İstanbul Okmeydanı’nda, 16 Haziran 2013 günü, Gezi Direnişi protestoları sırasında polisin attığı gaz fişeğinin başına isabet etmesi sonucu …
İstanbul Okmeydanı’nda, 16 Haziran 2013 günü, Gezi Direnişi protestoları sırasında polisin attığı gaz fişeğinin başına isabet etmesi sonucu hayatını kaybeden 14 yaşındaki Berkin Elvan’ın bugün doğum günü. Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, “Bizim için iyi bir gün değil tabii ki… Aslında çok sevinçli bir günümüz çok hüzünlü bir güne dönüştü. Maalesef ki yaşadığımız bu süreçte bizim gibi daha çok insanın ocağına böyle ateşler düştü. Umarım bundan sonra olmaz. Bizim mücadelemizde zaten bu yönde” dedi.
“Bugün oğlum yaşasaydı 22 yaşına girecekti. Bugün belki üniversitede aktif olacaktı” diyen Elvan, “Belki çok iyi yerlerde olacaktı. Bilmiyoruz… Tabii ki hayal gücüyle konuşuyoruz. Ama bundan sonraki süreçte kimsenin burnunun kanamaması için mücadele ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Elvan, katilin hala dışarıda olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Onun ceza alması için elimizden gelen mücadeleyi vereceğiz. Ayrıca bu davanın da emsal teşkil etmesi için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Katil olan kişi kasten adam öldürmeden yargılandı ve müebbet aldı. Ağırlaştırılmış müebbet alması gerekirken müebbet hapisle 16 yıl 8 ay gibi bir ceza verildi. Şu anda dosya istimlakta, avukatlarımız takip ediyor. Gerekli itirazlar da zaten yapıldı. Süreci bekliyoruz. Ama katil hala dışarıda…”
DAVA SÜRECİNDE NELER YAŞANDI?
Elvan ailesinin avukatları 25 Haziran 2013’te polislerle ilgili “kasten adam öldürme” suçlamasıyla suç duyurusunda bulundu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı suçlamayı “zor yetkisine ilişkin sınırın aşılması” olarak değiştirerek kabul etti ve soruşturma başlattı.
Berkin Elvan, 11 Mart 2014 tarihinde tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Soruşturma 3,5 yıl sürdü ve 20 Aralık 2016’da birçok kez savcı değiştikten sonra tamamlandı. Savcı iddianamesinde polis memuru Fatih Dalgalı’nın “olası kasıtla adam öldürmek” suçundan müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi. Sanık polis ise bugüne kadar görüntülerdeki kişinin kendisi olmadığını iddia etti.
23 Ocak 2019 tarihli duruşmada dosyaya ulaşan bilirkişi raporunda, Berkin Elvan’ın sanık polis tarafından yapılan atış neticesinde yaralanması “kuvvetle muhtemel” olarak değerlendirildi. Ancak sanık polisin tutuklanması yönündeki talepler reddedildi.
Mahkeme heyetinin sanık kusurunun tespit edilebilmesi için jandarmadan istediği bilirkişi raporunda görüntülerdeki polisin “asli kusurlu olduğu” belirtildi. Raporda ayrıca, Berkin Elvan’ın “yasadışı eylemlerde bulunan gösterici grubun olduğu alanda bulunarak kendi güvenliği ile ilgili gerekli özeni göstermediği” gerekçesiyle “tali kusurlu olduğu” öne sürüldü.
Davanın bir önceki, 19. duruşması 29 Ocak 2021’de yine İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. O duruşmada verdiği esas hakkındaki mütalaasında savcı, sanık polisin “Bilinçli taksirle ölüme neden olmak” suçundan 2 yıl 8 aydan 9 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti.
Mütalaada sanık polis Fatih Dalgalı’nın savunmasına, soruşturma ve dava aşamasında dosyaya giren bilirkişi raporlarına yer verildi. Savcı bunların olayı aydınlatmaya yeterli olduğunu savunarak soruşturmanın derinleştirilmesine gerek olmadığını belirtti.
YARGITAY TARAFINDAN ONANIRSA CEZAEVİNE GİRECEK
Karar duruşmasında sanık polis Fatih Dalgalı ise ölümden sorumlu olmadığını, yüzde 30’luk bir benzerlik yüzünden yargılandığını söyleyerek “Ben baştan beri devletime hizmet ettim, etmeye de devam edeceğim” dedi ve beraatini talep etti. Ancak mahkeme Fatih Dalgalı 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı. Dalgalı’nın “kasten öldürme suçunu işlediğinin sabit olduğuna” hükmedildi. Yurt dışına çıkışı yasaklanan Dalgalı, tutuklama kararı verilmediği için cezası Yargıtay tarafından onanırsa cezaevine girecek.