Ukrayna ve Rusya krizine dair gelişmeler devam ediyor. ABD, “Rusya, Ukrayna’yı işgal edecek” yönündeki iddiasına devam ederken, Rusya bu iddiayı …
Ukrayna ve Rusya krizine dair gelişmeler devam ediyor. ABD, “Rusya, Ukrayna’yı işgal edecek” yönündeki iddiasına devam ederken, Rusya bu iddiayı net bir tavırla reddediyor. Peki, bu çekişme ne zamana kadar devam edecek? Putin bu süreç içerisinde ve sonrasında nasıl bir yol izleyecek?
Cumhuriyet’te değerlendirmelerde bulunan Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen, Putin’in siyasi talepleri ile stratejik hamlesinin uyumsuz olduğunu söyledi.
Eslen, “Ukrayna’yı bir komedyen, Zelenskiy yönetmekte” ifadelerini kullanan Eslen, “Zelenskiy giderek bu ülkedeki yaşamı trajediye dönüştürmekte” dedi. Eslen, Putin’in Ukrayna’da uyguladığı stratejinin, “strateji teorisi” esaslarına göre değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
PUTIN’İN UYUMSUZLUĞU
Putin’in önce yüz bin kişilik ordusunu Ukrayna sınırına yığdığını ve daha sonra ABD ve NATO’dan garanti taleplerini yerine getirmesini istediğini hatırlatan Eslen, talepleri şu şekilde anlattı:
“NATO’nun daha fazla genişletilmemesi, Ukrayna’nın üye yapılmaması ve NATO birliklerinin ve silah sistemlerinin 1997 yılı şartlarına göre geri çekilmesi idi. Bu talepler, yığılan askeri gücün deklare edilen siyasi hedefleri idi. Ancak, bu siyasi hedeflerin Ukrayna sınırına yığılan askeri güç ile elde edilmesi çok zordu.”
Eslen ayrıca, söz konusu taleplerin yerine getirilmesini sağlamak için Putin’in caydırıcı-yıldırıcı güç olarak, askeri gücünü Ukrayna sınırına yığdığını belirtti. Ancak ABD ve NATO bu taleplerin hepsini reddetti.
SİYASİ AMACINA HENÜZ ULAŞAMADI
Putin’in Ukrayna sınırına yığdığı askeri gücünün bugüne kadar caydırıcı-yıldırıcı etkinlik sağlayamadığını vurgulayan Eslen, “Putin, görevinde başarılı olamadı ve istediği siyasi hasılayı elde edemedi. Arzu ettiği siyasi hasılayı elde etmesi zordu, çünkü Putin’in bu stratejik hamlesi ile talepleri arasında denge kurmak da zordu. Bir başka ifade ile bu hamleyle istenen hasılayı elde etmek zordu” diye konuştu.
Caydırma-yıldırma stratejisi teorisi esaslarına göre, Putin’in askeri gücünü doğrudan kullanması gerektiğine dikkat çeken Eslen, şu ifadeleri kullandı:
“Putin askeri gücünü şimdi doğrudan kullanmaz ise stratejisi tarihe yansıyacak blöfe dönüşür ki Putin bunu mutlaka bilmektedir. Oysa Putin, daha başlangıçta Ukrayna’yı işgal etmek gibi amacının olmadığını ifade ederek, yığdığı askeri gücün yıldırıcı-caydırıcı etkisine zaten zarar vermişti.”
PUTIN’İN BİR SONRAKİ HAMLESİ
Eslen, bu noktada sorulması gereken soruları şu şekilde sıraladı:
– Putin, ABD’den ve NATO’dan garanti taleplerinin zaten kabul edilmeyeceğini bilmiyor muydu?
– Askeri güç Ukrayna’ya karşı yığılmış idi; ancak garanti taleplerinin hedefi ABD ve NATO idi, bu durum uygulanan stratejide uyumsuzluğa neden olmuyor muydu?
– Garanti talepleri kabul edilmediğine göre Putin’in bundan sonraki stratejik hamlesi ne olacaktır?
“USTALIK DÜŞMANIN DİRENCİNİ SAVAŞMADAN KIRMAKTIR”
Putin’in siyasi başarı sağlamadan ordusunu geri çekmesinin ciddi yansımaları olacağını söyleyen Eslen, “Sadece Donbas bölgesi ile ilgili elde edilebilecek taviz Putin’i mutlu edebilecek mi? Putin’nin bundan sonraki stratejik hamlesinin ne olacağını sadece kendisi biliyor. Putin’in tarihi sorumluluğu ve stratejik zekası sınavdan geçmektedir. Belki de Çinliler Putin’e Sun Tzu’nun şu sözünü iletmişlerdir: ‘Ustalık düşmanın direncini savaşmadan kırmaktır’” diye konuştu.
BİLMEDİĞİMİZ BİLİNEN
Putin’in şimdi bir başarı hikâyesi yazması ve bunun için de yeni bir stratejik hamle yapması gerektiğini söyleyen Eslen, şunları kaydetti:
“Belki de Putin’in stratejisi uzun süreli gerilimi esas almaktadır. Peki, uzun süreli gerilimin kaybedeni kim olacaktır? Fransız stratejist Adant du Pick, ‘Stratejinin bir oyun olduğunu’ ifade eder.
Ukrayna üzerindeki stratejik oyun devam ediyor. Bu oyun bakalım nasıl devam edecek, nasıl sona erecek? Bilmediğimiz bilinen; Putin’in bundan sonraki hamlesi ve bu hamlenin hangi sonuçları getireceğidir.”
Eslen son olarak, “Ukrayna’da tarih yeniden yazılmaktadır. Putin Ukrayna meselesi üzerinden Rusya’ya yeniden ‘dünya gücü statüsü kazandırmak, dünya gücü itibarını sağlamak istemektedir. Putin’ in bu hayali jeopolitik megalamoniye dönüşmemedir” ifadelerini kullandı.