Türk mimar Rahman Kaç, Japonya'da geçirdiği 16 yıl boyunca edindiği deprem tecrübelerini ve hayatta kalma yöntemlerini paylaştı. Özellikle "3 kuralı" olarak adlandırdığı yaklaşımıyla dikkat çeken Kaç, deprem öncesi ve sonrası hazırlıkların önemine vurgu yaptı. İstanbul'daki olası büyük deprem için kritik uyarılarda bulundu.
Japonya'dan Deprem Dersleri: Afet Parkları ve Hazırlık Kültürü
Rahman Kaç, Japonya'da depremle iç içe yaşamanın bir kültür haline geldiğini ve bu durumun her alanda kendini gösterdiğini belirtiyor. Özellikle afet parkları konusuna dikkat çeken Kaç, bu parkların deprem anında hayati öneme sahip olduğunu vurguluyor. Bu parklarda, taşınabilir tuvaletlerden su tanklarına, afet bankalarından elektrik sistemlerine kadar her türlü ihtiyacın düşünüldüğünü ifade ediyor.
- Afet tuvaletleri hızla kurulabiliyor.
- Afet çarkları ve bankaları devreye giriyor.
- Su tankları ve elektrik sistemleri kullanıma hazır oluyor.
- İletişim sistemleri kesintisiz çalışıyor.
Kaç, Türkiye'de de parklarla ilgili belirli standartların zorunlu hale getirilerek, afet parkları oluşturulmasının önemini vurguluyor. Ayrıca, 23 Nisan'da İstanbul'da yaşanan depremde iletişim sorunlarının yaşandığını hatırlatarak, afet parklarının bu tür sorunlara kalıcı çözümler sunabileceğini belirtiyor.
"3 Kuralı": Depremde Hayatta Kalmanın Anahtarı
Mimar Kaç, depremle ilgili çalışmalarda "3 kuralı" olarak adlandırdığı bir kavramın yol gösterici olabileceğini söylüyor. Bu kural, deprem sonrası ilk anlardan itibaren hayatta kalma şansını artırmaya yönelik önemli ipuçları içeriyor:
- 3 dakika: İnsanların enkaz altında olup olmadığını belirleme süresi.
- 3 saat: Aile bireylerinin hayatta olup olmadığını öğrenme süresi.
- 3 gün: Dışarıdan yardım gelene kadar hayatta kalabilme süresi.
Kaç, her vatandaşın yaşadığı bölgede 5-10 dakika yürüme mesafesinde gidebileceği güvenli alanları önceden belirlemesi gerektiğini ve bu alanlarda 3 gün boyunca yaşamını sürdürebilecek şekilde hazırlıklı olması gerektiğini ifade ediyor. Ayrıca, afet öncesinde boş alanlarla ilgili planlamalar yapılarak, altyapı, su, elektrik, yeme-içme ve barınma gibi ihtiyaçların karşılanabileceği alanlar oluşturulmasının önemine dikkat çekiyor.
Olası İstanbul Depremi İçin Kritik Uyarılar
Rahman Kaç, olası büyük İstanbul depremi için bu prensibe göre hazırlık yapılması gerektiğini vurguluyor. Herkesin kendi bölgesinde güvenli toplanma alanlarını belirlemesi ve buralarda 3 gün boyunca hayatta kalabilecek temel ihtiyaç malzemelerini bulundurması gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, afet parkları gibi kalıcı çözümlerin hayata geçirilmesinin önemine dikkat çekiyor. Bu tür hazırlıkların, deprem sonrası kaos ortamında hayatta kalma şansını önemli ölçüde artıracağını ifade ediyor.
Deprem gerçeğiyle yüzleşmek ve gerekli önlemleri almak, olası bir felaketin etkilerini en aza indirmek için hayati önem taşıyor. Japonya'nın deprem tecrübelerinden ders çıkararak, kendi şehirlerimizde de afetlere karşı daha hazırlıklı olabiliriz. Unutmayalım ki, önceden alınan tedbirler hayat kurtarır.