Tekgıda-İş Sendikası’nın örgütlendiği Indomie Adkoturk ve Bel Karper’de greve giden işçiler önceki gün sorunlarına çözüm bulmak için Tekirdağ …
Tekgıda-İş Sendikası’nın örgütlendiği Indomie Adkoturk ve Bel Karper’de greve giden işçiler önceki gün sorunlarına çözüm bulmak için Tekirdağ Valiliği önünde toplandı. Vali ile görüşme talepleri karşılanmayan işçilere polis müdahale etti. Olayda, 58 kişi gözaltına alındı.
ANKA’dan Cansu Demir’in haberine göre; arbede sırasında, polisin; “süpürün” sözlerine tepki gösteren iş yeri temsilcileri ANKA Haber Ajansı’na konuştu.
Bel Karper iş yeri temsilcisi Turgay Çamlıbel, grev çadırlarına yapılan silahlı saldırıyı da hatırlatarak şöyle konuştu:
“BİZ BİR HAK MÜCADELESİ PEŞİNDEYİZ”
“İki gün üst üste grev çadırımızın hemen arkasında bir silah sıkılma olayı yaşandı. Bundan dolayı gerginiz. Sıkıntı yaşattırıyor bize. Biz burada aşırı bir eylem yapmıyoruz. Biz bir hak mücadelesi peşindeyiz. Bu da yetmezmiş gibi işverenin grev kırıcılığına yönelik saldırıları da devam ediyor. Birkaç arkadaşımıza para teklif edilmiş. Bunun adı bizde rüşvettir. Bununla ilgili sıkıntılar yaşıyoruz.
Bu silahlı olayın arkasındaki ikinci gündeki kişiyi de kendimiz zaten yakalayıp zaten jandarmaya teslim ettik. Onunla ilgili yasal süreç devam ediyor. Savcılık bununla ilgili kovuşturmasını yürütüyor. Bunun sonucunu da bekliyoruz. İnşallah umduğumuz gibi bir sonuç çıkar da bu işverenin bir uygulaması değildir de bu olay daha kötü bir yere gitmez. Güvenlik amirinin ‘Süpürün’ talimatı çok zorumuza gitti. Biz neyi süpürürüz? Tozu toprağı süpürürüz. Biz bunların hiçbiri değiliz. Biz işçiyiz. İşçiye işçi gibi insan gibi muamele edilmesini beklerdik. Bu bizim çok kanımıza dokundu.”
“TASVİP EDİLMEYECEK SÖYLEMLERDE BULUNMASINI KABUL ETMİYORUZ”
Indomie Adkoturk iş yeri temsilcisi Sevcan Dervişoğlu’nun değerlendirmesi ise şöyle:
“Çektiğimiz sıkıntıları eziyetleri sonlandırmak için dün gitmiş olduğumuz Tekirdağ Valiliği’nde bir şiddetle karşılaştık. Orada kendimizi izah etmeye çalışmamıza rağmen Vali Bey ile görüşüp içinde bulunduğumuz zor duruma bir çözüm üretmesini istememize rağmen ki yanımızda çocuklarımız da olmasına rağmen maalesef Çevik Kuvvet’in zorbalığıyla karşılaştık.
Bırakın Vali Bey’in inip bizimle muhatap olması, Çevik Kuvvet’in orada çocuklarımızın yanında bizi derdest etmesi, ‘Süpürün atın bunları, gitsin başka kapıda dilensinler, burası dingonun ahırı mı’ gibi tasvip edilmeyecek söylemlerde bulunmasını kabul etmiyoruz. Orada çocuklarımızın yanında saçlarımızdan tutulup sürüklenmesi, coplanmamız, çocuklarımızın coplanması, çocuklarımızın üzerine copla yürünmesi maalesef bu ülkenin bir ayıbıdır.
Arkadaşlarımıza biber gazı sıkıldı. İki arkadaşımızın burnu kırıldı, bir arkadaşımızın kaburgası kırıldı, bir arkadaşımızın kolu kırıldı. Yaşı olan bir ağabeyimizin burnu ve yüzünün çeşitli bölgelerinde yaralanmaları var. Eline gelen coptan dolayı eli şişmiş durumda.”