Ayşe Şan'ın Naaşı 29 Yıl Sonra Diyarbakır'da! Duygusal Anlar
Gündem

Ayşe Şan'ın Naaşı 29 Yıl Sonra Diyarbakır'da! Duygusal Anlar


18 June 20255 dk okuma5 görüntülenmeSon güncelleme: 18 June 2025

Kürt müziğinin efsanevi sesi, "Taçsız Kraliçe" olarak anılan Ayşe Şan'ın cenazesi, vefatının üzerinden 29 yıl geçtikten sonra memleketi Diyarbakır'a getirildi. Bu anlamlı olay, sanatçının sevenleri ve Kürt kültürü için büyük bir öneme sahip. Şan'ın naaşı, İzmir'den getirilerek Diyarbakır Havalimanı'nda büyük bir kalabalık tarafından karşılandı.

Havalimanında Duygusal Karşılama

Diyarbakır Havalimanı'nda gerçekleşen karşılama törenine, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun, belediye meclis üyeleri, DEM Parti milletvekilleri, il eş başkanları ve Ayşe Şan'ın ailesi katıldı. Cenaze, eş başkan Bucak ve kadınların omuzlarında, dualar ve ağıtlarla Yeniköy Mezarlığı'ndaki defin alanına taşındı. Bu anlamlı tören, Ayşe Şan'ın mirasına duyulan saygının ve sevginin bir göstergesiydi.

Ayşe Şan Kimdi?

1938 yılında Diyarbakır'da doğan Ayşe Şan, Kürt halk müziğinin en güçlü ve etkileyici seslerinden biriydi. Müzikle iç içe büyüyen Şan, babasının da bir dengbêj (Kürt sözlü halk müziği icracısı) olmasıyla küçük yaşlardan itibaren müziğe ilgi duymaya başladı. 1950'li yıllarda Diyarbakır Radyosu'nda müzik kariyerine adım atan Şan, Kürtçe müzik üzerindeki baskılar nedeniyle kariyerine ara vermek zorunda kaldı. Ancak bu baskılar, onun Kürt müziğine olan tutkusunu asla azaltmadı.

Ayşe Şan, Kürtçe müzik yapması nedeniyle çeşitli dönemlerde sansür ve baskılara maruz kaldı. Bu zorlu süreçte yaşamını Suriye, Lübnan ve Almanya gibi ülkelerde sürdürmek zorunda kaldı. Özellikle Lübnan'da, dönemin diğer Kürt sanatçılarıyla birlikte önemli kayıtlara imza attı. En bilinen eserlerinden biri olan "Xerîbo" (Yalnız) adlı ağıtı, kaybettiği kızı için yazmıştı. Bu ağıt, onun duygusal derinliğini ve sanatsal yeteneğini gözler önüne seriyor.

Ayşe Şan'ın bir diğer önemli özelliği ise dengbêjlik geleneğini kadın sesiyle sahneye taşımasıydı. O dönemde dengbêjlerin çoğu erkeklerden oluşuyordu. Şan'ın sahneye çıkması ve geleneksel ağıtları kadın perspektifiyle yorumlaması, hem Kürt müziği hem de kadın temsiliyeti açısından bir dönüm noktası olarak kabul edildi.

Vasiyeti Yerine Geldi

Ayşe Şan, 1996 yılında İzmir'de hayatını kaybetti. Vasiyeti üzerine Diyarbakır'a defnedilmek istiyordu; ancak dönemin siyasi koşulları nedeniyle bu isteği gerçekleşememişti ve cenazesi İzmir'e defnedilmişti. Aradan geçen 29 yılın ardından, Ayşe Şan'ın naaşının Diyarbakır'a getirilmesi ve vasiyetinin yerine getirilmesi, sevenleri için büyük bir teselli kaynağı oldu. Bu olay, aynı zamanda Kürt kültürü ve sanatına verilen değerin de bir göstergesi olarak tarihe geçti.

Ayşe Şan'ın Diyarbakır'a defnedilmesi, onun sanatına ve mirasına duyulan saygının en güzel ifadesi oldu. Onun unutulmaz şarkıları ve mücadele dolu yaşamı, gelecek nesillere ilham kaynağı olmaya devam edecek. Ayşe Şan'ın anısı, Kürt müziği ve kültürü için her zaman yaşayacak.