Döviz talebini azaltmak için atılan adımlar kapsamında başlatılan kur korumalı mevduat sistemine bireylerin ardından hafta başında şirketlerin …
Döviz talebini azaltmak için atılan adımlar kapsamında başlatılan kur korumalı mevduat sistemine bireylerin ardından hafta başında şirketlerin içinde bulunduğu tüzel kişiler de dahil edildi.
Böylece bireysellerden sonra kurumsallar için de dövizden TL’ye geçiş teşvik edilirken kur riski ise yine kamu tarafından üstlenilmiş olacak. Ayrıca dün sistemde başka değişiklikler de yapacağı açıklandı.
Kur değerlemesi sonucu hesaplanan kur farkı kazançları kurumlar vergisinden istisna getirilmesine için düzenleme hazırlanıyor. Daha önce 6 ay olan en kısa vade 3 aya çekilirken kurumlar vergisinde istisna TL’ye dönüşün 17 Şubat 2022 tarihine kadar yapılması durumunda, 2021 yılı son geçici vergi dönemi için yararlanılabilecek.
Şirket ve kurumların döviz mevduatı 2021 sonunda yaklaşık 90 milyar dolar seviyesindeydi. Ancak mevduatın çok sınırlı bir bölümü 6 aydan uzun vadede bulunuyor.
KÜRESEL PİYASALAR
Hisse piyasaları ve emtialar, Fed Başkanı Jerome Powell’ın dünkü konuşmasında salgın hastalık sonrası döneme ait para politikası hakkında endişe edildiği kadar sıkılaştırma yanlısı ifadeler kullanmamasının ardından yükselişe geçerken dolar altı haftanın dip seviyesine geriledi.
Yıla düşüşle başlayan tahvil fiyatları da toparlanarak yükseldi ancak günün ilerleyen saatlerinde açıklanacak olan ABD enflasyon verilerinin oldukça yüksek gelerek piyasaları test edeceği düşünülüyor.
HAZİNE BORÇLANMA MALİYETLERİNDE BELİRGİN ARTIŞ SÜRDÜ
Piyasalarda borçlanma maliyetleri artan Hazine’nin bu hafta gerçekleştirdiği 4 ihale de takip edildi. Hazine haftanın ilk 2 gününde yaklaşık 12.5 milyar TL borçlanma gerçekleştirdi.
Hazine bir yıl önce gerçekleştirdiği 5 yıllık sabit kuponlu borçlanma maliyeti yüzde 13.42 iken dünkü borçlanma maliyeti yüzde 26.34 oldu. Bu verilere göre Hazine’nin borçlanma maliyeti bir yıl öncesine göre TCMB’nin faiz indirimlerine rağmen 1,300 baz puan artmış durumda.
Öte yandan her yıl olduğu gibi yılın ilk günlerinde Hazine’nin eurobond ihracına çıkıp çıkmayacağı da piyasada takip ediliyor.
TL yurtiçi dinamiklerle yön bulmaya çalışıyor. Yeni yıl öncesi işlem hacimlerindeki düşük seyrin bu hafta itibarıyla yerini artan hacimlere bırakması beklenirken henüz hacimlerde belirgin bir artış yaşanmadı.
YATAY SEYREDİYOR
Dolar/TL bu sabah saat 08.53’te 13.74/13.77 seviyesinde işlem gördü. Kur bir süredir 14’ün altında yatay seyrediyor. Aynı saatte euro/TL 15.63/15.66 seviyesindeydi. Dolar/TL, tarihi 18.4 zirvesinden 10’a doğru geriledikten sonra TCMB rezervlerinden döviz arzına rağmen yönünü yukarı çevirmişti.
TCMB 5 doğrudan müdahale dahil Aralık ayında yaklaşık 20 milyar dolar rezerv kaybı yaşadı. TCMB rezerv kayıplarının telafisi için ise ihracat döviz gelirlerinin yüzde 25’ini satın alacağını açıkladı.
Enflasyonun yüzde 36’ya yükselerek yaklaşık 20 yılın en hızlı artışını kaydetmesine karşılık, TCMB’nin 22 puan daha düşük olan politika faizini artırmayacağı beklentisi geçen yıl keskin şekilde yüzde 44 değer kaybeden TL’nin cazibesini ortadan kaldırarak zayıf seyire yol açıyor.
Ekonomistler enflasyonun Mayıs ayına kadar yüzde 50’ye yükselebileceği uyarısında bulunurlarken, bu durum TL’nin zaten negatifte olan getirisinin iyice düşmesine yol açacak.
Faizlerde herhangi bir artırım olmayacağını açıklayan hükümet, kur korumalı mevduat gibi TL’yi bireysel tasarruf sahipleri için daha çekici kılacak finans ürünleri tasarlamış olsa Aralık sonu mevduat verileri bireylerin dolar talebinin devam ettiğini gösterdi.
Son yılların en büyük değer kaybı sonrasında TL’yi destekleme adına getirilen kur korumalı mevduat hesaplarının büyüklüğü 100 milyar TL’nin üzerine çıksa da, yüksek enflasyon ve belirsizlik nedeniyle döviz bozdurarak yeni sisteme geçiş görece düşük kaldı. Kurumsalların uygulmaya dahil edilmesi sonrası TL’ye geçiş olup olmayacağı takip edilecek ancak beklenti ilginin düşük kalması yönünde.
Hükümetin TL’nin çekiciliğini artırmak için yeni araçlar çıkarıp çıkarmayacağı, enflasyonu düşürmek için ne adımlar atacağı yakından izlenecek. Yılsonunun geride kalmasına rağmen piyasa faizlerinde ise artış devam ediyor. Gösterge 10 yıllık tahvilin bileşik faizi dün yüzde 25.15’e yükselerek yeni zirveyi gördü. Dün son işlem ise yüzde 24.82 seviyesindeydi.
BÜYÜME TAHMİNİNİ GÜNCELLEDİ
Öte yandan Dünya Bankası tarafından dün güncellenen tahminlere göre Türkiye’nin 2021 büyüme tahmini yüzde 9.5, 2022 için yüzde 2 ve 2023 için yüzde 3 olarak güncellendi.
Piyasa faizleri de zararı Hazine tarafından üstlenilen kamu bankaları haricinde benzer şekilde yukarı yönlü bir seyir izliyor. Erdoğan’ın yatırım için düşük faiz istekliliğine rağmen ticari kredi faizlerinde özellikle son haftada belirgin artışlar yaşanıyor. TCMB haftalık verilerinde sadece mortgage faizlerinde yükseliş olmadığını ülke genelinde tüm faizlerin yükseldiğini gösteriyor.