Bornova ilçesinde yaşayan ev kadını Ayşegül Öziç ve fabrika işçisi Mert Öziç çiftinin 2 çocuğundan büyüğü olan Dr. Cavit Özyeğin İlkokulu 4’üncü …
Bornova ilçesinde yaşayan ev kadını Ayşegül Öziç ve fabrika işçisi Mert Öziç çiftinin 2 çocuğundan büyüğü olan Dr. Cavit Özyeğin İlkokulu 4’üncü sınıf öğrencisi Yağız Öziç, çarşamba günü rahatsızlandı. Bir gün sonra ateş ve halsizlik şikayetiyle Ege Üniversitesi Hastanesi’ne götürülen Yağız’a yapılan Covid-19 testi pozitif çıktı. Evde tedavi gören Yağız’ın durumu cuma günü ağırlaştı. Hastaneye kaldırılan Öziç, tüm müdahalelere karşın kurtarılamadı. Ölümüyle yakınlarını yasa boğan Yağız, gözyaşları arasında Pınarbaşı Mezarlığı’nda toprağa verildi. Bu arada, Yağız ile aynı okulda okuyan kardeşi Metin Ayaz Öziç’e (7) ağabeyinin hastanede tedavi olduğu söylendi.
‘ELİ, AYAĞI ÇOK SOĞUKTU, KONUŞACAK HALİ YOKTU’
Yaşananları anlatırken ayakta durmakta zorlanan Ayşegül Öziç, “Yağız çarşamba günü uyandığında başının döndüğünü söyleyince okula göndermedim. O gün sınıfında 2 çocuğun Covid-19 olduğu ile ilgili okuldan mesaj geldi. Yağız da gece ateşlenince hastaneye götürdük. Test yapamayacaklarını söyleyip sabah Covid-19 testi için gelmemizi istediler. Bütün gece halsizdi, uyuyamadı. Perşembe günü sabah erken saatlerde hastaneye gidip testini yaptırdık. Ateşi 38,5 çıktı. Eve döndüğümüzde durumu kötüleşmeye başladı. Bir şeyler yedirmek istedik ama kusuyordu. Öğle saatlerinde test sonucunun pozitif olduğunu öğrendik. Cuma günü uyandı, bir şeyler yedikten sonra doktorun tavsiye ettiği şurubu içirdim. Eli, ayağı çok soğuktu ve konuşacak hali yoktu. Yağız sadece babasına, ‘Baba ben öleceğim. Beni kurtar’ demiş. Durumunun daha da kötüye gittiğini görünce ambulans çağırdık. Oğlum o gün hastanede yaşamını yitirdi” ifadelerini kullandı.
‘YAPABİLDİĞİMİZ, SADECE ONUN GİDİŞİNİ İZLEMEK OLDU’
Oğlunun hiçbir rahatsızlığının bulunmadığını belirten Mert Öziç ise, “3 ay önce sünnet oldu. Sünnet öncesinde tüm tetkiklerini yaptırmıştık. Hiçbir rahatsızlığı çıkmadı. Hem çok sağlıklı hem de çok hareketli bir çocuktu. Hayata çok bağlıydı. Tüm bu olanlara küçük kalbi sadece 2 gün dayanabildi. Perişan olduk. Rabbim bize, bir anne ve babanın evladına karşı ne kadar çaresiz kaldığını öğretti. Bizim tek yapabildiğimiz, onun gidişini izlemek oldu. ‘Baba beni kurtar’ dedi. Kurtaramadım, çaresiz kaldık. Çocuğum gözümün önünde, eridi gitti. Paramparça oldum. Hastanede doktoru son ana kadar Yağız’ı kurtarmak için ne gerekiyorsa yaptı ama oğlum hayatını kaybetti. Aileler Covid-19’u ciddiye almalı. Hafif atlatacağı söyleniyordu ama öyle olmadı” diye konuştu.