Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ümraniye Millet Bahçesi açılışında konuştu. Erdoğan konuşmasında, “En büyük projemiz Atatürk Havalimanı …
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ümraniye Millet Bahçesi açılışında konuştu.
Erdoğan konuşmasında, “En büyük projemiz Atatürk Havalimanı alanına yapacağımız millet bahçemiz olacak” ifadelerini kullandı. Devamında CHP’yi hedef alan Erdoğan, “CHP deyince aklına ne gelir? Çöp, çamur, çukur…” dedi.
Erdoğan, “Gabar’da, Besler Deresi’nde terörü gömdük. Bay Kemal ve avanesi, bunlar PKK terör örgütüyle beraber hareket ettiler, onları da gömdük!” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
“Fatih Sultan Mehmet Han’ın emaneti bu güzel şehre sürekli yeni eserler, yatırımlar kazandırmak için gece gündüz çalışıyoruz. Etrafı gecekondularla kuşatılmış, ulaşımı felç, suyu akmayan, kokudan Haliç’in yayına yaklaşılmayan, görüntüsü sefil, insanı mutsuz İstanbulumuzu küresel bir merkez haline getirmeyi başardık.
Bugüne kadar 81 ilimizde 66 milyon metrekare alana sahip 404 millet bahçesini projelendirdik, 111’ini hizmete sunduk. Hedefimiz, tamamını bitirmektir.
Geçen hafta Ankara’daki millet bahçesinin açılışını yaptık, 1 milyon vatandaşımız ziyaret etti.
En büyük projemiz ise Atatürk Havalimanı alanına yapacağımız 7,7 milyon metrekare büyüklüğündeki millet bahçemiz olacaktır. Atatürk Havalimanı’nda oluşturacağımız millet bahçesi dünyadaki şehir parkları arasında ilk sırada yer alacaktır.”
CHP’Yİ HEDEF ALDI
“Ümraniye, çarpık şehirleşmenin sıkıntılarını yaşamış bir ilçemizdir. Yaşı 60’un üstünde olanlar, 70, 80, 90’ların Ümraniye’sini hatırlayacaktır. Ümraniye ismi ya öldürülen işçilerle ya patlayan çöplüğü ile ya da sefalet görüntüleriye medyada yer alırdı. Kim vardı o zaman buranın belediyesinde? CHP.
CHP deyince aklına ne gelir? Çöp, çamur, çukur… Bugünkü güzel Ümraniye ile ilgisi olmayan bu hatıraları, aynı yanlışa düşmemek için unutmamalıyız.
Çeyrek asrı aşkın bir süredir İstanbul’un her köşesini, sokağını, mahallesini, ilçesini altyapı ve üstyapı yatırımlarıyla donattık ve donatıyoruz. İstanbul’a büyükşehir belediye başkanı olduğum zaman bu Ümraniye’nin hali neydi? Ama göreve geldik, işte Ümraniye bu hale geldi. Sizlerin desteği olmamış olsaydı biz bugün buralara gelemezdik.
1999 depremi, bölgemideki şehirlerin tamamıyla birlikte İstanbul’un da zaaflarını ortaya serdi ve önceliklerini değiştirdi. Şehrin yapı stokunun hızla değiştirilmesi gerektiği ortaya çıktı. Kentsel dönüşüm çalışmalarını 81 ile yaydık kısa sürede.”
2023’Ü İŞARET ETTİ
“Hanımlar çok diri, çok canlı. Ben inanıyorum ki bu hanım kardeşlerimizle birlikte 2023’ün zaferini buradan ilan ediyoruz. Gençlerle inanıyorum ki buradan ilan ediyoruz. Ana kademe ile hep birlikte buradan zafere yürüyoruz.
Ayasofyamızda artık cumalarımızı kılıyoruz… Ne mutlu bize. Hep birlikte bu şehrin tarihine, kültürüne, potansiyeline uygun her adımın, her gayretin başımızın üstünde yeri vardır. İstanbul’un maddi ve manevi zenginliğini hedef alan her saldırıyı da failleriyle birlikte yerin 7 kat dibine gömmek boynumuzun borcudur. AKM’yi açtık mı? Opera sarayını yaptık mı? Yanı başında da Taksim’de camimizi yaptık mı?
Türkiye’yi Cumhuriyet tarihinin en büyük demokratik ve ekonomik kalkınma projesi olan 2023 hedefleriyle buluşturmak üzere yola çıkan kadronun önemli bölümü belediyelerde yetişmiştir. Şehir yönetiminde kazanılan tecrübeler ülke yönetiminde ışık tutmuş, yol göstermiştir.”
“GEVŞEMEK YOK”
“Şimdi de biz 2023’e hazırlanıyor muyuz? Kapı kapı dolaşıyor muyuz? Gevşemek yok, rehavete kapılmak yok. 2023’ten Cumhur İttifakı olarak büyük bir zaferle çıkacağız.
Suriye’de terör örgütüyle mücadele verirken, Bay Kemal Suriye ile ahbaplık yapıyor, Bay Kemal, sen Suriye’deki teröristlerle, PKK ile, YPG ile beraber oldun, PYD ile beraber oldun. Onları da gömeceğiz!
15 Temmuz’da bu FETÖ terör örgütü karşımıza çıkmadı mı, biz bu mücadelede 251 şehidimizi vermedik mi? Ama onların ruhaniyeti bizimle beraberdir.
Sınırlarımıza dayanan tehditleri, harekatlarla başarıya ulaştırdık. Ülkemizi itibarsızlaştırmaya yönelik girişimleri boşa çıkardık. Ekonomimize yönelik tuzakların sancısını, küresel krizlerin de etkisiyle hâlâ yaşıyoruz.”