İlber Ortaylı'dan Bomba Gibi Açıklama: Üçüncü Devlet Geliyor!
Gündem

İlber Ortaylı'dan Bomba Gibi Açıklama: Üçüncü Devlet Geliyor!


21 May 20255 dk okuma6 görüntülenmeSon güncelleme: 21 May 2025

Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, Ankara'da düzenlenen bir konferansta yaptığı konuşmada, "Bir milletiz, iki devletiz. Üçüncüsü yolda" ifadeleriyle büyük yankı uyandırdı. Bu sözler, Türk dünyası ve özellikle Azerbaycan ile ilgili önemli gelişmelerin habercisi olarak yorumlandı. Peki, Ortaylı'nın bahsettiği üçüncü devlet ne olabilir? Bu açıklama, Türkiye-Azerbaycan ilişkileri ve bölgedeki dengeler açısından ne ifade ediyor?

İlber Ortaylı'nın Dikkat Çeken Açıklaması

Batı Azerbaycan Topluluğu ve Azerbaycan-Türkiye Evi tarafından düzenlenen "İnsan Haklarının Üstünlüğünün Önemli Koşulu Olarak Batı Azerbaycan'a Geri Dönüş" konferansında konuşan Prof. Dr. İlber Ortaylı, tarihi ve kültürel bağlara vurgu yaparak önemli değerlendirmelerde bulundu. Ortaylı'nın "Bir milletiz, iki devletiz. Üçüncüsü yolda" sözleri, salonda büyük bir heyecan yarattı ve sosyal medyada geniş yankı buldu. Bu açıklama, Türk dünyasında yeni bir siyasi oluşumun veya iş birliği modelinin sinyali olarak algılandı.

Bu ifadeler, Türkiye ve Azerbaycan arasındaki güçlü kardeşlik bağlarına ve ortak geleceğe yönelik umutlara işaret ediyor. Ortaylı'nın bu sözleri, Türk dünyasının birliğini ve beraberliğini vurgulayan önemli bir mesaj niteliği taşıyor. Peki, bu üçüncü devlet kim olabilir? İşte akla gelen bazı olasılıklar:

  • Yeni Bir Türk Cumhuriyeti: Türk dünyasında bağımsızlığını ilan edecek yeni bir devletin kurulması.
  • Türk Devletleri Teşkilatı'nın Güçlenmesi: Mevcut teşkilatın daha etkin bir yapıya kavuşarak devletlerarası iş birliğinin artması.
  • Azerbaycan ile Birleşme İhtimali: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) Azerbaycan ile birleşerek daha güçlü bir devlet oluşturması.

Bu olasılıkların hangisi gerçekleşirse gerçekleşsin, Ortaylı'nın açıklaması, Türk dünyasının geleceği açısından önemli bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor.

Türkiye ve Azerbaycan İlişkilerinin Önemi

Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ilişkiler, sadece siyasi ve ekonomik değil, aynı zamanda kültürel ve tarihi bağlarla da güçlenmiştir. İki ülke arasındaki "tek millet, iki devlet" anlayışı, bölgedeki istikrarın ve iş birliğinin temelini oluşturmaktadır. Azerbaycan'ın Karabağ zaferi, bu güçlü ilişkinin en somut örneklerinden biridir. Türkiye'nin Azerbaycan'a verdiği destek, bölgedeki dengeleri değiştirmiş ve Türk dünyasının gücünü göstermiştir.

İki ülke arasındaki stratejik ortaklık, enerji projelerinden askeri iş birliğine kadar geniş bir yelpazede devam etmektedir. Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı ve TANAP Doğalgaz Boru Hattı gibi projeler, hem Türkiye'nin hem de Azerbaycan'ın enerji güvenliğine katkı sağlamaktadır. Ayrıca, iki ülke arasındaki askeri iş birliği, bölgedeki terörle mücadele ve güvenlik konularında önemli bir rol oynamaktadır.

Bu güçlü ilişkilerin gelecekte daha da gelişeceği ve Türk dünyasının refahına katkı sağlayacağı öngörülmektedir. İlber Ortaylı'nın "Üçüncüsü yolda" sözleri, bu umutları daha da artırmış ve Türk dünyasında yeni bir heyecan dalgası yaratmıştır.

Türk Dünyasının Geleceği

İlber Ortaylı'nın açıklaması, Türk dünyasının geleceği hakkında önemli bir tartışma başlatmıştır. Türk devletleri arasındaki iş birliğinin artması, ekonomik ve kültürel bağların güçlenmesi, bölgedeki istikrarın sağlanması gibi konular, Türk dünyasının öncelikli hedefleri arasında yer almaktadır. Türk Devletleri Teşkilatı'nın bu hedeflere ulaşmada önemli bir rol oynayacağı düşünülmektedir.

Türk dünyasının geleceği, sadece siyasi ve ekonomik değil, aynı zamanda kültürel ve sosyal faktörlere de bağlıdır. Ortak dil, tarih ve kültüre sahip olan Türk halkları arasındaki bağların güçlenmesi, Türk dünyasının birliğini ve beraberliğini pekiştirecektir. Bu nedenle, eğitim, kültür ve sanat alanlarında yapılacak iş birliği projeleri, Türk dünyasının geleceği açısından büyük önem taşımaktadır.

Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın "Bir milletiz, iki devletiz. Üçüncüsü yolda" sözleri, Türk dünyasında yeni bir dönemin başlangıcı olarak kabul edilebilir. Bu açıklama, Türk devletleri arasındaki iş birliğinin artmasına, ekonomik ve kültürel bağların güçlenmesine ve bölgedeki istikrarın sağlanmasına katkı sağlayacaktır. Türk dünyasının geleceği, bu olumlu gelişmelerle birlikte daha parlak ve umut verici görünmektedir.