Ramazanın Son Günlerinde Camilerde İtikaf Sünneti

Ramazan ayının son günlerinde, Peygamber Efendimiz'in sünneti olan itikaf, camilerde yeniden canlanıyor. İtikafa girenler, bu süreçte dünyevi işlerden uzaklaşarak kendilerini tamamen ibadete adıyor. Özellikle Karakaşbey Camisi'nde itikafa giren emekli imam Hüseyin Yazıcı ve güvenlik görevlisi Fatih Başkurt, bu geleneği yaşatmak için örnek teşkil ediyor.

İtikafın Manevi Etkisi

Emekli imam Hüseyin Yazıcı, itikafın Peygamber Efendimiz'in önemli bir sünneti olduğunu vurgulayarak, "Camiler, ruhun en büyük gıda aldığı mekanlardır. İtikaf sırasında Kur'an okuyor, sohbetler ediyor ve manevi olarak kendimizi yeniliyoruz." dedi. Yazıcı, itikafın yaşanmadan anlaşılamayacak bir deneyim olduğunu belirterek, tüm Müslümanlara bu sünneti yerine getirmelerini tavsiye etti.

İtikafa Girenlerin Deneyimleri

Fatih Başkurt ise itikafın kendisi için bir nevi manevi bakım olduğunu ifade etti. "Nasıl araçlar belli kilometrede bakıma girerse, biz de itikaf ile kendimizi manen yeniliyoruz. Dünyevi bir beklentimiz yok, sadece Peygamberimiz'in sünnetini yaşatmak istiyoruz." şeklinde konuştu. İtikafa girenler, iftar ve sahurlarını da camide yaparak, ramazanın son günlerini tam bir ibadet atmosferinde geçiriyor. Bu süreç, hem bireysel hem de toplumsal manevi bir arınma fırsatı sunuyor. Ramazan boyunca camilerde yaşanan bu manevi atmosfer, itikaf sünnetinin önemini bir kez daha hatırlatıyor. İtikaf, sadece bir ibadet değil, aynı zamanda kişinin kendini manen test ettiği bir süreç olarak öne çıkıyor.