Öncelikle birer birer eksildi Beşiktaş. 12 kişi yoktu Hollanda’da. Alt yapıdan 4 oyuncu ile ancak 16 kişi çıkabildi sahaya. Örneğin 3 sol bek …
Öncelikle birer birer eksildi Beşiktaş.
12 kişi yoktu Hollanda’da.
Alt yapıdan 4 oyuncu ile ancak 16 kişi çıkabildi sahaya.
Örneğin 3 sol bek vardı, biri stoper, biri sol bek, biri sol açık oynadı…
Özellikle merkez savunma çok eksikti.
Ateşten gömleği 18’lik Serdar Saatçi giydi.
Bunca eksik varken Ajax da bu sezonun en çok gol atan takımıydı…
Üstelik ilk yarım satte golü de buldular, ama sonra Ersin’in onurlu direnişine takıldılar. İnanılmaz topları çıkardı genç Beşiktaş kalecisi. Keza Serdar Saatçi, aslan gibi stoper oynadı. Kimse yenen gollerde ona kızmadı, kızamazdı da..
Josef orta alanı tek başına ayakta tuttu. Savunmasının yükünü azaltmaya çalıştı.
Aslında ilk 11 ve sonradan giren Oğuzhan ile Gökhan Töre’ye kimse söz edemez.
Onlar da canlarını dişlerine taktılar.
Evet Ajax 2. golü de buldu. Ama dedim ya, “Bu yolda galip sayılır mağlup..”
Üstelik Kenan’ın sayılmayan bir golü var. Ne o rakibine omuz atmış!
Şarjın adı ne zamandan beri faul oldu bilemedim.
Sonrasında etkili bir korner ve Ajax’ın paniklediği anlarda Oğuzhan’ın karşı karşıya kaldığı pozisyonda topu kaleciye nişanlayışı..
Sonra 13. sakat. Umut Meraş’ın yerini 18’ini doldurmayan Berkay’a bırakışı..
Gözler yaşardı o anlarda işte…
Evet, yenildi Beşiktaş. Canları sağ olsun.
Eğer sakatlardan bir Atiba veya koronavirüs olan Montero olsa, Texeira ya da Pjanic’ten biri forma gyise, onları geçtim. Vida ile Wellinton’dan biri oynayabilse inanın sonuç da skor da değişirdi.
Beşiktaş puan alamadı, gol de atamadı, ama canları sağ olsun.
Eskiler der ya, “Bu yolda mağlup sayılır galip..”