Kılıçdaroğlu arsenikli suya mahkum edilen köylülerle bir arada: ‘Susuz öleceksiniz’ dediler

Kemal Kılıçdaroğlu, Kars’ta, eski yerleşim yeri baraj suları altında kalacağı için yolu ve suyu olmayan başka bir yere taşınan Çamçavuş köyünü ziyaret etti. Köylüler, Kılıçdaroğlu’nu çiçekle karşıladı.

Kılıçdaroğlu’na yaşadıkları sorunları anlatan Çamçavuş Köyü Muhtarı Remzi Ucunkan, köylerinin bağlantı yolu olmadığını, kuyu suyu kullandıklarını ve onun da arsenikli olduğunu söyledi. Ucunkan, “Birinci sorunumuz, köyümüzün suyu yok. Yüzde 16,7 arsenik var. Söyledik, gereken yerlere belirttik. Sayın Vali’mize, Kaymakam’ımıza belirttik. Gelen bakanımıza belirttik” dedi. Ucunkan, köylülerin kuyudan su çekmek için her ay 5 bin lira elektrik parası vermek zorunda kaldığını vurgulayarak, “Onu da ödeyemiyor. Vatandaş zorlanıyor” diye dert yandı.

“İÇİLSE ‘AMENNA’ DİYECEĞİM”

Ucunkan, arsenikli suyu içemediklerini kaydederek, “İçilse ‘amenna’ diyeceğim. Üstüne bir de para veriyorlar” diye konuştu. Ucunkan, meralarının da başka bir köye verildiğini aktararak, “Burada meramız var, onu komisyon kararıyla mezra köyüne verdiler. Sanki Türkiye’de böyle bir köy kalmadı, onu da en yakın köye verdiler. Onu da mahkemeye verdik, mahkeme devam ediyor” dedi.

“Devlet gelip bize burada bir çöp vermedi, bir çöp” diye tepki gösteren Muhtar Ucunkan, köye parke taşı dahi döşenmediğini söyledi. Bu sırada muhtarın arkasından seslenen bir köylü, “Bizim suçumuz CHP’li olmak” dedi. Ucukan da köylüyü onaylayarak, “Hakikaten öyledir. Hakikaten bizim köyün günahı nedir? CHP’li olmak” diye konuştu.

“HAYVANLAR TELEF OLDU”

Ucunkan, arsenikli sudan içen hayvanlarının telef olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Hayvanlarımız barajdan su içti, zehirlendi. Arıtma yok barajımızda. Bu suyu içti zehirlendi, 35 hayvanımız telef oldu. 100 tane hayvanımız da şu anda yaralı. Gelip bir de dediler ki şarbon olmuş, bilmem ne olmuş. Halbuki hayvanlar zehirlenmiş.”

Ucukan, kuraklıktan etkilenmelerine rağmen destek ödemesi de alamadıklarını dile getirdi.

“‘SUSUZ ÖLECEKSİNİZ’ DEDİLER”

Yaşlı bir köylü de 60 haneli köylerinin fakirlikle boğuştuğu vurgulayarak, “Kuyudan zehirli suyu getiriyoruz, onu da içemiyoruz. İçilebilecek bir su değil. Vatandaş parasını ödeyemiyor. Bir kömür olmuş 100 bin (100) lira. Buraya yerleştik, bize katkıda bulunmadılar, bizi hasara koydular” diye konuştu. Köylü, baraj nedeniyle yolları olmadığını da söyleyerek, “Baraj yol vermiyor bize. Yol vermediği gibi kendi milletvekillerimiz de reddetti bizi. Su istedik, ‘30 kilometreden biz size su getiremeyiz. Susuz öleceksiniz burada’ dediler” diye şikayetlerini anlattı.

“50 YIL GERİYE DÖNELİM”

Başka bir köylü de Karayolları’nın köyün taşındığı yere yol yapamayacağını bildirmesine rağmen yolun Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapıldığını, camilerinin bile kaçak olduğunu açıkladı. Köylü, “Kars Özel İdaresi camiye ruhsat vermiyor. Camimiz kaçak. Elektrik alamıyoruz” dedi. Köylü, küçük bir kulübe bile yapsalar imarını almadıkları zaman kaçak duruma düştüklerini dile getirdi. Köylerine 2 tane çeşme yapılmasını isteyen köylü, “Bu zehirli suyu vatandaş evinde kullanamadığı gibi ne olduğunu bilmiyoruz. Hayvanın dışında kullanılmıyor. Bizim burada başkanımızın yapabileceği, bize 2 tane çeşme. Susuz’un suyu yeterli. Çeşmenin suyu susuzdan gelecek. 50 yıl geriye dönelim, içme suyumuzu çoluk çocuğumuz çeşmeden alsın” diye konuştu.

KILIÇDAROĞLU: “HALLEDECEĞİM”

Başka bir köylü de Ankara ve İstanbul büyükşehir belediyelerinin köydeki su sorununu çözmesini istedi. Kılıçdaroğlu da köylülere “Halledeceğim” diye karşılık verdi.