Taşcıer, kadın yönetici sayılarının AKP iktidarının kadın yöneticileri ancak sembolik olarak gördüğünü gösterdiğini belirterek, “Üniversiteler de …
Taşcıer, kadın yönetici sayılarının AKP iktidarının kadın yöneticileri ancak sembolik olarak gördüğünü gösterdiğini belirterek, “Üniversiteler de bu sembolik tutumdan ve dışlama kültüründen payını alıyor. Kadınların yönetici olmasından rahatsızlık duyan bu anlayış, ülkeyi erkeklerin yönettiği, kadınların dinlediği bir yer haline getirmeye çalışıyor” dedi.
Taşcıer’in hazırladığı çalışma, kadınların çalışma hayatı ve kamunun yanı sıra akademide de yeteri kadar temsil edilmediklerini ortaya koydu.
Çalışmada şu tespitler yapıldı:
İşgücüne katılım düştü: Kadınların işgücüne katılım oranı Mart 2019’da yüzde 34,4 olarak hesaplanırken, Mart 2020’de yüzde 30,1’e geriledi. İşsizliğin yüksek olması, kadınlar için problemin katlanarak büyümesine neden oluyor.
Yönetici oranı azaldı: 17 bakandan yalnızca 2’sı kadın. 81 ilde yalnızca 2’sinde kadın vali görev yapıyor. İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre görevdeki kadın kaymakam mülki idare amiri sayısı 23.
İl Emniyet Müdür Yardımcısı, İlçe Emniyet Müdürü ve İlçe Emniyet Müdür Yardımcısı olarak görev yapan kadın sayısı da 34.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın verilerine göre kadın yönetici sayısı il müdürlüklerinde yüzde 2, ilçe müdürlüklerinde ise yüzde 1,3 seviyesinde. 81 ilde yalnızca 2 il milli eğitim müdürlüğünde kadın yönetici bulunuyor.
İl milli eğitim müdür yardımcısı statüsünde kadın sayısı ise 13. İl milli eğitim müdürlüklerinde şube müdürü olarak görev yapan kadın sayısı 25.
Devlet üniversitelerinde profesör olarak görev yapanların yüzde 32’si kadınlardan oluşurken, doçent olarak görev yapanların ise yüzde 39’u kadın.
Vakıf üniversitelerindeki profesörlerin de yüzde 32’si kadınlardan oluşuyor. 129 devlet üniversitesinde sadece 5 kadın rektör bulunurken, 79 vakıf yükseköğretim kurumunda ise 11 kadın rektör görev yapıyor.