Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin’in görüşmesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Putin ile …
Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin’in görüşmesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Putin ile Erdoğan, koronavirüsün salgınından beri ilk yüz yüze görüşmeleri için dün Soçi’de bir araya geldi. Liderler, zirvenin basına açık bölümünde toplantı öncesi kısa açıklamalarda bulunmuştu.
GÖRÜŞME ‘SORUNSUZ’ GEÇMEDİ MESAJI
Erdoğan yaptığı açıklamada, Suriye ile ilişkili Rusya ile atılacak adımların ‘büyük önem’ arz ettiğini vurgularken, “Attığımız adımlardan dönmemiz mümkün değil” demişti.
Putin ise, Erdoğan ile görüşmelerin her zaman ‘sorunsuz’ geçmediğine dikkat çekerek, “İş birliğimiz, uluslararası arenada başarılı bir şekilde sürüyor. Burada hem Suriye hem de Libya ile ilgili tutumlarımızı kastediyorum” ifadelerini kullanmıştı.
ERDOĞAN-BIDEN G-20’DE GÖRÜŞECEK
Erdoğan’ın ayrıca Ekim sonunda Roma’da düzenlenecek G-20 Liderler Zirvesi marjında ABD Başkanı Joe Biden ile baş başa görüşeceği de açıklanmıştı. New York’taki Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda ikili görüşme gerçekleştirmeyen liderler son olarak 14 Haziran’da Belçika’da düzenlenen NATO Liderler Zirvesi’nde bir araya gelmişti.
Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen
ERDOĞAN JEOPOLİTİĞİ
Erdoğan’ın son dönemdeki dış politika hamleleri ve Türkiye-Rusya-ABD ilişkilerine ilişkin Cumhuriyet’e açıklamalarda bulunan Nejat Eslen, Erdoğan jeopolitiğinin, küresel güç ABD ile Avrasya’nın kıtasal gücü Rusya arasındaki dengeleri esas almış olduğunu söyledi.
Bu jeopolitik yaklaşımın bir bakıma, gerektiğinde ABD’nin karşısına Rusya, Rusya karşısına ise ABD kozunu koyduğuna dikkat çeken Eslen, Erdoğan’ın bu jeopolitik yaklaşımının artık çalışmadığını vurguladı.
ABD için en önemli kırılma noktasının, “Erdoğan’ın Rusya’dan S-400 hava savunma sistemini alması” olduğunu kaydeden Eslen, şu ifadeleri kullandı:
“Rusya için kırılma noktası ise Erdoğan’ın, Joe Biden’ın sempatisini kazanmak için Rusya karşısında Ukrayna’ya kayıtsız şartsız destek vermesi, Rusya karşıtı Kırım politikasını desteklemesi idi.“
“TÜRKİYE, NATO’NUN İÇİNDE Mİ DIŞINDA MI BELLİ DEĞİL”
“Bu jeopolitiğin iflasındaki en önemli husus ise Erdoğan’ın hem Joe Biden’in hem de Putin’in güvenini kaybetmesi oldu” ifadelerini kullanan Eslen, şunları söyledi:
“Günümüzde Türkiye Atlantik bloğunun, NATO’nun bir üyesi; ancak, Türkiye, NATO’nun içinde mi dışında mı belli değil. Türkiye’nin güvenliğine yönelmiş en ciddi tehditler ise başta ABD olmak üzere ya NATO üyesi ülkelerden kaynaklanıyor, ya da mevcut tehditler destekleniyor. ABD’nin Türkiye’nin Atlantik yapısının dışına hamle yapmasına tahammülü yok. ABD, hem Türkiye’yi kendi yörüngesinde bir uydu olarak görmek, hem de kendi planlarına göre şekillendirmek istiyor.“
JEOPOLİTİK SABIR TÜKENDİ
Rusya’nın Türkiye’nin kuzey komşusu olduğuna dikkat çeken Eslen, “Bölgesel jeopolitik Rusya’yı Türkiye’ye, Türkiye’yi Rusya’ya mecbur kılıyor. Rusya ile çoklu ilişkilerimiz var. Putin’in Erdoğan karşısında jeopolitik sabrı tükenmiş gibi görünüyor. Putin yine de Türkiye’yi kaybetmenin bedelinin ağır olacağını biliyor” dedi.
“ERDOĞAN’IN SURİYE’DEN ÇIKIŞ STRATEJİSİ YOK”
Erdoğan’ın ABD gezisi ve Putin ile buluşmasının hüsranla sona erdiğini ifade eden Eslen, “Erdoğan jeopolitiği için asıl mesele de bu. Erdoğan artık iç cephede zorlanırken bölgesel jeopolitikte gerçekten yalnızlaştı. Erdoğan artık denge politikasını sürdürme yeteneğini kaybetti. Erdoğan, küresel jeopolitikte Atlantik ile Avrasya, bölgesel jeopolitikte ABD ile Rusya, Suriye’nin en kritik bölgesi İdlib’de ise Rusya ile terör grupları arasında sıkıştı kaldı” diye konuştu. Eslen son olarak, Erdoğan’ın Suriye’den çıkış stratejisi yok. Artık Yeni Osmanlıcıların çekilme zamanı…” ifadelerini kullandı.