Türkiye ekonomisi zorlu bir süreçten geçerken, şirket kapanışlarında da rekor artışlar yaşanıyor. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) verilerine göre, 2025 yılının ilk üç ayında 10 bin 393 şirket kepenk indirdi. Bu durum, ülke ekonomisindeki daralmanın ve şirketlerin yaşadığı zorlukların açık bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Kapanış Rekorunun Nedenleri
Şirket kapanışlarındaki bu dramatik artışın birçok nedeni bulunuyor. Bunların başında, artan enflasyon, yükselen maliyetler ve azalan talep geliyor. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ'ler), bu ekonomik baskılara daha fazla dayanamayarak iflas bayrağını çekmek zorunda kalıyor. Ayrıca, döviz kurlarındaki dalgalanmalar, tedarik zincirindeki aksamalar ve rekabetin artması da şirketlerin kapanmasında etkili olan faktörler arasında yer alıyor.
Kapanan şirketlerin sektörlere göre dağılımına bakıldığında, perakende, inşaat ve hizmet sektörlerinin öne çıktığı görülüyor. Bu sektörlerde faaliyet gösteren birçok işletme, artan maliyetler ve azalan gelirler nedeniyle ayakta kalmakta zorlanıyor. Özellikle perakende sektöründe, online alışverişin yaygınlaşması ve AVM'lerdeki yüksek kiralar, birçok küçük esnafın kepenk kapatmasına neden oluyor.
TOBB Verileri Ne Anlatıyor?
TOBB'un açıkladığı verilere göre, Mart ayında 1.932 şirket daha kapanırken, yılın ilk üç ayında kapanan şirket sayısı 5.607'ye yükseldi. Gerçek kişi ticari işletmeler de dahil edildiğinde, bu sayı 10.393'e ulaşıyor. Bu rakamlar, şirket kapanışlarının giderek arttığını ve ekonomik durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor. Kurulan şirket sayısındaki azalma da dikkat çekiyor, bu da yatırımcıların ve girişimcilerin geleceğe dair endişelerini yansıtıyor.
Ekonomik Etkileri ve Beklentiler
Şirket kapanışlarındaki bu artışın, işsizlik oranlarını yükseltmesi ve ekonomik büyümeyi olumsuz etkilemesi bekleniyor. Birçok kişi işini kaybederken, devletin vergi gelirleri de azalıyor. Bu durum, ekonomik toparlanmayı daha da zorlaştırabilir. Uzmanlar, hükümetin KOBİ'lere yönelik destek paketleri açıklaması ve ekonomik reformlar yapması gerektiğini vurguluyor. Aksi takdirde, şirket kapanışlarındaki bu trendin devam etmesi ve ekonomik krizin derinleşmesi kaçınılmaz olabilir.
Türkiye ekonomisi için zorlu bir dönemden geçilirken, şirket kapanışlarındaki rekor artış, alarm zillerinin çalmasına neden oluyor. Hükümetin ve ilgili kurumların acil önlemler alarak, şirketlerin ayakta kalmasını sağlaması ve ekonomik toparlanmayı hızlandırması gerekiyor. Aksi takdirde, bu kapanışların domino etkisi yaratması ve daha büyük sorunlara yol açması kaçınılmaz olacaktır.