Getty Imagesİklim değişikliğiyle mücadelede, dünya liderlerinin küresel düzeyde harekete geçmesi gerekiyor. Ancak bireyler olarak bizlerin de …
İklim değişikliğiyle mücadelede, dünya liderlerinin küresel düzeyde harekete geçmesi gerekiyor.
Ancak bireyler olarak bizlerin de karbon emisyonu üzerinde katkımız var. İklim değişikliğinde kişisel etkileri azaltmak için yapılabilecek 4 şeyi derledik.
1. EVİNİZİ YALITIN
Isı pomplarının kullanımından sıcaklığı düşürmeye kadar evde gezegene yardımcı olabilecek bir dizi değişiklik yapmak mümkün.
Imperial College London’dan Dr. Neil Jennings, “Gaz veya akaryakıtla çalışan ısıtma sisteminden elektrikli ısı pompasına geçiş, bu alanda önemli bir fark yaratıyor” diyor.
Jennings gün içerisinde kullanılmadığında ışıkları ya da ev araç gereçlerini kapatmanın iklim değişikliği üzerindeki etkimizi azaltabileceğini hatırlatıyor ve “Paradan da tasarruf etmemize yardımcı olabilir” ifadelerini kullanıyor.
Duvarlarımızda, tavanlarımızda ve pencerelerimizde yapacağımız yalıtımlarla da evlerimizi değiştirebiliriz.
Enerji verimliliği alanlarında çalışmalar yapan İngiliz çevre kuruluşu Energy Saving Trust (EST) enerji tasarrufu sağlamanın en ucuz ve en etkili yollarından biri olarak; kapı, pencere ve süpürgeliklerdeki boşlukların iyice kapatılmasını öneriyor.
EST bu yöntemle faturalarda tasarruf yapılabileceğini ifade ediyor.
2. GIDA İSRAFINI VE KIRMIZI ET TÜKETİMİNİ AZALTIN
Sera gazlarının yüzde 14’ü hayvancılık nedeniyle meydana geliyor. En büyük pay da büyükbaş hayvanlarda.
Bu alanda etkinizi en aza indirmenin en basit ve en iyi yolu, et ve süt üretimi tüketimini azaltmak. Özellikle de kuzu ve dana eti tüketimini.
Bu elbette veganlar için iyi bir haber. Ancak dikkate alınması gereken başka meseleler de var.
Aberdeen Üniversitesi’nden biyolog Prof. Margaret Gill’a göre mesele yalnızca “ürünleri iyi veya kötü olarak sınıflandırmak” değil.
Gill, herhangi bir gıdanın karbon ayak izinin, nasıl üretildiğine, nereden geldiğine ve mevsiminde olup olmadığına da bağlı olduğunu belirtiyor.
Atık ve Kaynaklar Eylem Programı verilerine göre dünya, gıdasının yüzde 25 ila yüzde 30’unu israf ediyor.
3. ARABA VE UÇAKLA DAHA AZ SEYAHAT EDİN
Küresel karbondioksit emisyonlarının neredeyse dörtte birinin sebebi ise ulaşım.
Dr. Jennings’e göre, arabasız hayat “ulaşım emisyonlarımızı azaltmanın en etkili yöntemi” olabilir.
Ancak, toplu taşımanın iyi olmadığı bir bölgede yaşıyorsanız veya gece vardiyalarında çalışıyorsanız, araba kullanmayı bırakmak herkes için pek kolay değil.
Ama yakınlardaki mağazalara yürüyerek gitmek, bisiklet sürmek ya da araba yolculuklarını arkadaşlarınız veya komşularınızla paylaşmak gibi atılabilecek küçük adımlar da pozitif etkiye sahip.
Ayrıca elektrikli otomobiller de giderek daha fazla yayın hale geliyor. Ancak yine de pahalılar. Otomobillerde kullanılan elektrik, rüzgar veya güneş gibi yeşil enerji kaynaklarından geliyorsa, gerçekten yeşil bir yolculuk yapma imkanı sunuyor.
Öte yandan uçakla yapılan seyahatler birey olarak yapabileceğimiz en karbon yoğun şeylerden biri.
İç hat uçuşları, kilometre ve kişi başına en yüksek emisyona sahip ulaşım yöntemi.
Tren yolculukları, daha pahalı olsalar da, iç hat uçuşlarına göre karbon emisyonunda beş kat daha az bir etkiye sahip.
Dr. Jennings çok sık uçakla seyahat eden insanlar için bu seyahatleri seyrekleştirmenin karbon ayak izinde önemli fark yaratacağını söylüyor.
4. SATIN ALMADAN ÖNCE DÜŞÜNÜN
BM Çevre Programı verilerine göre, pamuk üretimi, ürün imalatı, nakliye ve yıkanması dikkate alındığında, bir kot pantolon üretmek için 3 bin 781 litre su gerekiyor.
Giysilerdeki ufak sorunları, değiştirmek yerine onararak; çöpe atmak yerine bağışta bulunarak ve daha uzun süre dayanacağı dikkate alındığında daha kaliteli ürünleri tercih ederek iklim değişikliği üzerindeki etkinizi sınırlayabilirsiniz.
Artık çok sayıda şirket, moda endüstrisindeki israfı azaltmaya yardımcı olmak üzere kiralık giysi yöntemlerine de başvuruyor. İkinci el almak da başka bir tercih.
Doğru ev aletlerini seçmek de karbon ayak iziniz üzerinde de olumlu bir etkiye sahip olabilir. Dr. Jennings de bu konuyla ilgili beyaz eşya tercihlerinde enerji açısından en verimli ürünleri satın almayı öneriyor.
KARBON AYAK İZİ NEDİR?
Karbon ayak izi, karbondioksit (CO2)cinsinden ölçülen, üretilen sera gazı miktaı açısından insan faaliyetlerinin çevreye verdiği zararın ölçüsüdür.
Karbon ayak izi, iki ana parçadan oluşur: Doğrudan/birincil ayak izi ve dolaylı/ikincil ayak izi.
Birincil ayak izi, ev içi enerji tüketimi, ulaşım (araba, uçak), dahil olmak üzere fosil yakıtlarının yanmasından ortaya çıkan, doğrudan CO2 emisyonlarının ölçüsüdür.
İkincil ayak izi, kullanılan ürünlerin tüm yaşam döngüsünden bu ürünlerin imalatı ve en sonunda bozulmalarıyla ilgili olan dolaylı CO2 emisyonlarının ölçüsüdür. (şişe suyu tüketimi, et tüketimi, uzak ülkelerden gelen yiyecek içecek, kıyafetler, fazla ambalajlanmış ürünler)