“Küçüğümdü, fidanımdı, yüreğimin gülüydü, sabah uykusundan uyandırmaya kıyamadığımdı, ilkokuldan sonra okumak için köyden gittiğinden beri hasret …
“Küçüğümdü, fidanımdı, yüreğimin gülüydü, sabah uykusundan uyandırmaya kıyamadığımdı, ilkokuldan sonra okumak için köyden gittiğinden beri hasret kaldığımdı…” 1 Ocak’tan itibaren Tunceli Adliyesi önünde eşiyle birlikte oturma eylemi yapmaya başlayan Bedriye Doku, küçük kızı Gülistan Doku’ya olan özlemini bu sözlerle anlatıyor.
Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü öğrencisi olan Gülistan Doku, 5 Ocak 2020 tarihinden beri kayıp. Gülistan’ın bulunması için yapılan tüm girişimler sonuçsuz kaldı, intihar ettiği iddiaları üzerine baraj gölünde yapılan arama kurtarma çalışmalarındaysa Gülistan’ın cesedi bulunamadı.
Doku ailesi ise ilk günden itibaren Gülistan’ın en son görüştüğü kişi olan eski erkek arkadaşı Zainal Abarakov’un kızlarının kaybolmasından sorumlu tuttu. Gülistan’ın anne ve babası Bedriye ve Halit Doku, Zainal Abarakov’un baş şüpheli olduğunu söyleyerek tutuklanması talebini yineledi.
“ÖLDÜRÜLDÜ”
Gülistan’ın başına neler geldiğinin ancak Zainal’ın bildiğinis öyleyen Bedriye Doku, kızını öldürdüğünü öne sürdü:
”Ancak o biz doğru bilgiyi verebilir, en son görüştüğü kişi o ama ilk günden itibaren gerçeği gizliyorlar, böylesi bir olayda 24 saat bile gözaltına alınmaz mı, bilgisayarına, telefonuna el konulmaz mı, buna yapmadılar, üç gün sonra ifadesini alıp serbest bıraktılar. Bu olaydaki baş şüpheli o ama en başından itibaren birileri onu koruyup duruyor. Adını anmak istemediğim ve kızımın sebebi olan bu adam tutuklanıncaya kadar da biz buradan ayrılamayacağız.”
Kızının kaybolduğu günden beri hayatlarının altüst olduğunu ifade eden Bedriye ‘Ne gecem kaldı ne günüm’ dedi.
Gülistan’ın ailesi daha önce de Tunceli’de birçok oturma eylemi gerçekleştirdi, çoğu sonuçsuz kalsa da, kızlarının akıbetini öğrenmek için sorumlu gördükleri Zainal’ın tutuklanarak ailesi ile birlikte sorgulanmasını talepleri değişmedi.
“Biz kızımızı devlete teslim ettik ve onun ölüsünü ya da dirisini bulmak devletin görevi” diyen Bedriye ve Halit Doku, bu taleplerini sosyal medyadan da dile getiriyorlar.
Geçen yıl İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da görüşen Gülistan’ın anne ve babası, üzerinden bir yıl geçmesine rağmen somut herhangi bir adımın atılamadığından yakınıyorlar.
‘GÜLİSTAN’IN SORULMAMASINI İSTEDİLER’
“Bakan buraya gelmiş, valilin özel kalemi gazetecileri arayıp basın toplantısında bakana Gülistan Doku ile ilgili soru sorulmasın diye uyarmış. Gülistan’ın akıbetini devletin bakanına sormayacağız da kime soracağız, adaletin başındaki insandan adalet beklemeyeceğiz de kimde bekleyeceğiz? Ben kızımı önce Allah’a sonra devlete emanet ettim, onu bulmak, canına kıyanları yargılamak devletin görevi, her tarafı kamerayla izlenen bu şehirde kızım kuş olup uçmadı ya” diye sordu.
Tunceli’ye her gelişinde acısının daha da arttığını söyleyen Bedriye Doku, yaşadığı duyguları şu sözlerle ifade etti.
”Buraya her gelişimde üzerine bastığım taşla toprakla konuşuyorum, anca siz bilirsiniz Gülistan’ımın başına ne geldi diye. Ağaçlara soruyorum, Gülistanımı silahla mı vurdular, bıçakla mı kestiler, ne olur bari siz söyleyin diyorum. Kuşlarla konuşuyorum, Gülistanımı bir yerlerde gördünüz mü, yok mu bana müjdeli bir haberiniz, siz bana söyleyin diyorum, toprağa bile basmaya kıyamıyorum, acaba kızım içinde olabilir mi diye, geçtiğim her yerde fidanımla konuşuyorum ama ses yok…iki yıldır hep böyleyim, hepimizin psikolojisi altüst oldu…”
SORUŞTURMA HANGİ AŞAMADA?
Gülistan’ın kaybolmasıyla ilgili başlayan soruşturmada gizlilik kararı devam ediyor. Suda 300 gün yapılan arama çalışmaları sonuçsuz kalınca, Gülistan’ın suya atladığı iddia edilen köprünün 4 Ocak 2020 tarihine ait kamera görüntülerini inceleyen ulusal kriminal büro, ‘saat 12.25 sıralarında tutulan tutanağın doğru olmadığı, suya düşenin bir nesne değil; efekt olduğu belirtilmişti. Bu gelişmeden sonra BBC Türkçe’ye konuşan avukat Çimen, bu raporla Gülistan’ın intihar ettiği tezinin çürüdüğünü savunmuştu.
Soruşturmada herhangi bir ilerlemenin olmadığını belirten ailenin avukatı Ali Çimen, baş şüpheli Zainal Abarakov’un polis olan üvey babası Engin Y’nin, Gülistan’ın ‘intihara meyilli bir kişi olduğu algısı yaratmak ve bu kanıyı güçlendirmek için Gülistan’a ait kişisel verileri hukuka aykırı şekilde ele geçirip bu suçu kamu görevlisi sıfatıyla yaymak’ suçları nedeniyle meslekten ihraç edildiğini hatırlattı.
Ağustos ayında yaşanan bir diğer gelişme ise Gülistan’ın intihar ettiği iddiasının çürüdüğüne delil olarak gösterildi. Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı, 81 il cumhuriyet başsavcılıklarına, emniyet müdürlükleri ve jandarma komutanlıklarına bir talimat yazısı göndererek, illerinde 5 Ocak 2020 tarihinden itibaren kimliği tespit edilemeyen buluntu kadın cesetlerinin araştırılmasını ve bununla birlikte bir müracaat ya da soruşturma kaydının olup olmadığı bilgisinin ivedilikle paylaşılmasını talep etmişti.
Avukat Ali Çimen, başsavcılığın bu talimatla “Gülistan’ın intihar etmediğini, öldürülmüş olduğunu düşündüğünü” savunarak karadan da ceset arama çalışması yapılması gerektiğini açıklamıştı ama bugüne kadar bu yönlü bir ilerleme sağlanamadı.
GÜLİSTAN’IN KAYBOLDUĞU GÜNDEN İTİBAREN NELER YAŞANDI?
5 Ocak Pazar günü, eski erkek arkadaşı Zainal Abarakov ile bir pastanenin önünde tartıştıktan sonra üniversiteye giden bir minibüsüne bindiği anlar mobese kameralarına takılan Gülistan’dan bir daha haber alınamadı.
Uzunçayır Baraj Gölü üzerindeki Dinar Köprüsü’nden geçen bir başka aracın kamera görüntüsünde, Gülistan’ın köprü korkulukları ve bariyerler arasında otururken tespit edildiği görüntüler de basına yansıdı ve Gülistan’ın intihar etmiş olabileceği şüpheleri üzerine AFAD ve Jandarma ekipleri tarafından arama çalışmaları başlatıldı.
21 yaşındaki Gülistan için ailesi, 6 Ocak’ta kayıp başvurusunda bulundu ve en son birlikte görüldüğü eski erkek arkadaşı Rus asıllı Zainal Abarakov’un bu olayda baş şüpheli olduğunu iddia ederek hakkında suç duyurusunda bulundu.
17 kilometre uzunluğunda ve yaklaşık 30 metre derinliğe sahip baraj gölünde farklı tarihlerde birçok arama yapıldı.
Baraj gölünde, 187 gün boyunca kıyıya yakın alanlarda, baraj kapaklarının bulunduğu bölümlerde yapılan arama çalışmalarında, farklı tarihlerde kaybolan iki kişinin cesedine ulaşılmasına rağmen, Ağustos ortalarına kadar devam eden arama çalışmalarında Gülistan’a dair herhangi bir iz bulunamadı.
23 Eylül’de Gülistan’ın annesi, dayısı ve ablası İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile yüz yüze bir görüşme gerçekleştirdi ve görüşmenin ardından barajın suyu azaltılarak 15 Ekim’de yeni bir arama çalışması başlatıldı ama 38 günlük son arama da sonuçsuz kaldı.
Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma ise halen devam ediyor.
İstanbul Adalet Komisyonu’na kayıtlı Ulusal Kriminal’in Temmuz ayında tamamladığı bilirkişi raporuna göre Gülistan’ın atladığı iddia edilen Sarısaltuk Viyadüğü’nde suda söz konusu gün ve saatte “yüksekten düşmeye bağlı bir hareketlilik olmadığı”, tespit edildi.
Ailenin avukatı Ali Çimen da yaptığı açıklamada, bu raporla Gülistan’ın intihar ettiği tezinin çöktüğü; şüpheli Zainal Abarakov’un eylemini kararlı bir şekilde tekrarladığı; Gülistan’ı alıkoyup tehdit ettiği; ona fiziksel baskıda bulunduğunun ortaya çıktığını söyleyerek şüphelinin tutuklanması gerektiğini savundu. Bu açıklamadan sonra, devam eden soruşturmanın belgelerini basınla paylaştığı için Doku ailesinin avukatı Ali Çimen hakkında da soruşturma açıldı.
Hakkında soruşturma açılan bir diğer isim, baş şüpheli Zainal Abarakov’un üvey babası. Gülistan’ın kaybolduğu tarihte Tunceli Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Birimi polislerinden biri olan üvey baba Engin Y. dosyada yer alan bazı belgeleri basınla paylaştığı için “kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek ve bu suçu kamu görevlisi sıfatıyla yapmak gerekçesiyle” açığa alındı ve Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında kamu davası açıldı, meslekten ihraç edildi.
Üniversite öğrencisi Gülistan’ın durumu ise HDP milletvekillerinin soru ve araştırma önerge talepleri ile meclisin gündemine taşındı.
Gülistan Doku’nun ailesi, suda bulunamayan kızlarının Zainal Abarakov tarafından öldürülmüş olabileceğini söyleyerek Abarakov’un tutuklanmasını istiyor.
İki yıl önce kaybolduğu günün yıldönümünde, başta Tunceli olmak üzere birçok ilde yapılacak basın açıklamaları ve etkinliklerle Kadın dernekleri, hak kuruluşları Gülistan Doku’nun akıbetini sormaya devam edecek.