İstanbul Lütfi Kırdar Kartal Şehir Hastanesi Üroonkoloji Kliniği’nde Doç. Dr. Oktay Akça’nın başında bulunduğu ekibin ameliyat ettiği Güney’in …
İstanbul Lütfi Kırdar Kartal Şehir Hastanesi Üroonkoloji Kliniği’nde Doç. Dr. Oktay Akça’nın başında bulunduğu ekibin ameliyat ettiği Güney’in karnından 7.5 kilo ağırlığında tümör çıkarıldı.
Doç. Dr. Akça, “Normalde böbrek üstü bezi tümörleri bu kadar büyümeden belirti verir. Basket topu büyüklüğünde bir kitleydi. Literatürde de çok nadir görülen bir vaka” dedi. Radyoterapi ile tedavisine devam eden Güney ise “10 kilo hafifledim, ikiz bebek kadar bir kitle çıkmış karnımdan” diye konuştu.
Bandırma’da yaşayan ve bir kamu kuruluşunda ziraat memuru olarak çalışan Murat Güney (58), yaklaşık 4 ay önce şiddetli kusma şikayetiyle Bandırma’da doktora gitti. Çekilen MR’ında karın bölgesinde büyük bir kitle olduğu anlaşılarak, ameliyat için başka bir merkeze sevk edildi. Gittiği hastanede de bu kadar büyük çaplı bir ameliyat gerçekleştirilemeyince, bir arkadaşının tavsiyesiyle İstanbul Kartal Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi Üroloji Kliniği Şefi Doç. Dr. Oktay Akça’ya giden Güney’e acilen ameliyat planlaması yapıldı ve 2 Ağustosta gerçekleştirilen operasyonla karnındaki dev kitle çıkarıldı.
7,5 KİLO CİVARINDA KİTLE
Operasyonu gerçekleştiren ekibin başında yer alan Doç. Dr. Akça, “Hastamız bize başvurduğu zaman kitlesel tanısı zaten konmuştu. Sağ tarafında, ilk önce ayırt edilemeyen böbrek kaynaklı mı, yoksa böbrek üstü bezi kaynaklı mı olduğu bilinmeyen dev bir kitle vardı. Çapı yaklaşık 30 santim boyutlarında, bir basket topu büyüklüğünde bir kitleydi. Böbrek üstü bezi tümörü olduğunu gördük ve ameliyata karar verdik. Kitle, tomografide gözüktüğünden çok daha büyüktü. 7,5 kilo civarında bir kitle çıkardık. Böbreğe, karaciğere, vücudun ana toplardamarına, atardamarına, hatta vücudun orta hattını geçecek şekilde büyük bir kitleydi” dedi.
“HASTA AMELİYATTAN SONRA 106 KİLODAN 95 KİLOYA DÜŞTÜ”
Böbrek üstü bezi tümörlerinin normalde daha küçükken belirti verdiğini ve saptanabildiğini anlatan Doç. Dr. Akça, “Genellikle insidental, yani rastlantısal şekilde saptanır. Hasta bir şekilde başka bir şikayetle gelir ve teşhis konur. Ama bu kadar büyük olanına literatürde de çok az rastlıyoruz. Çünkü hasta bir şekilde hissediyor. Bu hastada bir denge problemi yapacak kadar büyük bir kitle vardı. Hastamız bize geldiğinde 106 kilo civarındaydı. Ameliyattan sonra 95 kiloya düştü. Şu anda da normal hayatına dönmüş durumda. Bütün damarlara, karaciğere falan yapışık olan kitlelerde tedavi bir ekip işidir. Evet üroonkoloji açısından ekibin başında ben varım ama ameliyatı ve diğer tedavilerini diğer hocalarımızla beraber yapar ve planlarız. Bu ameliyatta da genel cerrahi ve radyasyon onkolojisi ile birlikte hareket ettik. Zaten tedavi sadece ameliyatla bitmiyor. Hastamıza radyoterapi de vereceğiz. Çünkü ‘adenokortikal karsinom’ (böbrek üstü bezi tümörü), nüksetme ihtimali olan bir tümör” diye konuştu.
“MİDESİNDE BOŞLUK KALMAYACAK ŞEKİLDE BASKI YAPINCA FARKETMİŞ”
Böbrek üstü bezi tümörlerinin, böbrek tümörlerine nazaran bu kadar büyümeden belirti verme ihtimalinin daha yüksek olduğuna da değinen Doç. Dr. Akça, şu bilgileri verdi:
“Çünkü hormon üreten bir bezdir böbrek üstü bezi. Hasta hipertansiyonla, flashing (yüzde kızarma) gibi orada üretilen hormonların vücutta yaratacağı bazı yansımaları ile doktora başvurabilir. Bu nedenle bir böbrek tümörünün çok büyümüş olarak karşımıza gelme ihtimali çok daha yüksektir aslında. Çünkü böbrek tümörü gerçekten bir semptom vermeden sinsice bu kadar büyüyebilir. Ama bu hastamız hiçbir şekilde durumu fark etmemiş. Midesinde boşluk kalmayacak kadar büyüdüğünde ortaya çıkan belirtilerden sonra doktora başvurmuş. Her böbrek üstü bezi tümörüne ameliyat gerekmeyebilir. İyi huylu (benign) kitlelerde örneğin. Ama bu büyüklükte bir kitle için ameliyat kaçınılmazdı. Bu tümörün tedavisi de sadece ameliyatta bitmiyor bu nedenle.”
“İKİZ BEBEK BÜYÜKLÜĞÜNDE TÜMÖR ÇIKARMIŞLAR”
“Karnımdan resmen ikiz bebek çıkardılar” diyen Murat Güney, mide bulantısı şikayetiyle ilk olarak doktora başvurduğunu söyleyerek süreci şöyle özetledi:
“Dahiliye polikliniğine gittim. Doktor arkadaşımız bize MR çektirdi. Kitle olduğu anlaşılınca ‘Almamız gerekiyor ama bizim burada onu alacak teşkilatımız yok daha büyük bir merkeze başvurun’ dedi. Onun üzerine yine Bandırma’da başka bir hastaneye başvurduk. Orada da yapılamadı, daha sonra burada Kartal Şehir Hastanesi’ndeki bir arkadaşım sayesinde Oktay Hoca ile görüştük. Oktay Hoca bize kitlenin çok büyük olduğunu, o yüzden hemen pazartesi gelip ameliyata alınmam gerektiğini söyledi. Hiçbir belirti, emare yoktu. 2 tane ikiz bebek çıkmış karnımdan sanki. Şöyle söyleyeyim, kitle ve tek böbreğim dahil 10 kilo civarında bir şey alındı bedenimden.”