‘Gölgen ile Yüzleş’ karma sergisindeki heykel, resim, kolaj, illüstrasyon ve dijital sanat alanında üretilmiş birbirinden çarpıcı eserler adeta …
‘Gölgen ile Yüzleş’ karma sergisindeki heykel, resim, kolaj, illüstrasyon ve dijital sanat alanında üretilmiş birbirinden çarpıcı eserler adeta sınırsız bir yaratıcılığı temsil ediyor. Eserlere bir bütün olarak baktığınızda ise artık ne çerçevelerin ne de objelerin bir hükmü kalmıyor. ‘Gölgen ile Yüzleş’, siyahın içinde beyaz, beyazın içinde siyahın daima var olduğunu; karanlığı aydınlığın, aydınlığı ise karanlığın takip ettiğini, yaşamın diyalektiğini, ıstırabını ve coşkularını yansıtıyor. Sergi, bünyesinde pek çok gerçeküstü öğe barındırıyor; anlamlandırmaya başladığınız takdirde sizleri izleyici olmaktan çıkarıyor ve kesinlikle müdahale isteği uyandırıyor…
İstanbullu sanatseverlerin 24 Ekim‘e kadar ziyaret edebilecekleri bu sergi, benzerlerinden pek çok yönüyle ayrılıyor. Bu farkı anlamak için de serginin küratörü Tuna Mitrani‘yi daha yakından tanımak gerekiyor.
BİR SANAT KOLEKTİFİ OLARAK KADIKÖY MAG
Seni tanımayanlar için kendinden ve Kadıköy Mag projesinden bahseder misin? Çıkış noktan neydi, nereye varmak istiyorsun?
Marmara Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler alanında lisans, ardından İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde İnsan Hakları Hukuku alanında yüksek lisans programlarını başarıyla tamamladım. Hatırı sayılır bir süre etkinlik yönetimi yapmanın ardından 2015’te Koç Grubu’ndaki pozisyonumdan istifa ederek rotamı sosyal medyaya çevirdim. Uzun yıllar kültür-sanat ile zaten yakından ilgiliydim. Resim, heykel, illüstrasyon ve minyatür gibi alanlarda, yurtiçi ve yurtdışında eserler üreten başarılı sanatçıları ve dergileri ilgiyle takip etmekteydim.
2016 yılında, Kadıköy’ün havasını soluyan, ruhunu taşıyan sadık bir Kadıköylü olarak, ilçemizde neler olup bittiğini, etkinlikleri, sergileri ve önüme çıkan kültür sanat haberlerini paylaştığım bir blog kurdum. Sonra zamanla yakın çevremden aşina olduğum yerel sanatçıları keşfedip onları tanıtmaya başladım; bu süreçte çevremde ne kadar yetenekli insan olduğunu fark ettim ve sanatçı tanıtımlarına ağırlık verdim. Böylelikle Kadıköy Mag doğdu. Ancak bir süre sonra etkimiz Kadıköy’ü fazlasıyla aşarak Türkiye’nin dört bir yanından başarılı ve ilham veren sanatçılara ulaştı.
Kadıköy Mag, bugün farklı disiplinlerden sanatçıları sanatseverlerle buluşturan, yurt içindeki tanınmamış başarılı sanatçıların ve yurtdışında yaşayan başarılı Türk sanatçıların bilinirliğini artırmayı hedefleyen bir kolektif haline geldi. Toplum genelinde kültür-sanat sevgisi ve farkındalığı yaratıyoruz ve yeni neslin kültür ve sanata erişimini destekliyoruz. Bu da bizi çok mutlu ediyor.
BİRAZ KABBALA, BİRAZ SUFİZM
Küratörlüğünü üstlendiğin son sergi, ‘Gölgen ile Yüzleş’ kalabalık bir kitle tarafından heyecanla takip edildi. Serginin ana teması ve alt mesajları nelerdi?
Evet, çok güzel etkileşimler oldu, harika tepkiler aldık. Bu aslında Kadıköy Mag’in ilk karma sergisiydi. Uzun bir süredir tanıtımını yaptığımız sanatçılardan özel seçkilerle bir sergi başlatmayı düşünüyordum ve yapacağımız sergilerin tıpkı Instagram hesabımızda olduğu gibi çarpıcı, vurucu ve özgün işler olmasını istiyordum.
Bu sergide, karşılaştığımız her karanlığı mutlaka aydınlığın takip ettiği ve insanın karanlık tarafını bastırmadan gölgesi ile yüzleşmesi gerektiği fikrinden yola çıktık. Konsepti kurgularken ve işleri seçerken biraz Kabbala, biraz Sufizm biraz da Jung’un gölge teorisinden esinlendik. Çok keyifli bir çalışma oldu. Sergiye gelenler bugüne dek gezdikleri diğer sergilerden çok farklı bir deneyim yaşadıklarını söylediler.
Sergide, birbirinden farklı tarz ve dokunuşları ile Ahmet Tuliçelik, Çağdaş Erçelik, Damla Özdemir, Erçin Gül, Filiz Çağın, Gamze Erginer, Hakan Yılmaz, Hüseyin Özçelik, Mark Erhan Geçim, Maya Euphoria, Melike Kılıç, M. Tau, Mustafa Mutlu, Osman Gültepe, Ömer Faruk Kılıç, Ömer Kasımoğlu, Pınar Batman Tokat, Selva Kaya, Uğur Engin Deniz ve Yağmur Yılan dahil olmak üzere toplam 19 sanatçı yer aldı. Hepsinin katılımı çok değerliydi.
TİCARİ KAYGI YOK
Sergide yer alacak sanatçıları ve eserleri belirlerken hangi kriterlere bağlı kaldınız?
Bize sergi için ev sahipliği yapan Kadıköy/Hasırcıbaşı’ndaki sanat galerisi Nelumbo Studios’un kurucusu Dilara Altınkepçe ile uzun istişarelerimiz sonucu, dergi olarak takip ettiğimiz sanatçılar arasından seçim yaptık. Önümüzde yıllar önce keşfettiğimiz ve bir ön eleme sonrası değerlendirmeye aldığımız birçok harika sanatçı vardı ve seçim yapmakta gerçekten zorlandık. Ama seçerken asla, ‘satılır mı ona göre seçelim’ gibi bir kaygı gütmediğimize emin olabilirsiniz. Bütünlüğü en iyi nasıl sağlayabiliriz onu düşündük. Gelen tepkiler başarılı olduğumuzu düşündürüyor.
Dilara Altınkepçe, Tuna Mitrani
“MÜZİĞİN BİRLEŞTİRİCİ GÜCÜNE İNANIYORUM”
Canlı DJ performansları sergilerde sık tanık olduğumuz etkinlikler değil. ‘Gölgen ile yüzleş’ bu yönüyle ve dijital eserlerin varlığıyla oldukça fütüristtik bir tarzı temsil ediyor. Bu bağlamda beslendiğin kaynaklar neler, İstanbul kültür-sanat hayatında nasıl bir etki yaratmak istiyorsun?
Açılışımızda müziğine çok güvendiğim Berkeley mezunu müzisyen dostum Koray Onat, elektronik audiovisual bir set performansı sergiledi. Geçen pazar da ünlü ödüllü gitarist Ali Deniz Kardelen, synthwawe projesi ile galeriye konuk oldu.
Plastik sanatlar ile beraber müzik de tarzımızın en önemli bileşenlerinden biri ve sergilerde ikisini bir araya getirmenin farklı bir enerji ve harmoni yaratacağını düşündüm. Yenilikçi olmayı hep sevdim. Müziğin de birleştirici bir gücü olduğuna inanıyorum. Nitekim açılışa gelen insanlar sergiyi gezip hemen gitmedi, müzik şöleni ile aynı zamanda bir konser deneyimi de yaşamış oldular ve sanatseverlere özgün bir tecrübe yaşatmış olduk.
“GÖLGESİZ İNSAN YOKTUR…”
Gelecek projelerinden bahseder misin?
Önümüzde başka karma sergi projeleri var, şu an editör ekibim ile birlikte gelecek projelerimiz üzerine çalışıyoruz. Her seferinde başka bir konsept ile hayata dair yeni bir mesaj vereceğiz. Sergilerin ilk birkaç tanesi Kargart, diğeri de umarım Dasdas Ataşehir de olacak gibi duruyor. Umarım, bizi takip edenleri güzel yolculuklara çıkarır, onlardan güzel etkileşimler alırız. Tıpkı, sergimizin tanıtımında belirttiğimiz gibi:
Gölgesiz insan yoktur; tıpkı karanlık olmadan aydınlığın var olmayacağı gibi…
İnsan, ancak içindeki karanlık yönün bilincine vararak gerçek bir aydınlanma yaşayabilir.
İnsanın kendi ile bütünleşmesi ancak gölgesi ile tanışması, iyi ve kötü yönleri ile yüzleşmesi ile mümkündür.
Amaç karanlık tarafı öldürmek değil onu ehlileştirerek nefsine her yönü ile hâkim olmak olmalıdır.
Kendini aramak, ne aradığını bilmek, anlamak, idrak etmek, eyleme geçmek ve kendini gerçekleştirmek gereklidir.
SON TARİH: 24 EKİM
Tuna Mitrani’nin küratörlüğünü üstlendiği ‘Gölgen ile Yüzleş’ karma sergisi 24 Ekim’e kadar NELUMBO STUDIOS: Caferağa Mah. Şevki Bey Sk. No: 1/B Kadıköy adresinde saat 11:00-19:00 saatleri arasında sanatseverlerle buluşuyor.
