı çözüm sürecine desteği terör örgütü üyeliğine delil sayan bir savcı ve aslında Erdoğan’ı hem de hukuku hedef alan bir bakan vardı.