Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, HDP’nin çağrısıyla düzenlenen “sol toplantı”da ittifakların ya da seçim konusunun gündeme …
Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, HDP’nin çağrısıyla düzenlenen “sol toplantı”da ittifakların ya da seçim konusunun gündeme gelmediğini ancak seçim ittifakının da konuşulması gerektiğini belirterek, “Bir Halk İttifakı ihtiyacı var. Geniş bir ittifak zemini arzuluyoruz. HDP’den TİP’e, TKP’den SOL Parti’ye, meslek örgütlerini, mücadeleci sendikaları, aydınları da içine alan geniş bir Halk İttifakı’yla üçüncü cephenin oluşturulması görüşündeyiz. Kimse bunun dışında kalmamalı” dedi.
Solda ittifak tartışmaları sürerken, EMEP Genel Başkanı Akdeniz, Cumhuriyet’e konuştu. HDP’nin çağrısıyla gerçekleştirilen ve sekiz siyasi parti ve oluşumun katıldığı toplantıda, “Türkiye’nin içinden geçtiği ağır ekonomik tabloyu, derin yoksulluğu, demokrasi yoksunluğunu ve özellikle seçim ve sandık güvenliğini konuşmak için toplantıda yer aldıklarını” belirten Akdeniz, “Daha ilk toplantıda seçimler ve seçimlere bakış açısının tartışılması, çok yapıcı olmazdı. Halkın, 2023 Haziran’a kadar bekleyecek dermanı yok. Emek, demokrasi, özgürlük güçleri, bir an önce siyasal partiler, emek ve meslek örgütleriyle yan yana gelmeli, geniş bir emek ve demokrasi cephesini oluşturmalı ve meydanlarda örgütlü bir halk gücünü ortaya koymalı” dedi.
‘İHTİYAÇ VAR’
‘KİMSE DIŞARIDA KALMAMALI’
“Emek, demokrasi güçleri, sosyalist, sol güçler, bugün mücadeleyi de seçimi de konuşmalı. Birini ötelemek gibi bir şeye gerek yok. Önce mücadele sonra seçim gibi bir yaklaşım içinde değiliz” değerlendirmesinde bulunan Akdeniz, TKP ve SOL Parti ile gerçekleştirdikleri ittifak görüşmelerine işaret etti. Üçlü görüşmeler dışında parti olarak TİP ve HDP ile de ayrı ayrı görüştüklerini söyleyen Akdeniz, şunları kaydetti:
“Bunların hepsinde seçim de konuşuldu. Görüşmeler sonucunda iki eğilim olduğunu gördük. İlki, sosyalist partilerin bir arada durması, geniş bir muhalefet ittifakından kaçınması, sosyalist partilerden oluşan bir ittifak olması. Biz bu yaklaşımı doğru bulmuyoruz, ayrışıyoruz. Bize göre, sosyalist partiler bir odak olabilir ama kendisini bir Halk İttifakı’nın yerine koyamaz, koymamalı. O yüzden daha geniş bir ittifak zemini arzuluyoruz. HDP’den TİP’e, TKP’den SOL Parti’ye, meslek örgütlerini, mücadeleci sendikaları, aydınları da içine alan geniş bir Halk İttifakı’yla üçüncü cephenin oluşturulması görüşündeyiz. Bir konsensus (uzlaşı) oluşmadı henüz ama görüşmeler devam ediyor. Toplumda çok güçlü bir geniş ittifak isteği var. Kimse bunun dışında kalmamalı.”
