Fringe Festival programında, atölye ve paneller de yer alıyor. Festival programına ve etkinlik biletlerine Mobilet etkinlik sayfasından ulaşılabiliyor. Festivalin sanat direktörü Emre Yıldızlar, “Istanbul Fringe Festival, performans sanatları alanında her yıl programını bir adım daha genişletti. Bu yılki seçkide içinden geçen dönemi anlamlandırmaya çalışan, birbirimizle etkileşime geçmenin yeni yollarını arayan işler yer alıyor. Pandemiyle beraber herkesin daha da kendi içine kapandığı bu dönemde, Istanbul Fringe Festival katılımcılarını uluslararası, genç, yenilikçi ve dinamik bir atmosfere davet ediyoruz” şeklinde konuştu.
DİKKAT ÇEKENLER…
Festivalde bu yıl da ilgi çekici etkinlikler bulunuyor.
Bunlardan biri “Disney’in Külkedisi’nin minimalist bir koreografik yorumu… Alexandros Stavropoulos konsept ve koreografisine imza attığı “Cinderella’s”, 18 Eylül Cumartesi saat 17.00’de Atlas 1948 sahnesinde sahnede olacak. Stavropoulos, bu oyununda basmakalıp gösterilen kadın kahramanı ikonik karakterinden arındırarak ve onu Steve Reich’in ritmik müziği Music for Pieces of Wood’un dünyasına yerleştirerek temize çıkarıyor. Oyuncak bebek gibi giyinmiş ve sarı peruklar takan sekiz dansçıdan oluşan güçlü bir topluluk, animasyon filmden ilham alan koreografik paternlere girişiyor. Stavropoulos’un “Cinderella’s” gösterisi, nüktedan bir koreografi eşliğinde bir müzik deneyimi sunuyor. Süre: 35 dakika.
Bir diğeri performans etkinliği olan “Followspot”. Itamar Gross’un yarattığı ve sergilediği performansta National Theatre’da megaloman bir prodüksiyonda takip ışığı operatörü olarak çalışan yalnız, toplumdan dışlanmış bir sahne görevlisinin hikâyesi anlatılıyor. Görevlinin monoton rutini bir gecede paramparça olur. Gösterinin dansçılarından biri sahnede tökezlediğinde içgüdüsel olarak takip ışığını ona çevirir, bu da onu “kalbinin takıntısı” haline getirir. “Followspot”, spot ışığın dışında olanın şeffaf, anlamsız ve var olmayan hale geldiği, çökmekte olan bir kültürel toplumun politik bir alegorisi olarak hizmet eden içten bir hikâye. Çevrimiçi oalrak 26 Eylül Pazar günü saat 18.00’de gösterilecek performansın süresi ise 52 dakika.
Birinci ve üçüncü şahıs macera oyunlarının görsel öğelerini kullanan Walkthrough, bir izleyici/kullanıcının, bir oyuncu/icracıyı canlı yayında bir web arayüzü üzerinden şehrin sokaklarında sözle yönlendirmesi fikrine dayanıyor. Dijital bir mecrada izleyici, oyuncu ve kullanıcıyı bir araya getiren performans, dijital bir bağın, başka bir yerde fiziksel bir değişime yol açmasına vesile oluyor. Walk-through, şehri oluşturan yüzler, ilişkiler ve peyzajın bir parçası olarak bedeni ele alan, farklı uzamlar ve topoğrafyalar arasında paylaşılan bir flanör(z) deneyimi. Cansu Pelin İşbilen ve Fatih Gençkal’ın yarattığı etkinlik de dijital ortamda yapılacak. Etkinliğin tarihi 26 Eylül Pazar.