Getty ImagesBelarus sınırındaki Polonyalı askerlerPolonya ve Belarus arasındaki sınırda birkaç bin göçmen mahsur kalmış halde beklerken, Avrupa …
Polonya ve Belarus arasındaki sınırda birkaç bin göçmen mahsur kalmış halde beklerken, Avrupa Birliği, göçmenleri taşımakta etkin olduğuna inandığı havayolu şirketlerni kara listeye almaktan bahsetti.
Göçmenlerin Avrupa dışından Belarus’a nasıl geldiklerini ve AB’nin buna nasıl bir tepki vermeyi planladığını inceledik.
GÖÇMENLER NEREDEN GELİYOR?
Son aylarda Belarus’a ulaşıp, AB’ye geçmeye çalışan göçmenlerin bir çoğu Ortadoğu ve Afganistan’dan geliyor, ancak daha az sayıda olmak üzere, Afrika ülkeleri de dahil daha uzaklaran gelenler de var.
AB’nin sınır koruma gücü Frontex’in Eylül verilerine göre AB’nın doğu sınırlarından girmeye çalışan göçmenlerin geldikleri ülkeler şöyle;
Yaz aylarından bu yana gözmen sayıları giderek arttı ve bunlar sadece Frontex’in tespit ettikleri ve kuruluşa bildirilenler.
Belarus’un başkenti Minsk’e Ortadoğu’nun çeşitli noktalarından uçuşlar var. Bunlara İstanbul, Beyrut, Dubai ve Bağdat da dahil.
Belarus devlet havayolları şikketi Belavia’nın İstanbul’dan tarifeli uçuşları var. Türk Havayolları ve Aeroflot gibi diğer bazı devlet havayolu şirketleri de Minsk’e düzenli bir şekilde uçuyor.
Hava trafiğini gerçek zamanlı gözlemleyen FlightRadar24’e göre Bağdat ve Dubai’den Minsk’e uçan birkaç özel havayolu şirketi de bulunuyor.
BBC’nin geçtiğimiz günlerde yaptığı bir araştırmaya göre, bir seyahat şirketleri ve insa kaçakçıları ağı, çoğunlukla sosyal medyayı kullanarak, Belarus’a uçuş ve vizeleri paket olarak satıyor.
Ayrıca Belarus da 76 ülke vatandaşlarına 30 güne kadar vizesiz kalış hakkı veriyor. Ancak bu ülkelere Irak ve Afganistan dahil değil.
Belarus makamlarının, insanları turist vizesiyle çekip AB’nin doğu sınırlarında bir kriz çıkartmak için bu yolculukları kolaylaştırdığı suçlamaları gündemde. Belarus ise bunu reddediyor.
Polonya, Belarus’un dışında Rusya’yı bile, göçmenlerin Belarus’ta sınıra gitmelerine izin vererek AB’yi istikrarsızlaştırmaya çalışmakla suçladı.
AB GÖÇMENLERİN GELİŞİNİ ÖNLEMEK İÇİN NE YAPIYOR?
AB, Polonya ve Litvanya sınırlarındaki yığılmayı önlemek için göçmenleri taşınmasında rol oynayan havayolu şirketlerinin kara listeye alınmasından bahsediyor.
AB Komisyonu Sözcüsü Peter Stano, AB’nin sadece devlet havayolu şirketlerini değil, özel şirketleri ve bazen son dakikada ayarlanan charter uçuşlarını da incelediğini belirtti.
Henüz nasıl bir adım atılabileceği net değil, ancak AB konuyla iligili 10 kadar ülkeyle görüşme halinde olunduğunu duyurdu.
Bunların çoğu, göçmenlerin büyük çoğunluğunun geldiği ya da göçmen taşıyan uçakların kalktığı, Afrika ve Ortadoğu ülkeleri.
AB’nin gözlemlediği 20 kadar ülkelik daha uzun bir listesi de var. Bu ülkelerin göçmenler tarafından potansiyel olarak Belarus ve daha sonra AB’ye girmek için kullanılabileceğine inanılıyor.
Bu listede, Belarus’a günlük düzenli uçuşlar yapılan Rusya da var.
Ağustos ayında AB Irak makamlarından, Bağdat’tan Belarus’a giden tüm uçuşları yasaklamasını istedi. Bağdat yönetimi bunu kısıtlı bir süre yapmayı kabul etti.
Ancak Avrupa Parlamentosu’nda Ağustos ayında gündeme gelen bir soru önergesine göre, bazı uçuşlar devam etti ve Bağdat-Minsk seferi yapan Irak Havayolları uçaklarının neredeyse tüm koltukları satıldı.
Frontex’in verilerine göre Eylül ayında, birliğin doğu sınırlarında görülen Iraklı sayısında büyük bir düşüş oldu ve 1345’ten 181’e geriledi.
Ancak bu eğilimin devam edip etmediğini gösterecek Ekim ayı verileri henüz bilinmiyor.
Özel şirketlerin Irak’tan Minsk’e seferleri de devam ediyor.
Irak’tan Belarus’a doğrudan uçuşlar azalsa da, göçmenler Türkiye ve Lübnan gibi komşu ülkeler üzerinden başka güzergahlar buluyor.
Belarus devlet havayolları Belavia, Litvanya’ya giden bir Ryanair uçağının Minsk’e yönlendirilmesinden sonra konan ambargolar nedeniyle AB hava sahasından yasaklı.
Belavia’nın başta İrlanda, Danimarka ve Romanya merkezli uçak kiralama şirketlerinden uçak almasının engellenmesi de gündemde.
İrlanda ek ambargolara destek verdiğini, ancak Belavia’yla mevcut sözleşmelerin iptal edilmesinin hukuki sorunlar yaratabileceğini bildirdi.