Oğuz Kaan Salıcı Erbil ve Kerkük ziyareti ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarının ardından yeniden siyasetin gündemine oturan “Kürt sorunu”na …
Oğuz Kaan Salıcı Erbil ve Kerkük ziyareti ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarının ardından yeniden siyasetin gündemine oturan “Kürt sorunu”na ilişkin Cumhuriyet’e açıklamalarda bulundu. Irak ziyaretinde hem Kürtler, hem Türkmenler, hem Ezidiler ve hem de Hıristiyanların temsilcileri ile görüştüklerini söyleyen Salıcı,“ Yapılan ziyaretin sadece Kürt bölgesine gerçekleştirilmiş gibi algı oluştu. Orada bölgesel yönetimin yanı sıra siyasi partiler ve parlamento seviyesinde görüşmeler oldu. Orta Doğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı (OBİT) kapsamında görüşlerimizi aktardık. Bölgede ülkeler terörden muzdarip. Savaşlar, sığınmacılar, ekonomik yıkımlar bölgede huzursuzluğun kaynakları. Buralara huzur gelmesi demek Türkiye’nin huzurunun sağlanması demek. Diyalog mekanizmalarının sağlanması tüm ülkelerin sınır güvenliği için katkı yapar. Terör örgütlerinin hareket alanını daraltır. Demokratik hak ve özgürlüklerin çoğalmasını sağlar. Aynı zamanda istikrarı ve ekonomik büyümeye katkısı olur. Bu aynı zamanda sığınmacı sorununu çözülüne de katkı sunacaktır”dedi.
“TÜRKMENLER DESTEK BEKLİYOR”
“ÇÖZÜM PARLAMENTO”
CHP’nin Kürt sorununa yaklaşımının yeni olmadığını ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarının doğru olduğunu kaydeden Oğuz Kaan Salıcı,“ SHP-CHP geleneğinde bu konu çok konuşulmuş, yazılı belge halinde daha önce sunulmuştu. Bu sorun Türkiye’nin üniter yapısı içinde, demokratik zeminde ve parlamentoda çözülmesi gerekiyor. Biz çözüm sürecinde yöntemin yanlış olduğu konusunda eleştirimizi ortaya koymuştuk. Hatta Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu,‘ Siyasi kariyerime mal olacağını bilsem açık destek veriyorum’ demişti. İktidar elinin tersi ile itmişti. Bugün gelinen noktada diğer siyasi partilerinde parlamentoyu adres göstermesi olumlu bir durum. Sezai Temelli de açıklamalarının kendi görüşü olduğu yönünde bir düzeltme yaptı. Bu sorun açık ve şeffaf şekilde parlamentoda çözülmelidir” dedi.