Türk Tabipleri Birliği (TTB) İkinci Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, özlük haklarında iyileştirmelerin olmaması durumunda yurtdışına giden hekim …
Türk Tabipleri Birliği (TTB) İkinci Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, özlük haklarında iyileştirmelerin olmaması durumunda yurtdışına giden hekim sayısının artacağı ve ülkede özellikle cerrahi gibi riskli branşlarda ameliyat yapacak hekimin bulunamayacağını vurguladı. CHP İstanbul Milletvekili ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu üyesi Dr. Ali Şeker de “2002 yılında yurtdışına gitmek için belge isteyen hekim sayısı 59 iken bu sayı 2021’de bin 270’e çıktı. Giden sadece doktorlarımız değil, ülkenin sağlığı ve geleceği” diyerek iktidarı uyardı.
“GELECEK İÇİN KAYGI VERİCİ”
Doç. Dr. Ökten, sağlıkçıların uzun süredir ekonomik ve özlük hakları konusunda ciddi kayıplar yaşadığını anımsatarak “Çalışma koşullarımızın düzeltilmesini, sabit ödemenin arttırılmasını ve bunun döner sermayeden değil genel bütçeden sağlanıp emekliliğimize yansıtılmasını, insanca yaşayacağımız bir ücret istiyoruz. Maaşlar aslında son derece düşük, döner sermaye veya ek ödemelerle arttırma yapılıyor ama bunların hiçbiri emekliliğimize yansımıyor. Özellikle SGK ve Bağ-Kur’lu uzman hekimlerin emekli olduklarında maaşları 3-4 bin lira arasında. Pandemi koşullarında çok yoğun çalıştık buna karşın herhangi bir bakanlık tarafından iyileştirme yapılmadı, 120 gün yıpranma payı ve ek göstergenin de 7200 olmasını istiyoruz” dedi. Yurtdışına giden hekim sayısının da arttığını, bunun hem tıp hem de asistan eğitimini olumsuz etkileyen bir durum olduğuna dikkat çeken Ökten, “Bu durum ülkemizin geleceği adına kaygı vericidir. İktidar buna bir çözüm bulmalı. Bir diğer önemli sorun da kamuda yaşadığımız sorunlar nedeniyle birçok hekimin özel hastanelere geçmek istemesi. Kamudaki hekimlerin de hekim sayısı azaldığı için iş yükleri her geçen gün daha da artıyor. Haklarımız gasp edildiği için çarşamba günü iş bırakma eylemi yaparak, aciller dışında sağlık hizmeti vermeyeceğiz” diye konuştu.
“GİDEN ÜLKENİN SAĞLIĞI”
CHP’nin hekim milletvekili Ali Şeker ise hekimlerin özlük haklarının bir an önce iyileştirilmesi gerektiğini, aksi takdirde ülkede çalışacak hekim kalmayacağını söyledi. Şeker, “Gerek sağlıkta şiddet, gerek özlük hakları, gerek malpraktis baskısı neticesinde hekimler arasında ciddi bir yurtdışına gidiş var. Düşünün üç büyük tıp fakültemiz Hacettepe, Cerrahpaşa, Çapa geçen yıl bin 133 hekim mezun etti. Biz bin 270, çoğu alanında uzman hekimi kaybettik. Giden ülkenin sağlığı ve geleceği. Göçü durdurmak için çalışma şartlarında iyileştirme yapmalı” uyarısında bulundu. Şeker, söz konusu teklifin geri çekilmesini de eleştirerek “Geri çekmek yerine eksiklerini tamamlayalım. Bir süre sonra riskli branşlarda ameliyat yapacak cerrah bulamayacağız. Son TUS’ta 800 kadro böyle boş kaldı” dedi.
“15 ARALIK’TA G(Ö)REVDEYİZ”
Türk Tabipleri Birliği (TTB), sağlık çalışanlarının özlük haklarına ilişkin düzenlemelerin Meclis’te görüşülen tekliften çıkarılması üzerine yarın tam gün iş bırakma kararı aldı.
Karara ilişkin dün TTB Genel Merkezi’nde “Uyarıyoruz: Oyalama değil hakkımız olanı istiyoruz” başlıklı bir açıklama yapıldı. TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut “Bu teklif bile bize fazla görülmüş, ne zaman tekrar Meclis’e getirileceği, varsa eksiklerin yasa tasarısına eklenerek neden tamamlanmadığı gibi sorular havada bırakılarak usule aykırı bir şekilde geri çekilmiştir. Salgın döneminde yaşamımızı da ortaya koyup verdiğimiz emeğin böyle daha fazla değersizleştirilmesine izin vermeyeceğiz. Toplum sağlık hakkı; emeğimiz ve geleceğimiz için artık G(ö)rev zamanıdır. Gün dayanışmanın, birbirimize, mesleklerimizin taşıdığı güce güvenmenin, yaşam ve sağlık haklarımızı savunmanın ve geliştirmenin günüdür. Acil hastalar, diyaliz hastaları, gebeler, çocuk aciller, kanser hastaları, yoğun bakım hastalarının bakımı aksamayacak, Covid-19 veya Covid-19 şüphesi ile başvuranların poliklinik ve klinik tedavilerine devam edilecek; diğer hastalarımıza nöbet düzeninde sağlık hizmeti verilecektir.”
Eyleme SES, Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası, Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası da destek verdi.
