Getty ImagesSuriye Anayasa Komitesi’nin taslak metin hazırlama konusunda uzlaşmasının ardından başlayan altıncı tur görüşmeler, hiçbir ilerleme …
Suriye Anayasa Komitesi’nin taslak metin hazırlama konusunda uzlaşmasının ardından başlayan altıncı tur görüşmeler, hiçbir ilerleme kaydedilmeden sona erdi.
Pazartesi başlayan görüşmelerde heyetler, beş gün boyunca hangi konuların öncelik olacağı ve nasıl ele alınacağıyla ilgili yöntem belirlemek üzere görüştü, ancak bir uzlaşı sağlanamadı.
Eylül 2019’da oluşturulduğu duyurulan Suriye Anayasa Komitesi’nin 150 üyesi var. Bu üyelerin 50’si Suriye hükümeti tarafından seçilmiş isimler. 50 üye muhalefeti temsil ederken, kalan 50 üye de BM Suriye Özel Temsilcisi tarafından Komite’ye davet edilmiş kişilerden oluşuyor.
Anayasa ile ilgili konular, her gruptan 15 kişinin katıldığı 45 kişilik alt komisyonda görüşülüyor.
Altıncı tur görüşmeler de alt komisyon tarafından yürütüldü.
Bir sonraki görüşmenin ne zaman yapılacağına dair henüz bir açıklama gelmedi.
Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, toplantının ardından bir basın toplantısı düzenleyerek görüşmelerin “İnişli çıkışlı olduğunu” söyledi:
“Bugünkü tartışma büyük bir hayal kırıklığı oldu. Ulaşmayı umduğumuz hedefe, yani bir şekilde fikir birliğine ulaşma konusunda yapıcı bir tartışma yürütebilme hedefine ulaşamadık. Bu süreci nasıl devam ettireceğimiz konusunda net bir anlayışa varamadık.”
Bu hafta her gün her bir delegasyon, farklı bir konuyla ilgili anayasa taslak önerilerini masaya getirdi. Örneğin Pazartesi günü hükümet delegasyonu egemenlik, bağımsızlık ve toprak bütünlüğü konularında taslak bir metin önerisinde bulunurken Salı günü, muhalefetin silahlı kuvvetler ve güvenlik konularındaki önerileri tartışıldı. Sonra sivil toplum temsilcilerinin hukukun üstünlüğü konusunda önerileri oldu. Son olarak Cuma günü, hükümetin ‘terörizm’ konusunda önerileri oldu.
Pedersen, Cuma günü toplantının kapanışında uzlaşılan maddeler ya da uzlaşılan ilkeler; hiç olmazsa ortak bir kararla konuşulmamasına karar verilen maddeler konusunda bir açıklama yapmayı hedefliyordu.
Alınan tek ortak karar, Pedersen’e göre, “bu şekilde devam edemeyecekleri” oldu:
“Bu hafta çok az da olsa bir güven inşa edebildiğimizi düşünüyorum. İlerleme için imkanımız olabileceğini görüyorum.”
Görüşmelerin sonunda hükümet ve muhalefet temsilcileri, ilerleme sağlanaması konusunda birbirlerini suçladı.
Hükümet delegasyonunun başındaki Ahmed Kuzbari, “Muhalefetin bazı önerileri gerçeklikten uzaktı ve zararlı fikirleri, saldırgan gündemleri içeriyordu” dedi. Muhalefeti, görüşmelere engel koymak ve hiçbir ilerleme sağlamamak için çaba göstermekle suçladı:
“Muhalifler Türkiye ve ABD’nin Suriye topraklarındaki işgalini de meşru göstermeye çalıştılar. Ancak tüm bunlara rağmen bizim delegasyonumuz devam edeceğini garanti eder, sürece olumlu şekilde dahil olacağız.”
Suriye muhalefeti delegasyonunun başındaki Hadi el Bahra ise, Kuzbari’nin iddialarının “gerçeklikten yoksun olduğunu” söyledi, hükümetin bir sonuca varma niyetinin olmadığını savundu:
“Muhalefet ve hükümetin Suriye’nin bağımsızlık, egemenlik ve toprak bütünlüğü konusundaki görüşleri konuşarak değiştirilebilir durumdaydı, ancak onlar yine de ısrarla fikir birliği yok dediler.
“Mevcut anayasa diktatörlüğü ve tekeli meşrulaştırıyor. Ancak Cenevre’deki görüşmeler Suriye muhalefetinin söz sahibi olabildiği tek uluslararası platform, bu sebeple devam etmeliyiz.”