enflasyonemeklilikötvdövizcovid19kktc
DOLAR
34,4871
EURO
36,1998
ALTIN
2.960,70
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
8°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C

Özge Mumcu Aybars’tan Saygı Öztürk’e tepki

Gazetemizin bombalı saldırı sonucu katledilen yazarı Uğur Mumcu’nun kızı Özge Mumcu Aybars, Sözcü yazarı Saygı Öztürk’e tepki gösterdi. Saygı …

Özge Mumcu Aybars’tan Saygı Öztürk’e tepki
03.02.2022 14:37
A+
A-

Özge Mumcu Aybars'tan Saygı Öztürk'e tepki

Gazetemizin bombalı saldırı sonucu katledilen yazarı Uğur Mumcu’nun kızı Özge Mumcu Aybars, Sözcü yazarı Saygı Öztürk’e tepki gösterdi.

Saygı Öztürk’ün, Uğur Mumcu’nun ölüm yıl dönümünde bombalı suikastın ardından tutulan otopsi raporunu yayımlamasına tepki gösteren Özge Mumcu Aybars, “29 yıl sonra otopsi raporu yayınlamak, öldürülenin yakınını canlı yayında azarlamak gazetecilik değildir, bir magazinleştirme çabası, bir olay örtme çabasıdır” dedi.

Özge Mumcu Aybars, Kısa Dalga’da yayımlanan yazısında şunları ifade etti:

“Saygı Bey’in bu tutanağı 28 ya da 29 yıl sonra yeniden paylaşmasına gerek yoktu. Zira şahsım, patlamada babamın bacağının koptuğunu, patlama anında öldüğünü ve de ceketinin içindeki dolmakalemin ikiye ayrıldığını ben gayet iyi biliyorum. Gözlüğü kırılmadı ve de nikah yüzüğü parmağındaydı. Saati de kolunda. Nereden mi biliyorum? Olayı yaşadım ve detaylara 11 yaşından beri gayet hakimim. O ikiye ayrılmış kalem, o nikah yüzüğü ve de o saat babamın odasında özel bir camekanda saklanıyor, saklıyoruz. Buyurun size aklımda kalan otopsi raporunu yazdım. Bu otopsi tutanağı diye aslında otopsi tutanağı olmayan, davaya veyahut soruşturma aşamasına hiçbir katkısı olmayacak, sadece bir insanın bedeninin nasıl parçalara ayrıldığını anlatan bir tutanağı yazısında anlatıyor ve de bir emniyet amirinin Oğuz Demir’i nasıl kaçırdığını; yani yazıda bugüne kadar da değil bizim avukatımızın dahi bile duymadığı detayları aktarıyordu.”

“ÖLDÜRÜLENİN YAKININI CANLI YAYINDA AZARLAMAK GAZETECİLİK DEĞİLDİR”

“Bu raporu da hayatını kaybeden kişinin yakınları başta olmak üzere onu seven herkesi üzecek, sadece ceset parçalarını anlatan, travmatik bir belgeyi “gazetecilik” adına aktardığını fark ettim. Peki Saygı Bey, babama bir belge verdiğini iddia ettiğiniz ve de bu belgenin kendisinin ölümüne neden olduğundan dolayı üzüntü hissettiğinizi, bir panelde söylediniz mi, söylemediniz mi? Raporu verdiğinizi beyan ettikten sonra yazdığınız kitap ‘İsmet Paşa’nın Kürt Raporu’nun babamın ölümüne yol açtığını samimiyetle düşünüyor musunuz? Ben de bu noktada koskocaman bir boşluk duruyor mesela. Peki Saygı Bey, DGM Savcısı Ülkü Coşkun ‘bu cinayeti devlet yapmıştır, siyasi iktidar isterse çözülür’ sözünü duydunuz mu? Bu konuda herhangi bir bilginiz ya da yorumunuz var mıdır? 29 yıl sonra otopsi raporu yayınlamak, öldürülenin yakınını canlı yayında azarlamak gazetecilik değildir; bir magazinleştirme çabası, bir olay örtme çabasıdır; kısaca bir mesleğin sonuna yaklaşırken kötü bir mirastır.

Saygı Bey, sadece bu yazıda sorduğum soruları 29 yıl boyunca – yani zamanında yanıtlamadınız; ben aile yakını ve Ankara gazetecilerini yakınen tanıyan ve kulislere görece hakim biri olarak bunların sizden geleceğini beklemedim bile. Kendiniz medyanın yine bir köşesini tutarken, otopsinin yan raporu olduğu anlaşılan o tutanağı canlı yayında gece yarısı açıklayarak veya karşıdaki aile yakınını azarlayarak belki büyük bir araştırmacılık gazetecilik yaptığınızı düşündünüz; bilemiyorum. Babamın cinayetinde halen karanlıkta olan, başta emri kimin verdiği olmak üzere yanıtlanması gereken onlarca soru var. Bunları gündeme getirmek yerine, davaya hiçbir katkısı olmayan, sadece bir bombanın insan bedeni üzerinde yaratacağı tahribatı gösteren bir tutanağı ısrarla gündeme getirmeyi bir lütuf sandığınız gazeteciliğiniz de sizin Türkiye’ye bir mirasınız muhtemelen.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

escort izmit bursa escort şişli escort mecidiyeköy escort avcılar escort beylikdüzü escort şirinevler escort avrupa yakası escort istanbul escort beşiktaş escort ataşehir escort ligobet güvenilir mi antalya eskort antalya eskort bursa escort escort istanbul betvino giriş beylikdüzü escort mecidiyeköy escort sex hikaye milanobet giriş bakırköy escort istanbul escort roketbet yeni giris roketbet üyelik roketbet bonuslari roketbahis yeni giris