
Sena'nın Feryadı: Kadın Cinayeti Olarak Anılmak İstemiyorum!
Konya'da yaşayan Sena Ceran, boşandığı eşi Fatih Çiftçi'nin şiddetine maruz kalmaya devam ediyor. Uzaklaştırma kararı olmasına rağmen defalarca darp edilen Ceran, yetkililerden yardım bekliyor. "Kadın cinayeti olarak anılmak istemiyorum" feryadı yürekleri dağlıyor.
Uzaklaştırma Kararı İşe Yaramadı
Sena Ceran (25),yaklaşık 1 yıl önce Fatih Çiftçi'den (28) uyuşturucu kullandığı iddiasıyla boşanmıştı. Bir çocuk annesi olan Ceran, eski eşinin tehditleri üzerine uzaklaştırma kararı aldırdı. Ancak bu karar, Çiftçi'nin şiddetini durdurmaya yetmedi. Uzaklaştırma süresince Ceran'ı darbeden Çiftçi hakkında, uzaklaştırma kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle 'hürriyeti yoksun kılma' suçundan dava açıldı.
Bu süreçte eski eşini ve ailesini tehdit etmeye devam eden Çiftçi için Ceran'ın ağabeyi ve kardeşi de şikâyetçi oldu. Bunun üzerine Çiftçi'nin Ceran'a karşı tehditleri daha da arttı. 18 Mayıs'ta Ceran'ın çalıştığı markete giden Çiftçi, eski eşini zorla dışarı çıkararak tekme ve yumruklarla darp etti. Çevredekilerin yardımıyla kurtulan Ceran, hastanedeki tedavisinin ardından yeniden şikâyetçi oldu. Çiftçi gözaltına alındı.
10 Ay Hapis Cezası Aldı Ama...
Fatih Çiftçi hakkında açılan dava kısa sürede karara bağlandı. Çiftçi, 'hürriyeti yoksun kılma' suçundan 10 ay hapis cezasına çarptırılarak tutuklandı. Ancak Sena Ceran, bu cezanın yeterli olmadığını düşünüyor. Hayati tehlikesinin devam ettiğini belirten Ceran, yetkililerden daha fazla koruma talep ediyor.
Sena Ceran'ın avukatı, Çiftçi'nin geçmişte de benzer suçlar işlediğini ve bu nedenle daha ağır bir ceza alması gerektiğini savunuyor. Avukat, "Müvekkilimin hayatı tehlikede. Bu şahsın en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyoruz" dedi.
Sena Ceran'ın Feryadı
Hastanede tedavisi tamamlanan Sena Ceran, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
"Ben sadece adalet istiyorum. Benim gibi kadınların ölmesini istemiyorum. Kadın cinayeti olarak anılmak istemiyorum. Devletimizden, yetkililerden yardım bekliyorum."
Sena Ceran'ın yaşadığı bu olay, Türkiye'de kadına yönelik şiddetin ne kadar ciddi bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Yetkililerin bu tür vakalara karşı daha hassas davranması ve gerekli önlemleri alması gerekiyor.
Türkiye'de kadına yönelik şiddet, ne yazık ki, hala çok yaygın bir sorun. Birçok kadın, eşleri, eski eşleri veya diğer yakınları tarafından fiziksel, psikolojik veya ekonomik şiddete maruz kalıyor. Bu şiddet, kadınların hayatlarını olumsuz etkiliyor, özgüvenlerini zedeliyor ve hatta ölümlerine neden olabiliyor.
Kadına yönelik şiddetle mücadele etmek için, toplumun tüm kesimlerinin işbirliği yapması gerekiyor. Devlet, sivil toplum kuruluşları, medya ve bireyler olarak hepimiz, bu sorunun çözümü için elimizden geleni yapmalıyız. Kadınları güçlendirmeli, şiddete karşı farkındalık yaratmalı ve şiddet mağdurlarına destek olmalıyız.
- Kadınların eğitimine önem verilmeli
- Kadınların ekonomik bağımsızlığı desteklenmeli
- Şiddete karşı yasal düzenlemeler güçlendirilmeli
- Şiddet mağdurlarına yönelik destek mekanizmaları geliştirilmeli
- Toplumda şiddete karşı sıfır tolerans anlayışı yerleştirilmeli
Sena Ceran'ın yaşadığı bu acı olay, kadına yönelik şiddetin sona ermesi için daha çok çalışmamız gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. Umuyoruz ki, Sena Ceran ve onun gibi şiddet mağduru olan tüm kadınlar, hak ettikleri adalete kavuşurlar ve güvenli bir yaşam sürerler.