Sözcü yazarı Aytunç Erkin bugünkü yazısında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun avukatlarının İstanbul Cumhuriyet …
Sözcü yazarı Aytunç Erkin bugünkü yazısında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun avukatlarının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na “Balıkçıda yenen yemeğin MOBESE görüntülerinin servis edilmesiyle” ilgili soruşturma açılması için şikayet dilekçesini sunduğunu açıkladı.
Erkin’in yazısına göre, İmamoğlu’nun avukatları, “MOBESE’den sorumlu ve/veya erişimi bulunan tespit edilecek şüpheli veya şüpheliler”, “Milat Gazetesi muhabiri ve Yeni Şafak Gazetesi muhabirinden” şikayetçi oldu.
“Keyfi izleme yapıldı” denilen şikayet dilekçesinde, şikayete konu suç maddeleri de şöyle sıraladı:
“TCK 135 yani kişisel verilerin kaydedilmesi, TCK 136 yani verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme, TCK 257 yani görevi kötüye kullanma…”
VALİLİK VE EMNİYET’E KVKK BAŞVURUSU
Ayrıca İmamoğlu, Çağlayan Adliyesi’ne posta yoluyla başvuruda bulunarak, İstanbul Valiliği ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden KVKK kapsamında, “Kişisel veriler yurt içi ya da yurt dışında hangi üçüncü kişilere aktarılmıştır?” sorusuna yanıt istedi.
Aytunç Erkin’in “Yasa dışı takip edildi… Veriler kaydedildi şüphesi var. Sorumlu kim?” başlıklı yazısı şöyle:
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun avukatları İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na “Balıkçıda yenen yemeğin MOBESE görüntülerinin servis edilmesiyle” ilgili soruşturma açılması için şikayet dilekçesi sundu. Avukatlar, “MOBESE’den sorumlu ve/veya erişimi bulunan tespit edilecek şüpheli veya şüpheliler”, “Milat Gazetesi muhabiri ve Yeni Şafak Gazetesi muhabirinden” şikayetçi oldu. Şikayete konu suç maddeleri de şunlar: TCK 135 yani kişisel verilerin kaydedilmesi, TCK 136 yani verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme, TCK 257 yani görevi kötüye kullanma…
Dilekçede olay şöyle özetlendi:
“… Müvekkil Ekrem İmamoğlu 24 Ocak 2022 tarihinde gün boyunca hem İBB Afet Koordinasyon Merkezi hem de sahada yoğun çalışmalar yapmıştır. Müvekkilin yapmış olduğu çalışmalar esnasında daha önceden planlanmış resmi bir yemeğe katılmasının ardından söz konusu mekanın bulunduğu sokağa araçların giriş ve çıkış anlarına ait MOBESE görüntüleri açık sosyal medya hesaplarından paylaşılmıştır.
“… Amacı suç önlemek, kişilerin güvenliğini sağlamak olan ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün kontrolünde sınırlı kişilerin erişimine açık olan bu sistem görev gereklerine aykırı şekilde kullanılmış, bu nedenle müvekkilin mağduriyetine sebep olmuştur. Müvekkile ait görüntüler, görevin kötüye kullanılması suretiyle hukuka aykırı olarak kaydedilmiş ve yine hukuka aykırı olarak başkalarına verilmiştir.
“… Açıklanan nedenlerle şüpheli ya da şüphelilerin tespit edilerek cezalandırılmaları talebi ile şikayette bulunma zorunluluğu doğmuştur. Mevcut kayıtların hangi kişiler tarafından ele geçirildiği ve yayınlandığı tarafımızca kesin olarak bilinmemekte olup, yapılacak soruşturma kapsamında şüpheliler hakkında suç şüphesi oluşması halinde kamu davası açılmasını talep etmekteyiz.”
“KEYFİ İZLENME VE KAYIT YAPILDI”
Şikayet dilekçesinde, “Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu” kısa adı ile “MOBESE”nin neden ve nasıl kullanıldığı da şu cümlelerle anlatıldı:
“… Suçla etkin mücadele kapsamında MOBESE ve benzeri sistemlere hayati boyutta ihtiyaç duyulduğu noktasında duraksama bulunmamaktadır. MOBESE kamera izlemelerinin çifte fonksiyonu bulunmaktadır.
“… Ceza Muhakemeleri Kanunu madde 140’da sayılan suçların işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe bulunması ve başka türlü delil elde edilme imkanının bulunmaması halinde kamuya açık yerlerdeki faaliyetlerin teknik araçla izlenip kayda alınabileceği hususu suçun önlenmesi fonksiyonudur.
“… MOBESE’nin diğer bir fonksiyonu ise önleyici idare hizmettir. Ancak önleyici idari hizmet amacıyla kullanımında da kanuna dayanmalı, sınırlı alanlarda, belirli süreler ile uygulanmalı ve izlenimin paylaşılmaması unsurları aranmalıdır.
“… Ancak ortada suç işlendiğine ilişkin bir şüphe bulunmamaktayken ve de önleyici idari hizmet için belirtilen unsurlar sağlanmadan keyfi olarak izlenmesi ve kayda alınması söz konusu olup, bu durum sistemin tıpkı somut olayda olduğu gibi (İmamoğlu) hukuka aykırı bir şekilde kullanılması anlamına gelmektedir.
“… Mevcut durum, müvekkilin (Ekrem İmamoğlu) kamu görevlileri tarafından sistematik ve yasa dışı şekilde takip edilip, verilerin kaydedildiği şüphesini oluşturmaktadır.
“… Böyle bir durumun var olup olmadığı var ise sorumluların tespit edilerek haklarında etkin soruşturma yapılması gerekmektedir.”
“BİLGİLERİMİ KİMLERLE PAYLAŞTINIZ”
Ekrem İmamoğlu da valilik ve emniyete sordu:
Görüntü aktarımı bilginiz dahilinde mi?
Ekrem İmamoğlu dün, “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu madde 11 (KVKK)” kapsamında başvuruda bulundu. İmamoğlu, Çağlayan Adliyesi’nden posta yoluyla gönderdiği başvurusunda, İstanbul Valiliği ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden KVKK kapsamında şu sorulara yanıt istedi:
Müvekkile ait hangi kişisel veriler işlenmiştir?
Müvekkile ait görüntülerin üçüncü kişilerle paylaşılmasıyla işlenen kişisel verilerin işlenme amacı nedir?
Kişisel veriler yurt içi ya da yurt dışında hangi üçüncü kişilere aktarılmıştır?
Bu aktarım bilginiz dahilinde mi yapılmıştır?