Yıl 2006 o zaman genç bir teknik adam olan Ersun Yanal, Manisa’da gençler ile harika bir futbol sergiliyor tüm Türkiye oynadıkları futbolu …
Yıl 2006 o zaman genç bir teknik adam olan Ersun Yanal, Manisa’da gençler ile harika bir futbol sergiliyor tüm Türkiye oynadıkları futbolu hayranlıkla izliyor.
Haftalar haftaları izliyor Manisaspor, Fenerbahçe ile karşı karşıya geliyor. Manisaspor’un genç ve dinamik takımında bir çocuk sarı lacivertliler karşısında öyle bir futbol oynuyor ki taraflı tarafsız herkes kim bu çocuk diye soruyor.
Herkesin merak ettiği bu çocuk dönemin Galatasaray başkanı Adnan Polat’ın da dikkatinden kaçmıyor ve yanındaki yöneticilere hemen bir talimat veriyor! “Kim bu çocuk? Bu çocuğu bizim takıma alalım” Polat’ın yetenekli futbolcuyu kadrosunda istemesi kadar normal bir durum yok ancak tecrübeli başkan sorduğunu sorunun karşılığında aldığı cevap ile şoka uğruyor. “Efendim çocuk bizim çocuk. İsmi Arda, Arda Turan. Kendisini kiralık olarak gönderdik”
O maç ile herkesi kendine hayran bırakan o Arda, Galatasaray’a geri dönüyor Metin Oktay’ın 10 numaralı formasını kaptanlıkmptanlık bandını koluna geçiriyor. Bu bana yetmez diyor İspanya’ya gidiyor, İspanya şampiyonu oluyor. Avrupa’da kupa kazanıyor ama yetinmiyor, dönemin en iyi takımı Barcelona’ya transfer oluyor. Tarihin en büyük futbolcularından biri olarak gösterilen Lionel Messi ile takım arkadaşı oluyor…
Hayat çok garip, o çocuk daha sonra ülkesine dönmek istiyor ama yuvam dediği sarı kırmızılılar onu istemiyor. Başakşehir’e imza atıyor, Galatasaray taraftarının hakaretlerini işitiyor… Hayat garip dedik ya, bir anda bir şey oluyor ve Manisa’da forma giyerken başkanın bile haberi olmayan, İspanya’dan dönüşte istenmeyen adam olan o çocuk, yine dönüyor evine ama bu sefer ilk forması 66 ile ama yine kaptanlık bandı ile…
Yıl 2021. Süper Lig’in 16. haftasında Galatasaray, Adana Demirspor deplasmanına gidiyor. Sarı kırmızılıların oynadığı futbol eleştiriliyor, ligdeki konumu taraftarın yüzünü asıyor… Zorlu deplasmanda maç başlıyor dakikalar 52’yi gösterirken mavi şimşekler skoru 1-0 yapıyor. Stadda herkes sevinirken bir çocuk golü atmasına rağmen hiç sevinmiyor. Çok geçmiyor 8 dakika sonra tüm stat gol diye bir kez daha haykırıyor. Golü atan yine aynı çocuk ve o çocuk yine sevinmiyor..Belki dede 2006 yılında Galatasaray Başkanı Adnan Polat’ın sorduğu gibibirçokk kişi yine aynı soruyu soruyor: Kim bu çocuk?Cevap hiç şaşırtmıyor. O çocuğun adı Yunus, Galatasaray’dan Adana Demirspor’a kiralık gönderilen Yunus Akgün.
Milyonlar harcanarak kurulan bir takım; deplasmanda rakip kaleye gitmekte zorlanırken, kendi altyapısında çıkmış ve o pahalı transferlerden çok daha az para ile bu formayı giymek isten bir çocuğun attığı 2 gol ile sahadan 2-0 yenik ayrılıyor. Taritekerrürür eder mi bilemeyiz ama bir gerçek var ki artık başarıyı dışarda aramak yerine ailenin içinde bulmak en mantıklısı gibi duruyor…
Son sözümüz şu olsun: Bize bir kez daha umut olduğun için ve oynadığın güzel futbol için teşekkür ederim Yunus Akgün…