Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’de kömür madeni için yöre insanın direnişi devam ediyor. Diğer yandan Akbelen Ormanı’nda kömür temin …
Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’de kömür madeni için yöre insanın direnişi devam ediyor.
Diğer yandan Akbelen Ormanı’nda kömür temin etmek için yürütülen çalışmalar sürüyor.
Yurttaşlık bilinciyle memleketinin her bir karış toprağına, ağacına sahip çıkmak isteyen yılmayan çevrecileri de kutlamak gerekir.
Hiç kimse, hiçbir kurum çıkarları için ormanları korumaktan başka kaygısı olmayan kendi halkına zulmedecek kadar düşmemeli öyle değil mi?
Ne mutlu ki sizlere bu ülkede sizin gibi duyarlı insanlar var.
Lakin tüm bunların yanında ilginç bir gelişme yaşandı.
2017 yılında kamulaştırılan Işıkdere Mahallesi’nde proje sahasındaki caminin yıkımına başlandı.
İnanabiliyor musunuz?
İkizköy Işıkdere mevkiinde bugüne dek zeytin ağaçlarını kestikleri yetmemiş gibi üstelik AKP iktidardayken bu ülkede kömür temin etmek için cami yıkılıyor.
740 dönümlük alanda termik santralin kömür ihtiyacını karşılamak amacıyla maden sahası oluşturmak için yaşananlara bakın lütfen!
Recep Tayyip Erdoğan “tarihle yüzleşmek” adı altında çok sıkça “Tek parti, İsmet İnönü camileri kapattı. Camileri, “depo”, “ahır”, “lokal”, “hatta” tuvalet yaptı” söylemlerini henüz unutmadık bizler.
Aslında bu iddialar Türkiye’de “Cumhuriyet düşmanı” kesimin “şehir efsanesi” haline gelmiş “yalanlarından” ibaretti.
Hatta “CHP, Tek Parti, İsmet Paşa camileri kapattı” yalanına 1966 yılında bizzat İsmet İnönü “Benim dönemimde camiler kapatılmamıştır” diye cevap vermişken hem de…
Lakin “Cumhuriyet tarihi yalancıları” bıkmadan usanmadan bu yalanı sürdürmektedir.
Gördün mü ey AKP?
Ne ekersen onu biçersin.
Yıllardır sürdürdüğün İsmet İnönü ve CHP camileri kapattı. Camileri, “depo”, “ahır”, “lokal”, “hatta” tuvalet yaptı” söylemlerin gün geldi başına dert oldu.
Büyük konuşmamak lazımmış öyle değil mi?
Sen de kömür için caminin yıkılmasına göz yumdun.
Peki biliyor musun İsmet İnönü niçin kapattı camileri?
1942 yılında İkinci Dünya Savaşı’nın en alevli günlerinde Hitler’in orduları sınırımıza dayanmış, Türkiye’ye girip girmemekte kararsızlık yaşıyordu.
İsmet İnönü İstanbul’un bombalanacağını tahmin ediyor bu nedenle de savunmayı Ankara’nın dışında yapmayı düşünüyordu.
Bu nedenle İstanbul’daki saraylarda ve müzelerde bulunan tarihi eşyaları, zarar görmemeleri için Alman uçaklarının menzili dışında kalan bölgelerdeki camilere koymayı planladı.
İsmet Paşa düşmanın camileri bombalamayacağını bildiğinden bütün saray eşyalarını, padişahların tahtlarını, mücevherleri, kutsal emanetleri, Hazreti Muhammed’in sancağını, kılıcını, Hırkai Saadeti, Hazreti Osman’ın kanlı Kuran’ı Kerimi’ni, Atatürk’ün Samsun’da çıktığı tahta iskeleyi, müzelerde ne varsa tümünü tam 48 vagona yerleştirerek Anadolu’ya yani Niğde’ye gönderdi.
Bu değerli eşyaları korumak için Topkapı Sarayı 2. Müdürü önderliğinde 30 görevli, aileleriyle birlikte Niğde’ye gittiler ve tehlike tamamen geçene kadar Niğde’de kaldılar.
Bu değerli eşyalar Niğde’de 3 camiye yerleştirildi.
Siz AKP cenahı bunları bile bile yıllarca “İsmet İnönü camileri depo yaptı” dediniz.
İsmet İnönü kutsal emanetleri korumak adına camii depo yaptı.
Peki şimdi sizin yaptığınız nedir?
Kömür için, rant için cami yıkıyorsunuz.
Fazla söze ne hacet…
Pes doğrusu…