Montrö ve Kanal İstanbul tartışmaları: ‘Mustafa Kemal Paşa anahtarları beraberinde götürdü’

Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik başlattığı askeri harekat sonrası Kiev yönetimi Ankara’dan Rusya’nın savaş gemilerinin Boğazlardan geçişinin yasaklanmasını talep etmişti. Bunun üzerine Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye’nin Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni tüm taraflar için uygulayacağını açıklamıştı.

Gazetemiz yazarı Tuncay Mollaveisoğlu, bugünkü köşe yazısında konuyu AKP’nin tepkilere rağmen vazgeçmeyerek çalışmalarını sürdürdüğü ‘Kanal İstanbul’ projesiyle birlikte ele aldı.

“Savaşın kazananı Montrö, kaybedeni Kanal İstanbul” başlıklı yazısında Mollaveisoğlu, Rusya-Ukrayna savaşının Türkiye açısından en çarpıcı sonucunun Montrö Sözleşmesi’nin hâlâ en etkili şekilde çalıştığını göstermesi olduğuna dikkat çekerek “Montrö, boğazlardaki Türk mührü, bir kez daha kendini tüm dünyaya ispat etti… Düşünün Montrö olmasaydı boğazlardan savaş gemilerinin geçiş izni, Erdoğan’ın iki dudağının arasında olacaktı!” dedi.

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Kanal İstanbul’ ve Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile ilgili “Bence ona hiç kafayı takmayın. Montrö sadece Boğaz’ı bağlar. Burası Montrö içinde olan bir şey değil. Montrö’nün tamamen dışında olan bir şey” sözünü hatırlatan Mollaveisoğlu, Ukrayna’ya harekatla birlikte gelinen nokta için “AKP iktidarının ve yandaşlarının Montrö’yü hedef alan açıklamaları yerini Montrö’nün ne kadar önemli ve vazgeçilmez bir anlaşma olduğu sözlerine bıraktı…” değerlendirmesinde bulundu.

STALİN’E ‘MUSTAFA KEMAL PAŞA BERABERİNDE GÖTÜRDÜ’ YANITI

Mollaveisoğlu yazısında, Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun’un “Ukrayna savaşının arka planı” başlıklı son yazısında geçen anekdota da yer verdi. İkinci Dünya Savaşı sırasında Boğazlarla ilgili olarak Sovyetler Birliği’nin Ankara’dan talebini aktaran Alev Coşkun o yazısında“İkinci Dünya Savaşı’nın en sıcak günlerinde Dışişleri Bakanı Şükrü Saracoğlu, 21 Eylül 1939’da Karadeniz üzerinden Rusya’ya gitti. Moskova’da Sovyet lideri Stalin ile görüştü. Saracoğlu’nu dostça karşılayan Stalin, gülerek ‘Umarım boğazların anahtarlarını da birlikte getirmişsinizdir’ dedi. Saracoğlu, ‘Maalesef eksalans Stalin, Mustafa Kemal Paşa anahtarları beraberinde götürdü’ yanıtını verdi” ifadelerini kullanmıştı.

Mollaveisoğlu, yazısını Şükrü Saracoğlu’nun verdiği yanıta işaret ederek şöyle tamamladı:

“Muhteşem bir yanıt değil mi?

Mustafa Kemal Atatürk boğazların anahtarını kendisinden sonra gelebilecek iktidarların eline bırakmadı!

Yeni kapı açma, alternatif anahtar yapma projesidir Kanal İstanbul…

Rusya-Ukrayna savaşının sonunda neler olacağını şimdiden kestirmek güç. Ancak kesin bir sonucu şu anda tüm dünyaya ilan edildi. O da Kanal İstanbul’un yapılamayacağı…”