İnternet, eğitim, iş hayatı, sosyal hayat gibi pek çok konuda hayatımızı baştan aşağıya etkileyen birincil unsurlardan biri olarak öne çıkıyor …
İnternet, eğitim, iş hayatı, sosyal hayat gibi pek çok konuda hayatımızı baştan aşağıya etkileyen birincil unsurlardan biri olarak öne çıkıyor. Düzenleyici kurum ve hukuk teorisi tartışmaları içinde internet erişimi ve internetten bilgi alabilme hakkı, temel insan hakları içerisinde yer alıyor. Türkiye yüzde 82 ile nüfusunun internete erişimi konusunda dünya ortalamasının yüzde 62 olduğu düşünülürse fena olmayan bir orana sahip. Ancak gelişmiş Batı ülkeleri ve teknolojinin değerini bilen gelişmekte olan BAE, Tayvan, Fas gibi ülkelerin oldukça gerisinde.
ORTALAMANIN YARISI DEĞİL
Erişimin yetersiz olması, teknolojik, ekonomik ve sosyal gelişimin önünde önemli bir engel ancak erişim kadar önemli engellerden biri de internet hızı. Türkiye, internet erişiminde kabul edilebilir küresel oranları yakalasa da internet hızında kelimenin tam anlamıyla sınıfta kaldı.
Küresel internet hız ölçümleme servislerinden Speedtest’in yaptığı araştırmaya göre Türkiye, genel internet hızı konusunda 26.87 Mbps ile 170 ülke arasında 105. sırada yer aldı. Dünya ortalamasının 59.75 Mbps olduğu düşünülürse ortalamanın yarısını bile tutturamadık. İnternete veri yükleme hızında (upload) ise çok daha başarısız durumdayız. Dünya ortalaması 25.06 Mbps ise iken Türkiye’de upload hızı 5.55 Mbps. Mobil internet hızında 31.43 Mbps ile dünya ortalaması olan 29.55 Mbps’nin biraz üzerinde olsak da bu alanda da 59. sıradayız.
SİNGAPUR ÖNDE
Genel internet hızında 192.17 Mbps ile Singapur liderliği elinde bulundururken, mobilde 138.38 Mbps ile BAE açık farkla lider. Her iki istatistikte de ilk 10 ülke arasında yer alan iki ülke bulunuyor: Çin ve Danimarka. Türkiye genel internet hızında lider Singapur’dan yedi kat daha yavaşken, mobilde lider BAE’den de yaklaşık 5 kat daha yavaş. Türkiye’de en hızlı internet erişimi olan il 53.29 Mbps ile İstanbul olurken, İstanbul uluslararası ortalamayı yakalayamadı. Türkiye’nin en hızlı internet servis sağlayıcısı 44.60 Mbps ile Turknet olurken, Turknet de global ortalamadan oldukça uzak bir skora sahip.
Özetle Türkiye, interneti verimli kullanmanın asli unsuru olan hız konusunda uluslararası veriler baz alındığında oldukça başarısız konumda.
İnternet yeterince hızlı olmadığı zaman yeni uygulamalar, kaliteli veri erişimi ve transferi gibi sorunlar günlük zorluklar üretiyor. Örneğin hızın yetersizliği online derslerin arzulanan kalitede işlenememesine ve verimsiz geçmesine neden oluyor. İnternet erişimindeki eksiklikler toplumsal bakış, yeniye karşı psikolojik bariyer, coğrafi zorluklar gibi uzun vadede çözülebilecek sorunları da içermesinden ötürü pek çok büyük ülkenin kabul edilebilir gördüğü sorunlar.
POLİTİK BİR TERCİH
Ancak erişim sağlanan alana ya da bireye sunulan erişimin hızının yetersizliği tamamen günlük, teknik ve aynı zamanda politik bir sorun. İnternetin ana altyapısının devletler tarafından sağlanan bir altyapı hizmeti olduğunu göz önüne alırsak, altyapı yatırımını yapmak, yapmamak ya da yetersiz kalmak tamamen politik bir tercih ya da başarısızlık göstergesi. Türkiye’nin çağdaş dünyadan geri kalmaması ve insani, ekonomik gelişimini sürdürebilmesi için çok hızlı bir şekilde internet hız sorununu çözerek, uluslararası standartlara ulaşması gerekiyor.
HALİL NADİR TEBERCİ – TELKODER BAŞKANI:
“FİBER ALTYAPISI YOK GİBİ”
Bilim ve teknolojiyle kalkınma tüm ülkelerin ana hedefi olmuş olsa da fiber hat konusunda çok yavaş ilerliyoruz. Ülkemizde her ne kadar dijitalleşmeye ve teknolojiye yatırım yapma isteği benimsenmiş olsa da yeterli fiber altyapımız ne yazık ki yok. BTK tarafından son yayımlanan 2021 yılının üçüncü çeyrek raporuna göre Türkiye’de 455 bin 219 kilometre uzunluğunda bir fiber altyapı var. Bu altyapı olması gereken büyüklükten çok çok az bir boyutta. Fiber şebeke büyüklüğümüzün en az 4-5 kat artması gerekiyor. Elektronik haberleşme sektöründe faaliyet gösteren şirketler, ilgili kamu kurumları, STK’ler ve hatta Cumhurbaşkanı bile ülkemizde fiber altyapının yeterli olmadığını vurguluyor. Ancak fiber yatırım yapılmasının önünde hâlâ ortadan kaldırılması gereken pek çok sorun olduğunu görüyoruz. Alternatif işletmecilerin yatırım iştahı yüksek. Yatırım yapmak İsteyen şirketlerin önü mevzuatlarda değişikliğe gidilerek açılmalı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından hazırlanan, Yüksek Planlama Kurulu’nca onaylanarak, Aralık 2017’de yürürlüğe konulan Ulusal Genişbant Strateji ve Eylem Planı’nın bir an önce hayata geçirilmesi gerekmekte. Strateji belgesinde mevcut fiber altyapıların paylaşılmasının yanı sıra yeni fiber şebekelerin hızla inşa edilmesi konularında çeşitli eylemler belirtilmiştir. Ancak, söz konusu Eylem Planı’nın uygulanmasına yönelik herhangi bir somut adım atılmamıştır. Ülkemizin dijitalleşebilmesi, dijital ekonomiden payını alabilmesi için tüm vatandaşlarımıza uygun maliyetli ve yüksek hızlı internete erişimini sağlamamız gerekiyor. Bugün, eğitimden finansa, hayatın her alanında kritik bir öneme sahip olan internete hâlâ ulaşamayan bölgelerimiz maalesef ki bulunuyor. Kırsal kesimlerde internet erişiminin olmadığı düşünüldüğünde bu durumun gerek ülkemiz içinde gerekse ülkemiz dışında önemli bir dijital uçurum yarattığını düşünüyoruz.
YENİ ÜRÜNLER YENİ TEKNOLOJİLER
TÜRK SAĞLIK GİRİŞİMLERİ AVRUPA FİNALİNDE
Roche tarafından, Avrupa İnovasyon ve Teknoloji Enstitüsü (EIT Health) işbirliği ile gerçekleştirilen HealthCare Lab’de finalistler belirlendi. Avrupa ve Türkiye genelindeki yenilikçi dijital sağlık girişimlerini desteklemeye odaklanan programda 9 girişimci arasında 3 Türk startup yer aldı. Türkiye’den finale kalan startuplar ELM Genomic, Vagustim Bioelectronic ve PONS oldu.
ÖDEAL ‘TAKSİDE POS’U SATIN ALDI
2021 yılını yüzde 136’lık büyüme ile kapatıp büyük bir başarı yakalayan ÖdeAl, taksilerde kartla kolay ödeme yapılmasını sağlayan Takside POS’u satın aldı. Takside POS hisselerinin tamamını bünyesine katan Ödeal, şirket ismini ve kadrosunu mevcut haliyle koruyacak. Satın almayla birlikte, 2021 yılı sonunda, start up’lara destek vermek üzere kurulan “Ödeal Capital” de ilk yatırımını yapmış oldu.
HUAWEİ’DEN TÜRKİYE PAZARINA YENİ ÜRÜNLER
Çinli teknoloji üreticisi Huawei, tableti MatePad Pro 12.6, bluetooth hoparlörü Sound Joy ve akıllı saati Watch Fit Mini ürünlerini Türkiye’deki teknoloji meraklılarının beğenisine sundu. MatePad Pro’nun fiyatı 14 bin TL iken, Sound Joy 2.199, Watch Fit Mini 1.199 TL’lik fiyat etiketlerine sahip.
GOOGLE’DAN DEPREM UYARI UYGULAMASI
Google, altyapısı ve teknolojisinden faydalanarak dünya çapındaki depremleri algılayarak kullanıcılara uyarı gönderdiği ücretsiz bir sistem geliştirdi. Android Deprem Uyarı Sistemi, 3 milyardan fazla Android akıllı telefonun çoğunda bulunan ivmeölçerleri kullanarak Android telefonlar prize takılıyken ve tamamen hareketsizken mini bir sismometreye dönüşerek depremi algılayabiliyor ve kullanıcılara uyarı gönderebiliyor. Sistem, 4.5 ve üzeri büyüklükteki depremler için depremin şiddetine ve yoğunluğuna bağlı olarak “Farkında Ol” ve “Harekete Geç” olmak üzere iki tür uyarı gönderiyor. Android Deprem Uyarı Sistemi, “Deprem Uyarıları” açık olan tüm Android OS 5.0 ve üzeri tüm telefonlarda çalışıyor.
GENÇ BAŞARI VAKFI NOBEL’E ADAY
Genç Başarı Eğitim Vakfı’nın global merkezi Junior Achievement Worldwide, 2022 Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildi. Genç Başarı Eğitim Vakfı Başkanı Çelik Ören “100 yılı aşkın süredir, uluslararası işbirliğini çocukların ve gençlerin geleceğini güçlendirmek vizyonu ile örmüş, dünyanın her çocuk ve genç için; çeşitliliğin gücüyle güçlenen, eşit fırsatların olduğu, sürdürülebilir ve güvenli bir gelecek sunması için çalışan vakfımızı ve tüm paydaşlarımızı kutluyoruz. Bu gururun en büyük parçası olan destekçilerimizle, öğrencilerimizle, öğretmenlerimizle ve mentorlarımızla bu güzel haberi paylaşmaktan da mutluluk duyuyoruz” dedi.