GENÇLİĞİN TRAJİK SONU
Paolo Sorrentino’nun hayatının ilk 37 yılını geçirdiği Napoli’ye döndüğü ve ilkgençlik anılarından yola çıkarak senaryosunu yazdığı “The Hand of God” onun daha önce izlediğimiz filmlerinden (özellikle “The Great Beauty” ve “Youth”) aşina olduğumuz anlatı üslubunun bir kez daha öne çıktığı bir film. Napoli’de 1984 yılında en çok konuşulan konu olan Maradona’nın transferi meselesini filminin geri planına yayan ve Maradona’nın varlığını bir tür kaderin kaçınılmazlığı ile simgeleştiren Sorrentino bir yanıyla hayli trajik bir hikayesi olan filmini tıpkı ustası Fellini’nin 70’li yıllarda çektiği “Amarcord”u gibi alabildiğine renkli karakterler ve yoğun duygularla örerek hayatının bir muhasebesine dönüştürmüş adeta. Eğlenceli, tutku dolu, komik ve acıklı bir hayatın izlerini yansıtan; 17 yaşında trajik bir şekilde yetim kalsa da bir şekilde hayata tutunmayı başarmış ve hayallerini büyük ölçüde gerçekleştirmiş bir adamın nihayet kendi geçmişiyle hesaplaşmasını anlatan bir film “The Hand of God”. Elbette din, siyaset, güzellik, cinsellik, büyüme gibi Sorrentino’nun alışageldiğimiz temalarına da dokunan bir film var karşımızda. Yönetmenin sinema tutkusunun da izlerini sürebildiğimiz filmde Fellini, Zefirelli, Capuano gibi isimler de sık sık karşımıza çıkıyor şüphesiz.
Bazı sahnelerini çocukluğunun geçtiği mahallede çeken, gençliğinde sıklıkla gittiği mekanlara, sokaklara ve sahile yeniden giden Sorrentino muhtemelen ilk kez böylesine kişisel bir hikayeyi anlattığı filminde başrolü de fiziksel anlamda kendi gençliğini fena halde andıran Filippo Scotti’ye vermiş. Daha önce defalarca çalıştığı Toni Servillo’nun yine önemli bir rolde (Fabietto’nun babası, yani bir anlamda yönetmenin kendi babası) karşımıza çıktığı filmin kadrosunda Ferzan Özpetek’in filmlerinden anımsadığımız Luisa Ranieri, filmde de önemli bir yeri olan Antonio Capuano gibi yönetmenlerle çalışmış tiyatro ve sinema oyuncusu Teresa Saponangelo, deneyimli oyuncu Renato Carpentieri ve Massimiliano Gallo gibi isimler de yer alıyor.
SORRENTINO VE MARADONA
İlk gösterimini 78. Venedik Film Festivali’nde yapan “The Hand of God” ile ilgili son bir not olarak yönetmenin izin almadan kullandığı Maradona maç görüntülerinin (özellikle o ünlü İngiltere maçı elbette) muhtemel bir dava için tartışıldığını ama Netflix’in filmin bir spor filmi olmadığı ve Sorrentino’nun kişisel anılarından yola çıkılarak çekildiği savunmasını yaptığını ekleyelim. Hatırlarsanız Sorrentino bir önceki filmi “Youth”da da Maradona’yı çok andıran bir karaktere yer vermiş, hatta filmdeki bir sahne sosyal medyada gerçek Maradona sanılarak viral olmuştu. Bu kez Maradona bir karakter olarak filmde hiç görünmüyor ama Sorrentino’nun gençliğinden kalan flu bir anı, sembolik bir figür olarak kendini her an hissettiriyor. Her şey bir yana filmdeki trajik olay gerçeğin aslında ta kendisi ve Sorrentino bu anlamda hayatını Maradona’ya borçlu hissediyor kendini. Yine de kimseyi yanıltmak istemem, “The Hand of God” Maradona hakkında bir film değil ama Maradona’nın kitlelere kurdurduğu düşler ve hayatın zaman zaman nasıl da o düşlerin uzağında kalabildiği üzerine bir film.
İzmit'de Erkeklerin Aradığı Kadınlar Son Dakika Genel olarak erkeklerin diğer deyişle, Hepimizin hayatı kendine göre…
Galatasaray'ın deplasmanda Barcelona'yla 0-0 berabere kaldığı maçta ilginç bir istatistik ortaya çıktı.Kalesini gole kapatan Galatasaray,…
UEFA Avrupa Ligi son 16 turunda deplasmanda Barcelona ile karşılaşan Galatasaray, müsabakayı 0-0 berabere tamamlayarak…
Türkiye Varlık Fonu ile LYY Telekomünikasyon AŞ arasında Türk Telekom'un toplam sermayesinin yüzde 55’ini temsil…
UN Women ve UN Global Compact ortak inisiyatifi olan Kadının Güçlenmesi Prensipleri (WEPs) imzacısı olan…
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, katıldığı CNN International canlı yayınında Türkiye'nin Rusya ve Ukrayna arasındaki arabuluculuk…
Gezinme deneyiminizi iyileştirmek için çerezleri kullanıyoruz.