İran ve İsrail arasındaki son gerilim, Türkiye'deki siyasi arenada da yankı bulmaya devam ediyor. Özellikle DEM Parti içerisinde yaşanan tartışmalar, dikkatleri üzerine çekiyor. Terör örgütü PKK'nın kurucusu Abdullah Öcalan'ın İsrail'in saldırılarına karşı İran'ın yanında yer alması, parti içinde farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden oldu. Bu durum, HDP eski genel başkanı Selahattin Demirtaş'ın da bazı kesimler tarafından hedef alınmasına yol açtı.

İran-İsrail Çatışması ve DEM Parti'deki Yansımaları

İsrail'in 13 Haziran'da İran'ın nükleer ve askeri tesislerine yönelik başlattığı saldırı, bölgedeki tansiyonu zirveye taşıdı. Bu saldırı, Türkiye'deki siyasi partiler arasında da farklı tepkilere neden oldu. DEM Parti içinde ise, özellikle Kürt siyasetinin önde gelen isimlerinin pozisyonları merak konusu oldu. Abdullah Öcalan'ın İran'a destek açıklaması, parti tabanında ve yönetiminde farklı görüşlerin ortaya çıkmasına zemin hazırladı. Bu durum, partinin geleceği açısından önemli bir sınav olarak değerlendiriliyor.

Selahattin Demirtaş'ın ise bu konuda nasıl bir tutum sergileyeceği merakla bekleniyordu. Ancak, Demirtaş'ın henüz net bir açıklama yapmaması, bazı kesimler tarafından eleştirilere neden oldu. Özellikle "batıcı Kürtler" olarak nitelendirilen kesimler, Demirtaş'ın sessizliğini eleştirerek, onu "İran'a destek vermekle" suçladı. Bu durum, Demirtaş'ın siyasi geleceği açısından da önemli bir risk oluşturuyor.

Selahattin Demirtaş Neden Hedefte?

Selahattin Demirtaş'ın hedefte olmasının temel nedenlerinden biri, onun Kürt siyasetindeki önemli figürlerden biri olması. Demirtaş, HDP'nin eski genel başkanı olarak, Kürtlerin haklarını savunma konusunda önemli bir rol üstlenmişti. Ancak, onun bu rolü, bazı kesimler tarafından "bölücü" olarak nitelendirilmesine neden oldu. Özellikle, Demirtaş'ın PKK ile ilişkisi olduğu iddiaları, onun sürekli olarak hedefte olmasına yol açtı.

İran-İsrail çatışması sonrasında Demirtaş'ın sessiz kalması, onun eleştirilmesine neden olan bir diğer faktör. Demirtaş'ın, bu konuda net bir açıklama yapmaması, onun "İran'a destek verdiği" şeklinde yorumlanmasına yol açtı. Bu durum, Demirtaş'ın özellikle "batıcı Kürtler" olarak nitelendirilen kesimler tarafından hedef alınmasına neden oldu.

Bölgesel Gerilim ve Türkiye'ye Etkileri

İran ve İsrail arasındaki gerilim, sadece bu iki ülkeyi değil, tüm bölgeyi etkileyen bir durum. Bu gerilim, Türkiye'nin de içinde bulunduğu birçok ülkenin dış politikasını ve güvenliğini doğrudan etkiliyor. Türkiye, hem İran hem de İsrail ile komşu olması nedeniyle, bu gerilimden en çok etkilenen ülkelerden biri. Bu nedenle, Türkiye'nin bu konuda dikkatli ve dengeli bir politika izlemesi gerekiyor.

Türkiye'nin, İran ve İsrail arasındaki gerilimde tarafsız kalmaya çalışması, bazı kesimler tarafından eleştiriliyor. Ancak, Türkiye'nin bu tutumu, ülkenin çıkarlarını korumak ve bölgedeki istikrarı sağlamak açısından önemli. Türkiye'nin, bu gerilimde taraf olması, ülkenin güvenliğini riske atabilir ve bölgedeki çatışmaları daha da körükleyebilir.

Sonuç olarak, İran-İsrail arasındaki gerilim, Türkiye'deki siyasi arenada da önemli tartışmalara neden oluyor. Özellikle DEM Parti içinde yaşanan görüş ayrılıkları ve Selahattin Demirtaş'ın hedef alınması, Kürt siyasetinin geleceği açısından önemli bir dönüm noktası olabilir. Türkiye'nin ise, bu gerilimde dikkatli ve dengeli bir politika izlemesi, ülkenin çıkarlarını korumak ve bölgedeki istikrarı sağlamak açısından büyük önem taşıyor.