İzmir Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli 4 protez ortez teknikeri Mustafa Cahit Kalemdar, İbrahim …
İzmir Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli 4 protez ortez teknikeri Mustafa Cahit Kalemdar, İbrahim Algül, Bilal Akyol ve Burhan Sözkesen, Başhekim Yardımcıları M.İ. ve C.S.’nin yanı sıra Ortopedi Servis Şefi A.K. hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Konuyla ilgili İzmir’in Konak ilçesindeki Birlik Sağlık Sen Genel Merkezi’nde, Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, Birlik Sağlık Sen İzmir Şube Başkanı Aykan Düzova, Birlik Sağlık Sen Avukatı Orkun Ergün ve hakarete uğradığını öne süren 4 sağlık çalışanının katılımıyla basın toplantısı düzenlendi.
“ONURLARI ZEDELENDİ”
Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, sağlık çalışanlarının şahsi ve meslek onurlarının zedelendiğini söyleyerek şunları kaydetti:
“Arkadaşlarımızın görev tanımlarında olmayan, eğitimlerini almadıkları, yetkinlikleri de olmayan, yara debridmanı, diyabetik ayak bakımı, pansuman, sütur alma ve hatta kemikten K teli çekme gibi işlemleri yapmaları isteniyor. Görev tanımlarında tıbbi protez, tıbbi ortez, alçı, atel ve yumuşak sargı dışında bir yetkileri olmayan arkadaşlarımız haliyle bu kanunsuz emri yerine getirmek istemediklerinden, çağrıldıkları bir toplantıda hakarete uğruyor. Başhekim Yardımcısı M.İ. ‘Poliklinikte bu işlemleri yapmayacaksanız benim işime yaramazsınız, sizi ilçelere dağıtayım. Günde kaç atel yapıyorsunuz ki? En fazla 15’er atel yapacaksınız diye size maaş mı ödeyeceğim? Atel dediğiniz nedir ki? İşte böyle tutacaksınız, 2 fış tamam, hastanın ayağına koy oldu bitti. Sizin yaptığınız ateli sokaktan down sendromluyu çevirsem o da yapar, hatta sokaktan iti çevirsem o bile yapar, yanlış mı? Öyle ben giderim kurtulurum diye düşünmeyin. Van’a da gitseniz sizi takip edeceğim. Madem protez ortez teknikerisiniz, o halde size bu dar zamanda paraya kıyıp atölye açacağım. O zaman göreyim bakalım bir ortezi ola ki hatalı yapın, hakkınızda mesleki yetersizlik tutanağı tutmuyor muyum’ gibi ağza alınmayacak hakaret ve tehditlerle arkadaşlarımızın kişilik haklarına saldırmıştır.”
“KONUNUN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”
Sağlık çalışanlarının baskı altına alınmaya çalışıldığını öne süren Ahmet Doğruyol şöyle devam etti:
“Bir başhekim yardımcısının, her şeyden önce bir doktorun ‘Down sendromluyu çevirsem bu ateli yapar’, ‘Sokaktaki iti çevirsem o bile yapar’ gibi kullandığı ifadeleri kabul etmek mümkün değil. Tüm bu yaşananlardan sonra arkadaşlarımız ilçe hastanelerine geçici görevle gönderilerek mobbing bir üst düzeye taşınmıştır. Arkadaşlarımızın İl Sağlık Müdürlüğü’ne itiraz etmesiyle geçici görevleri sonlanıp hastanelerinde yeniden göreve başladıklarında, bu kez ‘Ortopedi doktorları sizinle çalışmak istemiyor’ diyorlar. Ayrıca arkadaşlarımızdan birinin akciğer tutulumu riski yüksek olmasına rağmen PCR alma birimine görevlendirilerek sağlık durumu riske atılmıştır. Tüm bu yaşananların üzerine teknikerlerimiz savcılığa suç duyurunda bulunarak, mobbing davaları açmışlardır. Birlik Sağlık Sen olarak konunun takipçisi olacağız.”
“BASKI PSİKOLOJİK ŞİDDETE DÖNÜŞTÜ”
Hakarete uğradığını iddia eden sağlık çalışanlarından, aynı zamanda Birlik Sağlık Sen işyeri temsilcisi olan İbrahim Algül, 22 Ekim’de toplantıya çağrıldıklarını belirtip şunları anlattı:
“Toplantı içerisinde bizim görev tanımımızda olmayan işlerin yapılıp yapılmayacağı soruldu. Biz beş arkadaş yapılmayacağını söyledik. Biz bunu söyledikten sonra üzerimizdeki mobbing ve psikolojik baskı artırılarak ‘O zaman size ihtiyacım yok. Sizi ilçe hastanelerine dağıtacağım. Sizin yaptığınız işi down sendromlu yapar, hatta sokaktan iti çevirsem o da yapar’ dedi. Bunun üzerine toplantıyı bitirdi ve odadan çıktı. Üç gün sonra görev yazılarımız geldi. 2 arkadaşımız Urla Devlet Hastanesi’ne 3 arkadaşımız da Torbalı Devlet Hastanesi’nde geçici görevlendirildik. Daha sonra itiraz edip geri döndük. Geri döndükten sonra zaten akciğer hastalığı geçiren arkadaşımız E blokta bulunan PCR testi alınan bölüme verildi. Bu da görev tanımımızda yok tabi. Daha sonra tekrar görev yerimiz değiştirildi. İki arkadaşımız, anayasal hakkı olan eğitimleri hiçe sayarak poliklinikte görevlendirildi. Poliklinikte oldukları için okullarına gidemediler, eğitimlerinde kayıplar oldu. Bir yıl kayıpları oldu. Bu olaylar bu şekilde devam etti. Bu olayların başlangıcı 6-7 ay öncesine dayanıyor. Ancak son aylarda bu artarak psikolojik şiddete dönüştü. Biz bu toplantı içerisinde söylenen kötü sözleri ve görevi kötüye kullanmayı yargıya taşıdık. Arkadaşlarımız mobbing davası açtı. Yargı süreci devam ediyor.”
“GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA” SUÇLAMASI
Birlik Sağlık Sen Avukatı Orkun Ergün ise ‘Tehdit, hakaret ve görevi kötüye kullanma’ suçlarından Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğunu, fiili eylemlerden dolayı mobbing davası da açıldığını vurguladı.