Soruşturma kapsamında özellikle Manavgat’ın Kavaklı ve Sarılar mahallelerini etkileyen ve bir odun deposu, bir marangoz atölyesi, bazı evlerle …
Soruşturma kapsamında özellikle Manavgat’ın Kavaklı ve Sarılar mahallelerini etkileyen ve bir odun deposu, bir marangoz atölyesi, bazı evlerle birlikte ormanın zarar gördüğü yangın ve devam eden diğer yangınlarla ilgili bir savcı görevlendirildi. Bu savcının yürüttüğü soruşturma çerçevesinde de özel ekip oluşturuldu. Antalya İl Jandarma Komutanlığı, İl Emniyet Müdürlüğü, Manavgat İlçe Jandarma Komutanlığı, İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden terörle mücadele, istihbarat ve bilişim konularında uzman görevlilerin katıldığı özel ekip, çok yönlü çalışmaya başladı.
Yapılan çalışmalar sonucunda yangının ilk çıktığı noktaya 12 metre uzaklıkta bir apartmanın istinat duvarı üzerinde, içerisinde 0,5 litre benzin ve mazot karışımı sıvı bulunan 1,5 litrelik pet şişe ele geçirildi. Pet şişenin üzerinden alınan swap izlerinden Ankara Bölge Kriminal İnceleme Laboratuvarı’nca yapılan analizde bir sonuç elde edilemedi.
2 ŞÜPHELİ YAKALANDI
Kavaklı Mahallesi’nde başlayan ve ev ve iş yerlerinin küle dönmesine neden olan yangınla ilgili çalışmalarını yürüten ekip, çevredeki güvenlik kameralarını ve sosyal medyadaki görüntüleri tek tek inceledi. Yüzlerce saati bulan inceleme ve görgü tanıklarının ifadeleri sonucunda biri 16, diğer 12 yaşında 2 şüpheli tespit edildi. 29 Temmuz’da şüpheliler M.A.T. ve C.Y. yakalandı.
‘ELİMDEKİ ÇAKMAKLA ATEŞE VERDİM’
Şüphelilerden M.A.T. savcıya verdiği ifadede, Kavaklı Mahallesi 6507. Sokak üzerinde bulunan ve yangının ilk başlangıç noktası olan Sarılar Mahallesi ve Kavaklı Mahallesi sınırındaki ormanlık alanı kendisinin yaktığını, bu konuda kendisini, Sarılar Mahallesi’nde ikamet eden, her iki kulağına küpe takan, ismini C. olarak bildiği şüphelinin yönlendirdiğini söyledi. M.A.T. ifadesinde şunları belirtti:
“Olay günü C. değişik renkte tişört ve şort giymişti. Tam olarak hatırlamıyorum. C.’nin iki kulağında da küpe vardır. C. benim yanıma gelerek ormanı işaret etti ve ‘Bu ormanı tutuştur’ dedi, ben de ‘Neden’ diye sordum, o da bana ‘Sen yak yak bir şey olmaz, zaten kamera yok buralarda’ dedi. C. bana çikolata verdi ve ormanı yakmamı söyledi, yine bana evimizdeki çakmağı alarak ormanı yakabileceğimi söyledi. Ben eve giderek çakmağı aldım ve ormana gittim, biz bu ormanda daha önceden hayvancılık yapmıştık, bu sebeple ormanı biliyordum, ormana gittiğimde yerde bulunan kurumuş çalılara etraftan biraz daha çalı ve kurumuş ot toplayarak çember haline getirdim ve elimdeki çakmakla orayı ateşe verdim. Beş dakika kadar orada kaldım, yangın büyüdü, ben ormanın yakınlarındaki oduncunun yanına gittim, yangının istif halinde bulunan odunlara doğru ilerlediğini gördüm, oradan da kaçarak eve gittim. C. ile daha öncesinde top oynadığımız sırada 1,5 yıl önce Sarılar Mahallesi’ndeki ormanı yaktığını söylemişti. C. ile konuşmamızda bana ‘Bunu kimseye söyleme tamam mı’ dedi. Ben C. bana çikolata verdiği için ve ormanı yakmamı söylediği için ormanı yaktım. Ormanı yakmam konusunda kimse beni tehdit etmedi, aileme ya da bana zarar vereceklerini söylemediler, çok pişmanım.”
İKİ GÜN SONRA İFADE DEĞİŞTİRDİ
Şüpheli M.A.T.’nin ilk ifadesinin ardından 2 gün sonra alınan ifadesinde ise “C.’yi ablam Y. ile bir dönem arkadaşlık yapmasından dolayı tanırım. Bu ormanın içinde C.’nin ablama sarıldığını ve öptüğünü gördüm. Ayrıca bir defa da C. benim boğazımı sıkmıştı. Bu nedenden dolayı C.’nin ismini verdim. Yine ifadem alındığı sırada korktuğum için kendimi korumak amacıyla böyle bir beyanda bulundum. Söz konusu ormanı hiç kimseden talimat almadan kendi isteğimle yaktım. Bu konuda birileri bana tehditte bulunmadı veya yönlendirmesi olmadı. Ormanı yakmam konusunda kimse beni tehdit etmedi, aileme ya da bana zarar vereceklerini söylemediler, çok pişmanım. Yangının büyüdüğünü görünce söndürmeye çalıştım ama olmadı” dedi.
‘YOLDA GİDERKEN YANGINA İLK MÜDAHALELERİN YAPILDIĞINI GÖRDÜK’
C.Y. ise ifadesinde, yangın çıktığında arkadaşı M.’nin evinde olduğunu belirterek, “Yangının başlamasından 15-20 dakika sonra annem telefonla beni aradı, yangını duymuş, eve gidip kardeşimin başında durmamı istedi. Bunun üzerine ben, M. ve A. evden ayrılarak bizim eve gittik. Bizim eve giderken Hacı Ayşe Kasapoğlu Camii şadırvanından su içtim. Bu sırada yolun karşısındaki dolmuş durağında M.A.T.’yi otururken gördüm. Ancak aramızda herhangi bir selamlaşma ya da konuşma geçmeden yanımdakilerle yürüyüp bizim eve gittik. Yolda giderken yangına ilk müdahalelerin yapıldığını gördük. Eve vardığımızda kardeşim C. evin çatısına çıkmış komşularla yangına yapılan müdahaleyi izliyordu” dedi.
‘YANGIN OLAYI İLE İLGİM YOKTUR’
M.A.T.’nin hakkında bu şekilde asılsız suçlamada neden bulunduğunu bilmediğini anlatan C.Y., ifadesinde şunları söyledi:
“M.A.T.’nin ablası Y. ile 7 ay kadar önce bir dönem arkadaşlık yapmıştım. M.A.T.’yi de bu şekilde tanıdım. Y. ile görüştüğümüz dönemde M.A.T. olur olmaz hareketler yapıyordu. Bana vurup kaçıyordu, sivilcelerimle alay ediyordu, beni kızdırıyordu, olur olmaz küfür ediyordu. M.A.T.’nin bu tavırları sebebiyle Y. ile tartıştık ve bu şekilde kötü ayrıldık. O tarihten sonra da M.A.T. beni gördüğü zamanlarda bu şekilde hareketlerini devam ettirdi. M.A.T.’nin bu hareketleri nedeniyle ben zaman zaman kendisine kızıp bağırıyordum. Hakkımda tahminimce bu sebeplerle beni sevmediğinden dolayı asılsız suçlamada bulunmuş olabilir. Benim kesinlikle yangın olayı ile ilgim yoktur. Yine M.A.T.’nin anlattığı şekilde kendisine 1,5 yıl önce Sarılar Mahallesi’ndeki ormanı yaktığımı söylemedim. Bu iddiası da gerçek dışıdır.”
YER GÖSTERME YAPTIRILDI
Yangınla ilgili yapılan yer göstermede M.A.T.’nin yangını başlattığı ilk noktayı gösterdiği, göstermiş olduğu yerin olay yeri inceleme ekipleri ve bilirkişi tarafından yangının ilk başlangıç noktası olarak belirlenen yer ile aynı olduğu tespit edildi.
‘MANAVGAT YANIYORKE, DEVAMKE’
Şüpheli C.Y.’nin cep telefonunda yapılan incelemede ise orman yangını bölgesinde boynunda fulara benzer bir cisim takılı şekilde kendini kameraya alarak güler ve neşeli vaziyette ‘Manavgat yanıyorke, devamke, pompake, ölüyozke, kıyametke’ dediği belirlendi.
BİRİ TUTUKLANDI, DİĞERİ SERBEST
İfadelerin ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden M.A.T.’nin tutuksuz yargılanmasına karar verilirken, sulh ceza hakimliğine sevk edilen C.Y. ‘kasten orman yakma’ ve ‘mala zarar verme’ suçlarından tutuklandı.
CEZA SORUMLULUĞUNUN TAM OLDUĞU BELİRTİLDİ
Yangınla ilgili Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame hazırlandı. İddianamede, soruşturma sürecinde 12 yaşında olan M.A.T. hakkında yaptığı eylemin sonuçlarını algılama yeteneğinin gelişip gelişmediği yönünde rapor talep edildiği, Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından verilen raporda ‘Yangın suçunun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğinin gelişmemiş olduğu kanaatine varılmıştır’ denildiği; İstanbul Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Dairesi tarafından M.A.T.’nin yapılan muayenesinde ise dava dosyasının tetkikinde suçun islenişi esnasında davranışlarını yönlendirme yeteneğini etkileyecek herhangi bir akli arıza içinde bulunduğunu gösteren psikopatolojik unsura rastlanmadığı, M.A.T.’nin ‘kasten orman yangınına neden olma’ fiiline karşı ceza sorumluluğunun tam olduğunun belirtildiği kaydedildi.
TOPLAM 21 YIL 2 AY 20 GÜN HAPİS İSTENDİ
Manavgat Orman İşletme Müdürlüğü’yle 24 vatandaşın şikayetçi olarak yer aldığı iddianamede, 4 hektarlık ormanlık ve şikayetçilerin ev ve iş yerlerinde zarara neden olan yangının şüpheli M.A.T. tarafından çıkarıldığı, diğer şüpheli C.Y.’nin ise aklında orman yangını olmayan M.A.T.’yi yönlendirdiği belirtildi. İddianamede şüphelilerden M.A.T. hakkında ‘kasten orman yakmak’ ve ‘olası kastla mala zarar vermek’ suçlarından 7 yıl 1 ay hapis, 6 bin 667 gün adli para cezası, C.Y. hakkında ise aynı suçlardan ve olayla ilgili azmettirici olduğu gerekçesiyle 14 yıl 1 ay 20 gün hapis ve 13 bin 333 gün adli para cezası cezalandırılmaları talep edildi. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, Çocuk Mahkemesi sıfatıyla Manavgat Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Davanın görülmesine önümüzdeki günlerde başlanacak.