Kendisini anlatırken “Hasan Fehmi Güneş CHP sayesinde bu noktaya gelmiştir. Partim beni senatör, milletvekili, bakan, il başkanı yaptı. O nedenle …
Kendisini anlatırken “Hasan Fehmi Güneş CHP sayesinde bu noktaya gelmiştir. Partim beni senatör, milletvekili, bakan, il başkanı yaptı. O nedenle beni ben yapan CHP’dir” demişti bir söyleşisinde. Dedikleri elbette doğrudur. Siyasette birkaç sene bir il veya ilçe binasına gidip geldikten sonra “Benim bu partide emeğim var. O kadar sene emek verdim, bu emeğin karşılığı olmayacak mı?” diyenlere ders niteliğinde bir yanıttır.
Evet o partisinin sayesinde bu makamlara gelmiştir ve ama o da partisine çok değerler katan bir siyasetçi olmuştur.
Kahramanmaraş Katliamı sırasında İçişleri Bakanlığı görevinde bulunan İrfan Özaydınlı hem olaylar karşısındaki aczi hem de katliam olduktan sonraki açıklamaları özellikle CHP grubunda infiale neden olunca istifa etmek zorunda kalmıştı. Başbakan Yardımcısı Orhan Eyüboğlu’nun bir süre vekâleten yürüttüğü İçişleri Bakanlığı görevine 13 Ocak 1978 tarihinde Hasan Fehmi Güneş getirildi.
Türkiye’nin terör olaylarının zirve yaptığı bir dönemde bakan olmasına karşın, bazı siyasi cinayetlerin failleri onun bakanlığı döneminde yakalandı. Abdi İpekçi’nin katili Mehmet Ali Ağca, kahve tarama ve Adana’da üç liseliyi öldüren Ferhat Tüysüz, Adana Emniyet Müdürü Cevat Yurdakul’un da aralarında bulunduğu 9 kişiyi katleden Veli Can Oduncu Güneş’in bakanlığı döneminde yakalandı.
Güneş, bir yandan iç terör örgütleriyle mücadele ederken 13 Temmuz 1979 günü Camp David Anlaşması’nı protesto etmek için Filistinli dört gerilla Ankara’daki Mısır Büyükelçiliği’ni bastı. Elçilikte 17 kişinin sağ salim kurtarılması için Arafat’tan, Ebu Firaz’a kadar herkesi devreye sokarak kimsenin burnu kanamadan gerillaların teslim olmasını sağladı. Gerillaların teslim olduklarında onları sarılıp öperek karşılaması Hasan Fehmi Güneş’i sağ basının hedefine koydu. O günün sağ siyasetinde FKÖ, azılı bir terör örgütü, İsrail ise Türkiye’nin dostuydu.
CHP’nin eski il başkanlarından Mehmet Bölük’ün anısına yapılan anıtın açılışı sırasında.
12 EYLÜL MAĞDURLARININ SESİ
12 Eylül darbesinden sonra kurulan partiler içinde SODEP’le yeniden siyasete dönen Güneş, SODEP-HP birleşmesinde İstanbul il başkanlığı görevini kabul ederek partinin İstanbul’da derlenip toparlanmasını sağladı. Zor yıllardı. Faşist darbenin zulmüne uğramış, işkencelerden geçirilmiş, 1402 sayılı yasayla işlerini kaybetmiş binlerce insan ve yakınları her gün il binasına gelerek derdini il başkanı Güneş’e döküyordu. O hiçbirini geri çevirmeksizin herkesin derdini dinliyor, avukat ihtiyacı olana avukat, iş ihtiyacı olana iş bulmaya çabalıyordu.
İl Başkanı olduğu yıllarda polis devleti yaşamın her alanına abluka altına almıştı. 1 Mayıs 1986’ta partililerle birlikte Taksim Meydanı’na çelenk koymak üzere il binasında hazırlanırken meydan ve parti binası önünün çevik kuvvet tarafından sarıldığı haberi gelir. Hasan Fehmi Güneş, “Aaa öyle mi?” dedikten sonra çelengi kaparak “Hadi düşün ardıma meydana çıkıyoruz” diye talimat verir. Binanın kapısından çıkınca polis amiri karşısına dikilerek “Yasak efendim, meydana çıkmanıza izin veremeyiz” der. Kaşları çatılan Güneş, “Sen git müdürünü çağır evladım” der. Biraz sonra daha üst düzeydeki polis müdürü gelir ve daha ağzını açmaya fırsat vermeden Güneş, “Ben şimdi partili arkadaşlarımla meydana çıkıp anıta çelenk koyacağım. Siz de bizim can güvenliğimizi korumak için derhal gerekli tedbiri alıyorsunuz” diye sert tonda konuşur. Müdür, “Peki efendim” diyerek geri çekilir.
Hasan Fehmi Güneş, iyi bir siyasetçi bir o kadar da devlet adamıdır. Öyle bildiğimiz kasım kasım kasılan, asık suratlı bir siyasetçi ve devlet adamı da değildi. Esprileri ile bulunduğu ortamı kırıp geçirirdi. Türk siyaseti temiz bir siyasetçiyi, CHP yiğit bir evladını yitirdi.
BUGÜN TOPRAĞA VERİLECEK
Vefat eden eski İçişleri Bakanı ve CHP milletvekili Hasan Fehmi Güneş için TBMM’de cenaze töreni düzenlendi. Törene, Güneş’in ailesi ve yakınlarının yanı sıra 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, CHP grup başkanvekilleri Engin Altay, Özgür Özel, Engin Özkoç, milletvekilleri ve Meclis çalışanları katıldı. Güneş’in cenazesi bugün Sakarya’nın Karapürçek ilçesi Ali Paşa Merkez Camisi’nde kılınacak cenaze namazının ardından Karapürçek Mezarlığı’nda toprağa verilecek. 1934 yılında Karapürçek’te doğan Güneş, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Cumhuriyet Senatosu Sakarya üyesi olan Güneş, 18 ve 22. dönem Sakarya Milletvekili olarak Meclis’e girdi. Güneş, 42. Hükümet döneminde İçişleri Bakanlığı görevinde bulundu. Güneş, evli ve 2 çocuk babasıydı.
