Obezite Alarmı: Her 10 Çocuktan 1'i Risk Altında!
Politika

Obezite Alarmı: Her 10 Çocuktan 1'i Risk Altında!


19 June 20255 dk okuma8 görüntülenmeSon güncelleme: 19 June 2025

Türkiye'de çocukluk obezitesi giderek artan bir sorun haline geliyor. Uzmanlar, her 10 çocuktan birinin obez olduğunu ve bu durumun ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtiyor. Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Çocuk Obezite Merkezi'nde tedavi gören 17 yaşındaki Mahmut Baloğlu, 6 ayda 30 kilo vererek bu sorunun üstesinden gelmeye çalışıyor. Bu durum, obeziteyle mücadelede kararlılığın ve doğru tedavi yöntemlerinin önemini gözler önüne seriyor.

Çocukluk Obezitesinin Tehlikeleri Nelerdir?

Prof. Dr. Mehmet Boyraz, çocukluk obezitesinin sadece bir kilo sorunu olmadığını, aynı zamanda 33 farklı hastalığa davetiye çıkardığını vurguluyor. Bu hastalıklar arasında böbrek sorunları, karaciğer yağlanması, kalp hastalıkları ve damar tıkanıklığı gibi ciddi rahatsızlıklar bulunuyor. Obezite, çocukların yaşam kalitesini düşürmekle kalmayıp, ileriki yaşlarda da sağlık sorunlarına zemin hazırlıyor.

  • Metabolik Sendrom: Yüksek tansiyon, yüksek kan şekeri, anormal kolesterol seviyeleri ve karın bölgesinde yağlanma gibi risk faktörlerinin bir araya gelmesiyle oluşur.
  • Tip 2 Diyabet: Vücudun insülini etkili bir şekilde kullanamaması sonucu ortaya çıkar.
  • Uyku Apnesi: Uyku sırasında solunumun durması veya sığlaşması durumudur.
  • Karaciğer Yağlanması: Karaciğerde aşırı yağ birikmesiyle karakterizedir.
  • Ortopedik Sorunlar: Aşırı kilo, eklemlere ve kemiklere binen yükü artırarak ağrı ve hareket kısıtlılığına neden olabilir.

Obeziteyle Nasıl Mücadele Edilir?

Obeziteyle mücadelede en önemli adımlardan biri, sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanmaktır. Fast food, abur cubur ve paketli gıdalar yerine, taze sebze ve meyveler, tam tahıllı ürünler ve protein açısından zengin besinler tercih edilmelidir. Ayrıca, düzenli fiziksel aktivite de obeziteyle mücadelede önemli bir rol oynar. Çocukların tablet ve telefon bağımlılığından uzaklaştırılıp, spor yapmaya teşvik edilmesi gerekmektedir.

Mahmut Baloğlu, kilo verme sürecinde yaşadıklarını şöyle anlatıyor:

"Yanlış beslendiğim için çok kilo aldım. Hareket etmemekten dolayı kilo aldım. Fast food tarzı, abur cubur tarzı paketli yiyeceklerle besleniyordum. Kilo vermeye ise yaşam kalitem düştüğü için, oturmakta kalkmakta zorluk çektiğim için karar verdim. Dış etkenler de vardı, yaşıtlarım dolayısıyla zorbalanıyordum. O yüzden bunlar kilo verme kararımda bana yardımcı oldu, kilo verme kararımda etken oldu. Ailem bu süreçte yanımda oldu. Benimle birlikte diyet yaptılar."

Prof. Dr. Mehmet Boyraz, ailelerin bu süreçteki rolüne dikkat çekerek, "Annesi babası obez olan çocukların yüzde 80'ini obez olarak görüyoruz. Aile özellikle sağlıklı beslenmeye, hareketli yaşam tarzını çocukları özendirmeli." ifadelerini kullanıyor.

Sonuç

Çocukluk obezitesi, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir sorundur. Ancak, bu sorunla mücadelede erken teşhis, doğru tedavi yöntemleri ve ailelerin bilinçli yaklaşımı büyük önem taşır. Sağlıklı beslenme alışkanlıkları, düzenli fiziksel aktivite ve aile desteği ile çocuklarımız obezitenin yol açabileceği sağlık sorunlarından korunabilir ve sağlıklı bir geleceğe sahip olabilirler.