Getty ImagesHindistan’ın batısındaki Pune kentinde yer alan Ulusal Viroloji Enstitüsü (NIV), ülkenin en eski gen dizilim çalışmalarının da …
Hindistan’ın batısındaki Pune kentinde yer alan Ulusal Viroloji Enstitüsü (NIV), ülkenin en eski gen dizilim çalışmalarının da merkezi.
Koronavirüsün yeni varyantı Omicron’un yayılmasını önlemek amacıyla, NIV gibi laboratuvarlarda bu varyantın bulaştığı kişileri tespit etme çalışmaları büyük bir hızla devam ediyor.
Bu laboratuvara her gün 100 kişiden alınmış burun ve boğaz sürüntüsü geliyor. Bu sayı, ilk olarak Güney Afrika’da tespit edilen ve diğer ülkelere hızla yayılan Omicron varyantı öncesinde gelen numune sayısının beş katı.
Koruyucu giysiler içindeki araştırmacılar korunaklı bir odada sürüntü kutularını açıyor ve virüsün hangi özellikleri taşıdığına bakılıyor.
NIV’de kıdemli araştırmacı ve ekip lideri Dr. Varsha Potdar, “Hızlı sonuç alma konusunda üzerimizde büyük bir baskı var. Ama her şeyi doğru yapmamız gerekiyor ve bu hemen sonuç alınan bir süreç değil” diyor.
Gen dizilimi yapan cihazlara numuneleri hazırlamak birkaç saat alıyor. Bu cihazlar geçen yıl Mart ayında Covid-19 pandemisi başladığında alınmış. Cihazda elde edilen veriler daha sonra bir bilgisayar programı ile ilk olarak Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan koronavirüs ile kıyaslanıyor. Böylece virüsün varyantı tespit ediliyor.
Bu yıl yaşanan ikinci dalga sırasında Hindistan, Delta varyantı konusunda diğer ülkelere erken bilgi vermediği için eleştirilmişti. Bu varyant kısa sürede dünyadaki en yaygın varyant haline gelmişti. Peki, o günden bu yana ne değişti?
ÜÇÜNCÜ DALGA UYARILARI
NIV Direktörü Dr. Priya Abraham “Ondan çok şey öğrendik” diyor ve ekliyor:
“Virüsün yayılmasına ne kadar izin verirsek yeni bir varyantla karşılaşma ihtimalimiz o ölçüde artıyor. Sanırım şimdi daha etkin ve daha hazırlıklı olacağız.”
Ancak Hindistan nüfusu dikkate alındığında bazı sınırlılıkların olduğunu vurguluyor:
“İngiltere veya ABD gibi daha ileri ülkelerin konumuna yakın değiliz ama epey yol aldığımızı düşünüyorum. Ayrıca diğer önlemlerin yanı sıra herkesin tedbirli olması gerektiği mesajını da vermemiz gerekiyor.
“Üçüncü dalga onu ne kadar davet ettiğimize bağlı olarak gelecek. Aşı olma konusunda tereddütler varsa, kapalı alanlarda kalabalıklar toplanıyorsa üçüncü dalga da gelecektir.”
Hindistan’da 18 yaş üstü yetişkin nüfusun yarıdan çoğu iki doz aşı olmuş durumda. Yani yüz milyonlarca insan hala risk altında. Doktorlar, Omicron varyantıyla yükselecek üçüncü dalganın kısa zamanda hastanelerin kapasitelerini aşmasına yol açabileceği uyarısında bulunuyor.
Mumbai’da çalışan Dr. Swapneil Parikh’e göre, ikinci dalgada hastanelerin kapasitesi çok büyük ölçüde aşılmıştı:
“Üçüncü dalga küçük çaplı bile olsa, ve bu kesin ihtimal dahilinde, sağlık sistemimizde kriz yaratabilir.”
Dr. Parikh, “Bu yüzden, olacak mı ya da ne zaman olacak diye sormak yerine, hazırlıklı olmaya odaklanmalıyız” diyor.
Delhi’deki Kutsal Aile Hastanesi’nde bir aydan fazladır Covid-19 hastası yokken, geçen hafta vakalarda artış oldu.
Hastanenin baş hekimi Dr. Sumit Ray, “İkinci dalganın benzerini yaşayacağımıza dair bir korku ve endişe var. Çift doz aşı olmuş bazı kişiler yeniden enfekte oluyor. Çok dikkatli olmak gerekiyor” diyor.
‘PANDEMİ RULETİ OYNADIK’
BBC geçen yıl Nisan ayında salgının en yoğun döneminde hastaneyi ziyaret etmişti. Hastanenin kapasitesi çoktan aşılmış, hastalar sedye ve el arabaları üzerinde koridorlara ve kapı önüne yığılmış bir halde bekliyorlardı.
Kentte ayrıca oksijen sıkıntısı baş göstermişti, Dr. Ray bir yandan yoğun bakımda hastalarla ilgilenirken bir yandan da telefonda oksijen tedarik etmeye çalışıyordu.
Delhi ve diğer bazı kentlerdeki hastanelerde oksijen kıtlığı nedeniyle ölenler oldu. Dr. Ray, hükümetin kaynakları daha iyi organize etmesi ve nerede ihtiyaç varsa oraya yönlendirmesi gerektiğini söylüyor:
“İnsanlar yatak bulmak için hastane hastane dolaşmamalı. Bu kabul edilir bir şey değil. Daha iyi koordinasyon olmalı. Hazırlık zamanımız oldu ve bu yapılmalı artık.
“Hayat kurtarmak için eğitim almışsınız ve kaynak yetersizliği nedeniyle bunu yapamadığınızda başarısızlık hissine kapılıyorsunuz. Meslek hayatımın en kötü dönemiydi o.”
Hükümet gerekli hazırlıkları yaptığını söylüyor. Ama Dr. Parikh daha fazlasına ihtiyaç olduğu kanısında:
“Mümkün olan en fazla sayıda insana çift doz aşı yapılması, ayrıca yaşlılara, risk gruplarına, sağlık görevlileri ve ön saflarda çalışanlara üçüncü doz aşının sunulması gerekiyor.”
“Bu ülkede ikinci dalgada pandemi ruleti oynadık ve kaybettik. Bu kez tersini yapalım, fazlasıyla hazırlıklı olalım.”
Kunal Sehgal de haberin hazırlanmasına katkıda bulundu.