19 Nisan 2025 Cumartesi

Üniversitelilerin Ailelerine Polis Baskısı Mı? Şok İddialar!

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi ile başlayan protestolara katılan Kocaeli Üniversitesi öğrencilerinin ailelerinin polis tarafından arandığı iddiaları gündeme bomba gibi düştü. Öğrenci ailelerinin yaşadığı yerlerdeki karakollardan aranarak, öğrencilerin sosyal medya paylaşımları hakkında "dikkatli olmaları" yönünde uyarıldığı belirtiliyor. Peki, bu iddiaların ardında yatan gerçekler neler? ## Öğrencilerden Sert Tepki: "Aileler Üzerinden Korkutmak İstiyorlar!" Ailesi aranan Kocaeli Üniversitesi öğrencisi Nurcan Öztürk, yaşananları bir "yıldırma politikası" olarak değerlendiriyor. Öztürk, bianet'e yaptığı açıklamada, "Bunun bir yıldırma politikası olduğunu düşünüyorum. Benim ailem sol görüşlü olduğu ve beni desteklediği için karşı çıkmadılar ama bu ülkede muhafazakâr ailelerin seküler çocukları diye bir gerçeklik var. Bana kalırsa amaçları bu aileleri ‘yakalamak’. Ve böylece gençlerin aileleri tarafından eve hapsedilmesini sağlamak; çünkü olay doğrudan ailede başlıyor. Eğer aileniz sizi desteklemezse ve arkanızda durmazsa, ne kadar çabalarsanız çabalayın gözaltına alındığınız zaman aileniz sizi silebiliyor, istemeyebiliyor. Bunun örneklerini arkadaşlarımızdan gördük. Hep yaptıkları gibi korkutarak insanları sindirmeye çalışmaya, aile içine karışmaya ve karıştırmaya çalışıyorlar ama korku duvarları yıkılalı çok oldu. İçimizdeki ateşi körüklediklerinin farkında değiller. Haftalardır dediğimiz gibi bizim amacımız hak, hukuk ve adalet. Bunu alana kadar da ülkemizi bu iğrenç insanların elinden kurtarana kadar da durmak yok," ifadelerini kullandı. ## Avukat Akpınar'dan Hukuki Uyarı: "Bu Suç Teşkil Ediyor!" Avukat Ekin Su Akpınar ise kolluk kuvvetlerinin bu eyleminin suç teşkil ettiğini vurguluyor. Akpınar, "Kolluk kuvvetleri, üniversite öğrencisi yetişkin insanların aileleri arayarak, özel hayatları, eğitim hayatları ve politik düşünceleri kapsamında bilgi verip ve gerçek dışı iddialarda bulunuyor. Öğrencilerin kişisel verileri elde edilerek yapılan arama işlemi kanuna aykırı ve hukuksuzdur. Kolluk kuvvetleri kamu gücünü kötüye kullanarak hukuksuz şekilde anayasal hakkını kullanan insanlar üzerinde baskı kurmaktadır. Kolluk kuvvetlerinin 'aileleri bilgilendirmek, uyarıda bulunmak' gibi yetkileri olamaz. Süreç hakkında hukuka aykırı olarak edinilen, aranan ve hakkında bilgi verilen kişiler, kişisel verileri hukuka aykırı biçimde kullanılarak aramayı yapan kolluk kuvvetleri hakkında suç duyurusunda bulunmaktan çekinmemelidir. Bizler de sürecin takipçisi olacağız," şeklinde konuştu. Bu türden olaylar, Türkiye'de ifade özgürlüğü ve öğrenci hakları konusundaki endişeleri artırıyor. Özellikle, ailelerin bu türden bir baskı aracı olarak kullanılması, gençlerin siyasi katılımını engellemeye yönelik bir girişim olarak değerlendiriliyor. Bu durum, toplumda derin bir güvensizlik ve korku atmosferi yaratma potansiyeli taşıyor. * **Öğrenci ailelerinin aranması:** Hukuki dayanağı olmayan bir uygulama. * **Kişisel verilerin ihlali:** Öğrencilerin özel hayatlarına müdahale. * **İfade özgürlüğünün kısıtlanması:** Gençlerin siyasi katılımını engelleme çabası. Bu gelişmeler ışığında, öğrencilerin ve hukukçuların tepkileri, yaşananların ciddiyetini ortaya koyuyor. Bu türden olayların tekrarlanmaması ve sorumluların hesap vermesi için kamuoyunun ve ilgili makamların dikkatli olması gerekiyor. Aksi takdirde, Türkiye'de demokrasi ve hukuk devleti ilkelerinin zedelenmesi kaçınılmaz olacaktır.

İlgili Haberler