Ferhan Şensoy, Ses Tiyatrosu’nda düzenlenen törenle son yolculuğuna uğurlandı

Tiyatro sanatçısı, sinema ve televizyon oyuncusu; roman, deneme, günlük yazarı; dizi ve film senaristi, şair; sanat alanında ürettiği her işle başarı kazanmış Ferhan Şensoy’un günümüzde genç sayılabilecek yaşta kaybı, yakınlarını olduğu kadar sanatseverleri de büyük üzüntüye boğdu. Cenazesi ayakta tutmak için büyük uğraş verdiği SES Tiyatrosu’nun bulunduğu Halep Pasajı’na getirildiğinde kapıda “Ferhangi Şeyler’ 2 bin 600. kez sahnede” yazısı dikkat çekiyordu. Turgut Uyar’ın arkasından, “Ağustos yirmi iki dediler ustan ölmüş… Çok komiksin Azrail, Turgut Uyar ölür mü?” şiiri ise kendisine uyarlanmış, sevdiklerinin ağzında çoktan “Çok komiksin Azrail, Ferhan Şensoy ölür mü?” diye söyleniyordu.

Ferhan Şensoy için ilk tören mezun olamadan terk etmek zorunda kaldığı Galatasaray Lisesi önünde düzenlendi. Ardından Şensoy’un Türk bayrağı ve Galatasaray Lisesi bayrağıyla örtülü naaşı yuvası SES Tiyatrosu’na getirildi.

‘SES TİYATROSU AĞLIYOR’

Büyük çabalarla ayakta tuttuğu Ses-1885 Tiyatrosu ve Ortaoyuncular, bu kez binlerce defa çıktığı sahneden ustasını uğurluyordu. Zeliha Berksoy’un konuşmasında dediği gibi, her yerinde izi vardı bu tiyatronun ve bu kez Ses Tiyatrosu’nun duvarları, balkonları, koltukları bile ağlıyordu Şensoy’un ardından.

Törenin sunuculuğunu Okan Bayülgen üstlendi, önce yakın dostları ve ailesi, sonda da davetliler konuştu. Salgın nedeniyle sınırlı sayıda kişi salona alınmak istense de sevenleri boş yer bırakmadı. Törene eşi Elif Durdu Şensoy, ilk eşi Derya Baykal, çocukları Mert Baykal, Müjgan Ferhan Şensoy, Derya Şensoy, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, tiyatro oyuncuları Zeliha Berksoy, Şevket Çoruh, Ali Poyrazoğlu, yazar Nedim Gürsel, yakınları ve sevenleri katıldı.

GÖZYAŞLARINI TUTAMADILAR

Eşi Elif Durdu Şensoy gözyaşlarıyla yaptığı konuşmasında “Bir şekilde bizi buluşturan hayata teşekkür etmek istiyorum. Bir gün hepimiz o meyhaneye gideceğiz, umarım yerimizi hazırlamış olurlar” derken Kızı Derya Şensoy “Ben üniversitedeyken babamla uzun süre ayrı kalmıştık. Ona bir şiir yazıp yollamıştım… ‘Zamanlardan bir zaman çıksa gelse / Ben o gün izlemeye doysam seni / Hadi diyelim dünya tersine dönse / Ve okumaya doysam seni / Hatta haftanın 8. günü / Aklına bile doyarım belki / Ama sana hiçbir zaman doyamam baba.’ O da bana şöyle yazmıştı mektubunda: Bir baba-kız aşkıdır. Aşar okyanusları, çok yunusları… Baba kız aşkımız şimdi okyanusları, çok bulutları ve yıldızları aştı. Seni çok ama çok seviyorum” diye özetledi duygularını.

Dokuz aylık hamile kızı Müjgan Ferhan Şensoy, “Şu anda burada dururken bu sevgiyi sizlerle paylaşmak bölüşmek yüreğimi biraz olsun hafifletiyor. Bir insanın tüm benliği ve sahiciliğiyle gerçekleştirmesi ve bundan bir an bile şüphe duymaması… Ölümden hiç korkmadı babam” diye konuştu.

Eski eşi Derya Baykal, “Bu tiyatroya enkaz halinde geldik. Bu sahnenin üzerinde örülmüş bir duvar, bir film perdesi acayip filmler oynatılıyordu. O kadar iyi dostları vardı ki arkadaşları destek oldu. Her şeyini buraya yatırdı Ferhan… Çok güzel oyunlar oynadık. Sana her şey için çok teşekkür ediyoruz. Bilgeler ölmez” dedi.

Kavuğu devrettiği Şevket Çoruh ise “Onun emanetçisiyim. Ses Tiyatrosu’nu biz devam ettireceğiz, hepimizin başı sağ olsun” sözleriyle mirasa sahip çıkacağı sözünü verdi.

İNADINA TİYATRO

Cihat Tamer: 70 senedir bu ülkeyi din bağımlısı hükümetler yönetiyor. Ona rağmen 70 senedir inadına tiyatro yapıyoruz. Ferhan da inadına tiyatro yaptı.

İMAMOĞLU: İSMİNİ YAŞATACAĞIZ