Türk Tabipleri Birliği (TTB), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı …
Türk Tabipleri Birliği (TTB), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde COVID-19 pandemisi döneminde gerçekleşen sağlık ve yaşam hakkı ihlallerindeki sorumlulukları nedeniyle Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ile Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu üyeleri hakkında suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusunun ardından Ankara Adliyesi önünde basın açıklaması yapmak isteyen sivil toplum örgütleri, “valiliğe başvuruda bulunulmadığı” gerekçesiyle polis tarafından engellendi. TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı, polis amirlerine Dünya İnsan Hakları Günü’nde olduklarını hatırlatarak “Bugünde bile bir hak ihlaline yol açmanız hem suç hem de utanç verici” dedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan suç duyurusunda; kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamanın sosyal devletin en temel ilkesi olduğu belirtilirken gerek uluslararası hukuktaki gerek Anayasa’daki ilgili maddelere atıf yapıldı.
COVID-19 pandemisi süresince alınan ve alınmayan tedbirlerden de söz edilen suç duyurusu şöyle:
“HAK İHLALLERİNDEN SAĞLIK BAKANI SORUMLUDUR”
“Salgın hastalıkla mücadelede tüm kararların tıp biliminin gereklerine uygun olarak Sağlık Bakanlığı tarafından alınması gerekirken, mevzuatta belirlenen yetkinin kullanılmaması nedeniyle oluşan hak ihlallerinden Sağlık Bakanı sorumludur. (…) İdari kolluk yetkisinin amacı Anayasa’da devlete ve hükümete verilen görevlerin yerine getirilmesini temindir. Tıbbi olmayan gerekçelerle açık tutulan işyerlerinin denetiminin yapılmaması nedeniyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı hak ihlallerinden sorumludur. (…) Sağlık Politikaları Kurulu üyeleri sağlık politikasının belirlenmesi görevlerini yerine getirmemeleri nedeniyle yaşam ve sağlık hakkı ihlalinden sorumludur.”
Sağlık çalışanlarının kişisel koruyucu donanımlarının sağlanmaması, zorla çalıştırma uygulamaları, aşılamanın bilimsel gereklere uygun yapılmaması gibi uygulamaların sıralandığı suç duyurusu metninde sağlık ve yaşam hakkı kapsamında tıbbi veriler de ek olarak sunuldu.
Suç duyurusunun sonuç ve istem bölümü şöyle:
“Şikayet edilen ve re’sen tespit edilecek kamu görevlileri hakkında, COVID-19 pandemisi döneminde görevlerinin gereklerine aykırı hareket etmek ve görevlerinin gereklerini yapmakta ihmal ve gecikme göstererek kişilerin mağduriyetine ve kamu zararına neden olmaları nedeniyle soruşturma yapılarak sorumlular hakkında kamu davası açılmasına karar verilmesini talep ederiz.”